Antalya'da her dönem bir ‘İSTEMEZÜKÇÜ’ zihniyet vardır. Geçmişten bugüne kadar var olmuştur bu tipler. Şehrin hayrına olan her iyi iyi hep karşı durmuşlar ve duruyorlar.

Onlar yani İSTEMEZÜKÇÜLER hiçbir şey istemezler ve her şeye itiraz ederler. Antalya’nın ‘PİYAZI’ kadar bunlarda meşhur olmuştur bu İSTEMEZÜKÇÜLER. Beğenmezler. İyi ya da kötü onlar için fark etmez. Yeter ki canları istemesin! Çünkü ÇARŞI HER ŞEYE KARŞI!

Hep muhaliftirler. Neredeyse gölgelerine bile muhalif olurlar. Aslında bu zihniyet bu memlekette yeni değil. Tarihçeleri 1930’lara kadar dayanıyor.

Dönemin Valisi Hüsnü Karakaş'ın Saat Kulesi önünden başlayıp, Dönerciler Çarşısı'na oradan da Doğu Garajı'na bağlanan caddeyi yaptırdığı dönemde aldığı tepkiler gibi!

Bunlar, geçmişte şehrin ilk oteli Park Otel, Hükümet Konağı, Tünektepe Döner Gazino, Toptancı Hal ve Eski Sanayi Sitesi’ni de istenmemiş.

Sadece bu kadarla mı kalmışlar? Hayır. Yakın tarihte Konyaaltı Sahil ve Boğaçayı Projesi, tramvay, Kurvaziyer Limanı, Antalya 100. Yıl Spor Kompleksi, Expo 2016 Alanı, Köprülü Kavşaklar, Batı Çevre Yolu.

Neye karşı çıktıysa bu İSTEMEZÜKÇÜLER, o yatırım veya projenin tamamlanmasından sonra ilk kullanan, faydalanan yine onlar olmuştur. Tıpkı sahil ve Boğaçayı’nda olduğu gibi!

Şimdi de Konyaaltı Belediye Meclisi’nde ortaya çıktı bu İSTEMEZÜKÇÜ zihniyet. Aralık ayı Meclis Toplantısı’nda Çakırlar’daki bir milyon 334 bin metrekarelik hazine alanının TOKİ’ye devri konusunda.

Bununla ilgili mecliste gündemin 9’uncu maddesinde Çakırlar Mahallesi’nde bulunan 746 bin m2 olan 21538 ada 1 parselin TOKİ’nin İLK EVİM İLK İŞ YERİM PROJESİ’nde kullanımı ele alınmış.

Belediye’nin İmar ve Şehircilik Müdürlüğü, bu alanın konuta elverişli olmadığı yönünde teknik rapor hazırlamış. AK Parti’nin muhalefetine rağmen oy çokluğu ile kabul edilmiş.

Belediye Başkanı Semih Esen’in açıklamasına göre, bölgenin zemin ve trafik durumuyla ilgili teknik durumu tespit eden bir rapor varmış. Diyor ki, “Konut yapılması düşünülecek olursa mutlaka kazık temel yapılmalı bu da çok yüksek bir maliyet.”

Bir de konut yapılırsa 20 bin ek nüfus gelecekmiş, Boğaçayı Caddesi üzerinde sıkıntı yaratacakmış. Önerisi ise Emniyet Müdürlüğü yanındaki 23 bin metrekarelik arazi.

Bir de, “Bölgede böyle bir konut projesi oradaki insanların can güvenliği dahil çok sıkıntısı olacak. Dar gelirli Konyaaltı’nın en güzel yerinde otursun. Derenin kenarına koymayalım” ifadesini kullanmış. Yani Boğaçayı’nın kenarında CAN GÜVENLİĞİ YOK demeye getirmiş.

Peki şu an o bölgedeki yüzlerce konutu yıkalım mı ne yapalım? Maksat insanların can güvenliği falan değil. OY kaygısı. Nedeni ise hükümetin güzel bir yerde güzel proje yapacak olması.

Yoksa sel vururmuş, tehlike varmış, falan varmış filan varmış. Hepsi hikaye. Amaçları iyi bir işlere her daim karşı çıkmak, İSTEMEZÜKÇÜLÜK yapmak. Maksat belli.

Hadi can güvenliği sıkıntısı var. O zaman gelin o bölgede evi olan sizler öncülük edip binalarınızı yıktırın da görelim. Hani can güvenliği ve sel baskını sıkıntısı var ya!

Ama yapamazsınız, yapmazsınız. Hedefiniz amacınız belli. Zaten birileri demedi mi, “İktidar dünyanın en iyi işini yapsa bile iyi diyemeyiz” diye. Sizin yaptığınızla onun ne farkı var ki?

Dedim ya bu İSTEMEZÜKÇÜ zihniyet her daim iş başında diye. Vallahi bu projeye bende başvurdum. Eğer engellemeye kalkarsanız karşınızda bir evsiz olarak ilk ben duracağım.

İşte asıl o zaman ben bağıracağım sizin için “İSTEMİYORUM SİZİ” diye. Benim gibi binlerce ev umudu taşıyanda karşınızda olacak İSTEMEZÜKÇÜLER haberiniz ola!

BU SÖZLER TARTIŞILIR

AK Parti Antalya Milletvekili ATAY USLU ile AK Parti Muratpaşa İlçe Başkanı OSMAN ÜLKER geçtiğimiz günlerde b.ir ziyaret sırasında çok tartışılacak sözlere imza atmış.

Antalya’nın en az ÜÇE BÖLÜNMESİ gerektiğini açıklamış AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu. Hem de ALANYA’NIN il olması konusunun halen tartışıldığı bir dönemde.

Atay Uslu, “Gazipaşa’dan Kaş’a Antalya 664 kilometre ve bu süreyi yaklaşık 8 saatte alabiliyorsunuz. Vatandaş milletvekillerini kendi yöresinde görmek istiyor…”

Yani uzun mesafe uzun süre nedeniyle vekillerin doğu, batı ve merkezci yeterli ziyaret edip sorunları yeterince DİNLEYEMEDİKLERİNDEN yakınmış Atay Uslu.

Ve ağzındaki BAKLAYI ÇIKARMIŞ sonunda Uslu; “Antalya en az 3’e bölünmeli. ALANYA-MANAVGAT ve KUMLUCA-FİNİKE il yapılmalı, buraların kendi vekilleri olmalı.”

“Böyle olursa vatandaşa ulaşmak çok daha kolay olur diye düşünüyorum” diye de eklemiş cümlelerine Atay Uslu. Yani ALANYA’DAN sonra İKİNCİ bir İL tartışmasını BATIYA taşımış.

Bu bir HAYAL tabi. Gerçeğe dönüşür mü dönüşmez mi bilinmez. Lakin bildiğim bir şey var seçim yaklaştıkça DAHA NE HAYALLER duyacağımızın ilk işareti olarak geldi bana.

Bir de batıda olası KAVGANIN FİTİLİNİ ATEŞLEMİŞ AK Parti Milletvekili Atay Uslu!