Bugün sizlere klasik bir Cuma yazısı yazmak isterdim amma bayram dönüşü biriken konular buna zeval vermiyor. Siyaset kazanı kaynadıkça bize düşen aş (malzeme) miktarı da artıyor. Hal böyle olunca siyasetten yazmaya devam etmek zorunda kalıyorum. Konumuz ve konuğumuz son dönemlerin en flaş ilçesi KAŞ ve CHP’Lİ KAŞ BELEDİYESİ!

Deveye sormuşlar, “Neden boynun eğri” diye deve de, “Nerem doğru ki!” demiş. Benim yazacaklarım da tıpkısının aynısı… Oysaki bu deve meselesi yani bu söz yapılan işin bir yerin değil, her tarafının kusurlu olduğu anlamında kullanılan bir atasözümüzdür. Aynı zamanda eleştirilen kişinin veya durumun kendisinin de farkında olduğu daha fazla problem veya kusur olabileceğini belirtir.

Atasözündeki deve, boynunun eğriliğini kabul etmiştir. Ancak, bunun dışında da kusurlarının olduğunun farkındadır. Bu farkındalık, kişinin kendini geliştirmesine ve hatalarından ders almasına yardımcı olabilir. Maalesef bu durum siyasette böyle değildir.

Konuya geçmeden önce bu deve meselesine bir daha devam edelim. Deveye şikayetini sormuşlar; “Sırtımdaki yük umurumda değil ama, kervanın başında eşek yok mu o çok zoruma gidiyor” demiş. Bu sözümüzü teyit etmek için KAŞ BELEDİYESİ’nden ve KAŞ’tan birkaç örnek vermeye çalışalım. Göreceksiniz ki yapılan yanlışlar diz boyu!

Kaş’ta yaşananları ben anlattıkça siz, “Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince diğerleri de yanlış gidermiş. Kaş’ta doğru giden doğru yapılan ne var ki?” diye soracaksınız!

Birkaç ay önce Kaş’ta hemşire F.C.’nin başına gelen tecavüz, tehdit, şantaj gibi iğrençlikleri ‘BEYAZ MELEĞİN KARARTILAN HAYATI’ başlığı ile gündeme getirmiştim. Kimdi bu iğrençliğe imza atan? CHP Kaş İlçe Başkanı M.V.A.’nın amcasının oğlu, Fethiye Belediye Başkanı’nın teyzesinin oğlu…

Nihayetinde biz haberleri yapıp köşelerimizde yaşananları ele alınca olayla ilgili iddianame hazırlandı ve yargılamanın yolu açıldı. Tabi mağdur olan yine kadındı ancak tayinini başka bir şehre isteyerek canını kurtardı hemşire F.C.

Tabi bu yaşanan iğrenç olay ne ilk ne de son olacaktı. Dediğim gibi de oldu. İlk olayın kahramanın amcasının oğlu yani CHP Kaş İlçe Başkanı M.V.A.’nın da benzer bir olaya adı karıştı.

CHP Kaş İlçe Başkanı’na tıpkı amcasının oğlu gibi hemşire Ş. A. ile yaşadığı yasak aşk gündeme BOMBA gibi düştü. Hem de ATOM BOMBASI etkisi yaratacak bir hikâye ile. Hakkında iddianame hazırlanan M.V.A., tehdit ve şantaj yapmak suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak. Dosyanın içeriğine baktığınız zaman dudak uçuklatan olaylar var. Örneğin, cinsel içerikli görüntülerin paylaşımı ve yayılmak istenmesi gibi. Küfür ve hakaretlere ise dilim varmıyor yazmaya.

Güzel memleketimin cennet ilçesi Kaş’a kara bir leke sürenler sadece bunlar değil. CHP’li Kaş Belediye Başkanı Erol Demirhan’ın KAÇAK VİLLALAR ile ilgili verdiği sözler! Bununla ilgili haberler çıkınca ÇAKMA ZABITA’ya yaptırılan açıklama ve sonrasında o işçinin istifa ettirilmesi.

Bir ilçenin kaderi ile oynamak ise bundan ötesi olmaz diye düşünenlerin aşağıdaki satırlara dikkat buyurmasını istirham edeceğim. Bakın Kaşlıları yönete(meyen)nler neler yapmış? Olayın detayı Lider Gazete’de ayrıntıları ile yer alıyor ama az da olsa değineyim.

Kaş Belediye Meclisi’nin nisan ayı toplantısı Başkan Erol Demirhan Başkanlığı’nda toplandı. CHP’li Meclis Üyeleri KAOS PLANINI uyguladıkları toplantıda deyim yerinde ise CUMHUR İTTİFAKININ ortasına pimi çekilmiş bomba attı.

Plan Bütçe Komisyonu Üyeleri seçiminde AK Parti ile aynı listeden aday olan MHP’li Meclis Üyesi Mehmet Keskin, yasal hakkı olmamasına rağmen komisyon seçimlerine aday oldu. CHP’li üyelerin desteğini alan Keskin 16 oyla komisyon üyesi seçildi. AK Parti’den aday olan Talat Bolel’in 5 oy aldığı seçimde CUMHUR İTTİFAKI yara aldı.

İmar Komisyonu Üyeleri seçiminde de aynı senaryo yaşandı. AK Parti’den Hüseyin Sertçelik aday olurken yasal hakkı olmamasına karşın MHP’den Murat Yılmaz aday gösterildi.

Yapılan oylamada, CHP’lilerin desteğini alan MHP’li Yılmaz, İmar Komisyonu Üyesi seçildi. AK Partili Hüseyin Sertçelik seçilemedi ve partisi saf dışı bırakıldı.

Hadi bunlar seçim diyelim. Amma yasal hakkı olmayan birinin aday gösterilmesi ayrı bir garabet, seçilmesi ise tam bir SKANDAL! AK Parti itiraz ederse otomatik AK Parti adayları komisyona girecek!

Kaş Belediyesi’ndeki skandallar bu kadar mı? Yok canım. CHP’li Kaş Belediyesi’nde düğme baştan yanlış iliklenmiş ya!

Kaş Belediyesi bir kamu kurumu ve kimsenin babasının çiftliği falan değil. Bir işleyiş var ve bunlar meclis üyesi bile olsa görevlerini yerine getirmek zorunda. Ama öyle olmamış!

CHP’li Cemil Tufan ve Aşkın Yener ile MHP’li Nurgün Erdoğan’dan oluşan Denetleme Komisyonu, kim tarafından hazırlandığı belli olmayan Denetim Raporu’nu imzalanmadan meclise sunuyor!

Buna AK Parti ve MHP Grup Sözcüleri, Denetleme Komisyonu Raporu’nun hazırlanmadığı yolunda itiraz ediyor. Denetleme Komisyonu Başkanı Cemil Tufan, “Ben raporu imzaladım. Diğer iki üye toplantıya gelmedi. Ben de bırakıp gittim” diyerek açıklama yapıyor. 

Şu işe bir bakar mısınız? Sanki mahallede EVCİLİK OYNUYOR arkadaşlar. Biri imza atıyor, diğerleri atmıyor ve raporumsu şey CHP’nin oyları ile kabul görüyor.

Vallahi baştan aşağı YANLIŞ ve SKANDAL! Şimdi bu yazdıklarıma bakınca DEVE HİKÂYESİ bile az kalıyor değil mi KAŞ’ta yaşananlara?