Bizim Türk toplumu olarak geleneklerimizden biri de yeni göreve gelenlere HAYIRLI OLSUN ziyaretleridir. Aslında iyi bir gelenek amma bu son yıllarda abartıldı.

Biz geleneklerimizi yani insanlık görevlerimizi yerine getirelim derken İŞE ENGEL OLMA ziyaretlerine çevirdik bu ananeviyi. Göreve gelen insanlara SOLUK ALDIRMIYORUZ!

Hatta bu işi biraz daha abartıp ÇAV-KAHVE SOHBETİNE kadar götürüyoruz ziyaret turumuzu. İş özelliğini kaybediyor, resmen ZİYARETİ EZİYETE çeviriyoruz.

Bu konuya nereden geldiğimi kısaca anlatayım. Ancak bundan önce hafta sonunda LİDER Haber Televizyonu’nun Haber Müdürü Mustafa Kozak’ın uğradığı çirkin saldırıya değinmek istiyorum.

Mesai arkadaşımız saldırıya uğrarken aslında faalleri belli olmasına rağmen önce iş savsaklandı. Sonra akli selim insanların sayesinde şikayet başvurusu alındı.

Sonuçta akli selim insanlar ADALET FERYADIMIZI duydu. Gerekenin yapılacağını, faillerin ve azmettiricisi hakkında gerekli yasal işlemin yapılacağının taahhüdünü verdi.

Bize düşen ise bu noktadan sonra işi ADALETE bırakmak ve sonucunu sabırla beklemek. Çünkü ADALETE GÜVEN biterse her şey biter. Yani TUZ KOKAR.

Sanırım mesele anlaşıldı. Biz gelelim şu ZİYARET-EZİYET konusuna. Hepinizin malumu, AK Parti Antalya İl Başkanlığı görevinde bir bayrak değişimi yaşandı. Yeni İl Başkanı olarak atanan Ali Çetin görevine başladı.

Çetin, geniş katılımlı bir basın toplantısı ile aldığı bayrağı daha ileriye taşıyacaklarını ve bunun içinde hemen işe koyulacaklarını söyledi. Hatta bunu, “İLK GÜNKÜ AŞKLA, 'DURMAK YOK YOLA DEVAM” sözleri ile dile getirmişti.

Ancak sanki bu toplantıda bu sözler söylenmemiş gibi kimisi gerçekten HAYIRLI OLSUN kimileri ise KÖŞE KAPMAK için kimileri de NE OLUR NE OLMAZ mantığı ile GÖRÜNELİM ziyaret turlarına başladı.

Sabah makamına oturan Başkan Çetin neredeyse her 3-5 dakikada bir ziyaretçi ağırlamak zorunda kalmaya başladı. Daha bir hafta dolmadan sanırım ZİYARETÇİ-EZİYETÇİ sayısı binleri buldu.

Herkes işi gücü bırakmış AK Parti Antalya İl Başkanlığı’na ziyaret yarışına girmiş durumda. Tabi HERKESİN KAFASINDA BİR DÜŞÜNCESİ vardır mutlaka. Lakin bu gelenek nedeniyle inanın çiçeği burnundaki İl Başkanı Ali Çetin nefes alamaz duruma gelmiş.

Ben buradan AK Partililere, AK Partili olmayıp GÖRÜNELİM diyenlere sesleniyorum. Beyler, bayanlar; lütfen ALİ ÇETİN’i rahat bırakan ve ziyaretlerini SEÇİM SONUNA ERTELEYİN!

Aksi halde hükümetin temsilcisinin bıkın Antalya’yı, ne size ne de Türkiye’ye hiçbir faydası olamayacak. Partisinin ise beklediği umutları, görevleri yerine getiremeyecek.

Bir çağrımda AK Parti İl Başkanı Ali Çetin’e; sevgili başkan. Sen naif bir insansın amma velakin bu ZİYARET KABULLERİNE bir son vermelisin, daha doğrusu ERTELEMELİSİN!

Çünkü vakit dar, zaman su gibi akıyor. Daha yapılacak çok işin ve işiniz var. AK Parti senden ve ekibinden çok şeyler bekliyor. Makası kapatmak için atak yapmanız gerekiyor.

Bana senin ve ekibinin önünde bir engel ve bu ZİYARETLER bir TUZAK! Eğer bu tuzağa düşmemek ve MAKASI KAPATMAK istiyorsan ERTELE!

SAHİPSİZLİĞİN FOTOĞRAFI

Sürekli gündeme getiriyorum, “BU ŞEHİR SAHİPSİZ” diye. Bu yüzden birileri de bana kızıyor. Sanki ben yalan söylüyormuşum gibi. Çıkarın şu at gözlüklerinizi artık.

Sahipsizlik kime neye göre? Önce buna bir bakmak lazım. Kimi zaman siz kimi zaman yaşadığınız şehir kimi zamanda evinizin önündeki bir park sahipsiz olabilir!

Nasıl mı? Antalya’da birkaç gün önce saatteki hızı 120 km’yi bulan fırtına ve şiddetli yağış yaşandı öyle değil mi? Ağaçlar devrildi, yolları su bastı falan filan.

Parklarda devrilen ağaçları kim toplar? Benim bildiğim belediyelerin Park ve Bahçeler Müdürlüğü! Lakin Antalya’da yani Muratpaşa sınırlarında öyle değil.

Yer yine Falezpark! Fırtınada devrilen çam ağaçlarını vatandaş topluyor. Öyle dalları falan değil. Motorlu testereyi getirip gövdesinden keserek alıp götürüyor. Hem de şehrin göbeğinde!

Hani şu geçen hafta MİDİLLİ atların, seyyar çaycı ve salıncakcının panayır yerine çevirdiği, şikayet üzerine ZABITA ekiplerinin MİDİLLİLERİ bulamadığı FALEZ 1 Parkı’nda.

Yahu bu fotoğraf yaşanan sanırım bu şehrin ne kadar sahipsiz kaldığını göster mini bir örnek!

KİM BELİRLİYOR FİYATI?

Hafta sonunda bir tanıdığım torunu ile birlikte Cam Piramitteki parka gitmiş. Torunu illaki ATV aracına binmek istemiş. Çocuk bu. Para var mı yok mu bilmez ve dinlemez vallahi.

Antalya’nın hamisi olan ablam, torununun elinden tutup ATV, bisiklet ve tren işletmecisinin yanına varmış. Fiyatları şöyle bir sorgulayınca dili tutulmuş kadıncağızın.

Elektrikli ATV 10 dakikası 100 TL, bisiklet 10 dakikası 50 TL, tren 10 dakika kişi başı 30 TL. Yahu bu tarifeyi kim belirliyor, bu işletmeyi kim denetliyor? Yoksa kafasına göre mi takılıyor?

Şimdi; ATV’nin 10 dakikası 100 TL. Yani saati 600 TL. Antalya’da bir otomobil kiralasanız günlüğü bu kadar tutmuyor 400-500 TL. Kiralasan şehir turu atarsın be arkadaş!

Sanırım Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde yine birileri Başkan Muhittin Böcek’e isyan edilmesi için elinden geleni yapıyor. Arkadaşlar yapmayın, etmeyin. Başkanı böyle ufak tefek işlerle halkın önüne atmayın. Ayıptır, günahtır.

Hadi bir zahmet koltuklarınızdan kalkıp şu işleri düzene sokun artık. Yoksa birileri size arı sokar gibi sokacak bilesiniz!