Önceki gece yarısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi 9 ayda yapılan iki seçim hem halkı, hem de siyaset mecrasını epey yordu. Yolcu yorgun, hancı yorgun. Buna bir de ekonomik sıkıntı ve emeklilerin kızgınlığı eklenince ortaya çıkan sonuç AK Parti açısından hayli düşündürücü.
Ancak pazar günkü seçimler, yerel seçimlerdi. Lakin seçim sonuçlarına ekonomi ve emekliler damga vurdu. Bu tartışılmaz gerçek. Bunun yanında yerel seçimler yanlış adayda ısrar edildiği takdirde seçimin kazanılamayacağını gösterdi. Bunun en canlı örneği Antalya’da Kemer, Elmalı, Kepez, gibi ilçelerdeki AK Parti adayları.
Ortaya çıkan tablo, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a göre yenilenme süreci, bazılarına göre ağır yenilgi. Bunun muhasebesi mutlaka yapılacaktır. Fakat benim dünkü yazımda zikrettiğim KİBİR meselesi çözülmediği müddetçe sonuç daha ağır olur.
AK Parti’nin kurulduğu ilk yıllarda halka nasıl dokunduklarını çok iyi bilenlerdenim. Son dönemde bundan eser kalmamış, bazı devlet kurumlarından ve üst düzey bürokratlardan randevu almak bile imkansız hale gelmişti.
Onun için bu sonucu hiç ama hiç yadırgamadım. Hafızalarımızı biraz yoklayacak olursak 2019’da İstanbul, Ankara ve Antalya gibi büyükşehirler kaybedildiğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan parti yönetiminde ve kabinede değişiklik yapmamıştı.
Balkon konuşmasından anladığım kadarıyla bir dizi revizyon sinyali verdi Cumhurbaşkanı. Bunun için de ilk olarak bugün MKY toplantısı yapılacak. Bakalım ne sonuç çıkacak.
Türkiye’de ilkler yaşandı pazar günkü seçimle. 22 yıldır iktidarda olan AK Parti girdiği 18 seçimden ilk kez yenilgi alarak çıktı. Bu süreçte CHP de ilk kez birinci parti oldu.
Ülke genelinde bunlar yaşanırken Antalya’da da İLKLERİN seçimi yaşandı. AK Parti’nin Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Hakan Tütüncü ilk kez seçim kaybetti.
CHP’nin adayı Muhittin Böcek ise 4 dönem Konyaaltı Belediye Başkanlığı’ndan sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda da 2’nci dönemine başlamış oldu. Böcek, bu sonuçla birlikte 1993 yılında büyükşehir belediyesi olan Antalya’da ilk defa 2 dönem üst üste belediye başkanlığı kazanan isim oldu. Tabi partisi CHP'de öyle.
Bu seçimde kadınlar ilk kez ön plana çıktı. Korkuteli’nde CHP’nin ilk olarak açıkladığı ancak YSK’nın adaylığını reddettiği Hasan Can Caran’ın eşi Saniye Caran ilk kadın belediye başkanı seçildi. Bununla birlikte CHP 1973’den beri Korkuteli’de ilk kez kazanmış oldu.
İbradı'da ise AK Parti’nin adayı Hatice Sekmen ilçenin ilk kadın belediye başkanı oldu. Akseki’de de CHP’nin adayı İlkay Akca ilçenin ilk kadın belediye başkanı olarak tarihe geçti.
CHP, Bütün Şehir Yasası ile ilçe statüsüne geçen Kepez’de ilk kez seçim kazandı. 3 dönemdir Belediye Meclis Üyeliği yapan Mesut Kocagöz, belediye başkanı oldu.
Tarihe geçen seçim sonuçlarından biri de Alanya’da gerçekleşti. CHP 74 yıl aradan sonra ilk defa seçim kazandı. Osman Tarık Özçelik belediye başkanı olurken, Demre’de de Fahri Duran CHP’li ilk belediye başkanı olarak seçildi.
Seçim gününe kadar, “Bu seçimde kimsenin ummadığı sonuçlar yaşanacak. 44 yıllık meslek hayatımda ilk defe böyle bir ortam görüyorum” ifadelerini kullanmıştım. Haksız da değilim. Buna bir örnek daha verecek olursam, 1926 yılında ilçe olan Serik’in tarihinde 98 yıl sonra ilk defa belediye başkanlığını CHP kazanmış oldu ve Kadir Kumbul başkan seçildi.
Şimdi baştan aşağıya ilklerin yaşandığı bir seçimi sağ salim atlattık. Bundan sonrası çok önemli. Önümüzde 5 yıl gibi koca bir süre var. Cumhurbaşkanı’nın balkon konuşmasında söyledikleri hayata geçirilirse kavga siyaseti yerine herkesi kucaklama devri başlayacak.
Bunun yanında halkın CHP’ye verdiği kredi iyi kullanılacak olursa Antalya kaybedilmiş yılları toparlama sürecine girer. Aksi halde kavgalar devam ederse kaybeden Antalya olur.
O zaman iş başta Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’e düşüyor. “Herkesin başkanı” sloganı tabelada değil reele dönüştürülür, merkezi idare ile buzlar çözülürse, Antalya gerçekten dünya şehri olur.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz
