Şimdi yeni bir moda türedi, özellikle siyasette. Yaşanan bir olayla ilgili kafa karıştırıp gerçekleri gizleyip suçu başka mecralara çekmek hastalığına yakalandı yöneticilerimiz.

Bolu’da 21 Ocak gecesi Kartalkaya’da yaşanan yangın felaketinde 78 canın hayatını yitirmesi ile SUÇU BAŞKASINA ATMA modası başladı. Herkes SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK rolünde! Herkes birbirini suçluyor, suç ortalıkta bir futbol topu gibi dolaştırılıyor. Pas atan atana, gol vuruşu yapacak becerikli bir FORVET yok. Sürekli gözden düşen FUTBOLCU misali hepsi.

Hani dedim ya “Kartalkaya faciası ile yeni moda başladı” diye. Bir benzer olay da Antalya’nın Alanya ilçesinde yaşandı. Tadilat yapılan 12 katlı otelde (kimilerine göre bina-mesken-günü birlik kiralık ev) yangın çıktı. 3 saatte kontrol altına alınan yangından 4 işçi kurtarıldı. Şükür ölen ya da yaralanan olmadı.

Her bir olaydan yani musibetten ders alacağımız yerde gereksiz tartışmalara girdiğimiz gibi burada da RUHSATLIYDI-DEĞİLDİ-YETKİ ONDAYDI-BUNDAYDI tartışmasına girildi. Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik bu iddialara katılan isimlerden birisi. Tıpkı Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan gibi ve bu da CHP’li Başkan.

Ben şimdi işin RUHSATLIYDI-RUHSAZSIZDI-O VERMİŞTİ-BU VERMİŞTİ veya YETKİ BAKANLIKTA gibi tartışmalara girmeyeceğim. Varsayalım ki Alanya Belediye Başkanı bütün iddialarında haklı ve bina ruhsatsızdı! Yetki kendilerinde değil Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda veya tam aksi yetki belediye de.

Bunların hepsi ayrı bir teferruat. Bu mevzularla uğraşırken asıl mesele ISKALANIYOR! Bu bina otel, mesken veya başka bir şey. Burada bir TADİLAT var değil mi? Bunu Başkan Özçelik de söylüyor zaten. Bir de diyor ki, “Alınmış herhangi belge veya izin yok.” Eee o zaman ilçenin göbeğindeki böyle bir duruma niye MÜDAHALE ETMEDİNİZ?

Bu tür durumlarda ZABITA veya belediyenin ilgili birimi müdahale edip çalışmayı DURDURMAK yani İNŞAATI MÜHÜRLEMEK zorunda değil mi? Yapıldı mı bu işlem?

Ama görüyorum ki böyle bir işlem YA-PIL-MA-MIŞ!  Yani ASLİ GÖREV göz ardı edilmiş. Ta ki binada yangın çıkana kadar, o zaman da başlamışlar feryada. Ya yapılan çalışma ruhsatlı veya izinli değilse DENETİMİ niye yapmadınız?

Sonra çıkıp şöyleydi böyleydi diyerek kendinizi savunma yoluna gidiyorsunuz. Tıpkı gol atmayı beceremeyen kabiliyet düşmanı FORVET oyuncusu gibi mazeret üretiyorsunuz.

Ne demiş Hazreti Mevlana “Maşrapamız küçük ise deryayı suçlamaya hakkımız yok.” Onun için önce asli görevinizi yapın sonra birilerini suçlayın. Sonra asıl suçluyu birlikte buluruz!

Yoksa yaptığınız açıklamalar KAFA KARIŞTIRMAKTAN başka bir işe yaramaz.

--------------

YAPMAYIN ARKADAŞLAR!

Kepez’in CHP’li Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ü eleştirdiğim yönleri çok olmakla beraber takdir ettiğim yönleri de var. Bunlardan biri de bölgesinde aç ve açıkta kalanlara yardım eli uzatması. Yapılan yardımlar ne kadar güzel ise sonrasında yapılan haberlerde yer alan fotoğraflar ise o kadar çirkinlik oluşturuyor. Bu konu daha önce gündeme geldi ve epey eleştiri aldı.

Nedeni ise Başkan Kocagöz’ün yardım yapılan aile veya kişiyi ziyaret ile makamına kabulünde çektirdiği fotoğrafları olduğu gibi yayınlanması idi. Yani mağdurların yüzleri alenen açık. Bizim bildiğimiz bu tür olaylarda genelde mağdurların rencide olmaması için yüzleri buzlanır (blur) medyaya öyle servis edilir. Bir bakıma ‘Alan el veren eli görmez’ düsturuna uyulur.

Bunun nedeni ise insanların normal hayatta rencide olmamalarının önüne geçmek içindir. Ha aileler veya kişiler izin vermiş olsa bile bir kamu kurumunun alenen servis etmesi yanlıştır. Dün de buna benzer bir olay yaşandı. Esentepe Mahallesi'nde evlerinde çıkan yangında ölümle burun buruna gelen Efe, Ece ve Bahadır kardeşlere Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz sahip çıkmış.

Hani şu televizyonlarda yürekleri dağlayan “Annemin parası yok ama” diyerek hastaneye gitmek istemeyen 7 yaşındaki Efe ve kardeşleri var ya işte onlar. Başkan Kocagöz’ü duyarlılığı nedeniyle tebrik ediyorum. Ancak basın servisine bir çeki düzen vermesinin zamanı gelip geçiyor. Kaş yaparken göz çıkartıyorlar.

Hani duayenimiz Erdoğan Kahya abimiz de göreve başlamışken artık bu tür hatalara bir son verilmeli mi ne dersiniz? Hani çocuklar ileride etkilenmesinler diye.

-----------------

NASIL YANİ ANLAMADIM!

Dün önüme CHP Konyaaltı İlçe Başkanı Demet Gündüz’ün sosyal medyadaki paylaşımı düştü. Pazartesi günü Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan ile birlikte Konyaaltı Kaymakamı Rahmi Köse’yi ziyaret etmişler.

Buraya kadar gayet normal. Ancak paylaşımın altına yazılan, “Bugün Konyaaltı Kaymakamımız Sayın Rahmi Köse’yi, Belediye Başkanımız Sayın Cem Kotan ile birlikte ziyaret ettik. İlçemizin gelişimi, halkımızın mutluluğu ve iş birliğimizin güçlenmesi adına verimli bir görüşme gerçekleştirdik. Konyaaltı’mız için hep birlikte uyum ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz” notu...

Şimdi ben CHP Konyaaltı Kaymakamlığı ile yapacağı iş birliğini çok merak ettim. Yazılana göre Kaymakamlığın daha önce CHP örgütü ile bir iş birliği varmış ve güçlendirilmesi için el sıkışılmış!

Nasıl bir iş birliği anlayamadım. Madem böyle bir iş birliği varsa -ki var olduğu yazılmış- açıklasanız da tüm kamuoyu öğrense iyi olmaz mı? Ama sakın, “Ben Konyaaltı Belediyesi ile yapılan iş birliğini kastettim” manevrası falan yapmayın, YEMEZLER!