Son birkaç gündür siyaset dünyasında olup bitenler üzerine yazıyorum. Aslında bu benimi çok sıkıyor. Ben hayatımda hiçbir siyasi partiye üye olmadım, olmamda. Mesleğim gereği ilkem. Siyaset dünyasının genelde olumsuz yönlerini ele alırken zaman zamanda yapılan iyi işleri (az oluyor) kaleme alıyorum. Çünkü içinde bulunduğumuz ortamda siyasetin S’si bile yapılmıyor.
Bugünkü konumuz yine siyaset dünyasının çirkin yüzü. Ancak bunu yayarken futbol ağzı ve gözü ile yapacağım. Nedeni, pazar gününden buyana Antalya siyasetinde yaşananlar. Şimdi kısaca ne olduğuna bir bakalım. İYİ Parti Antalya İl Başkanı (eski) MEHMET BAŞARAN’ın sevgilisi olduğunu iddia eden E.Ş. isimli kadın jandarmaya başvurması ile ortalık harman yerine dönüyor.
E.Ş.’nin ifadesinde Başaran’dan 4 AYLIK HAMİLE olduğunu ve KÜRTAJ yaptırmadığı için kendisini tehdit ettiğini iddia edip şikayetçi olduğunu söyledi. Olay patlak verince işler karıştı. Aslında bu olayı 29 Kasım’da isim vermeden şifreleri ile adres göstererek ilk kez yazdığımda herkes ÜÇ MAYMUNU oynamıştı. Tıptı daha önce yaşanan başka olaylardaki gibi.
Sonuçta, MİLLETVEKİLİ ADAYI olacağı rüyasına kapılan İYİ Parti Antalya İl Başkanı Mehmet Başaran “İFTİRA VE SİYASİ KOMPLO” diyerek görevinden istifa etti. Aynı MEHMET BAŞARAN, şoförünün eşi ile NOTER ONALI AŞK SKANDALI ortaya çıkan Elmalı Belediye Başkanı HALİL ÖZTÜRK’ün arkasında durup istifa ettirmemişti.
Gelelim FUTBOL AĞZI İLE SİYASETE BAKIŞ’a. Türkiye’de özellikle FUTBOL dünyasında bir takımda işler KÖTÜ GİDİNCE hedefteki isim hep TEKNİK DİREKTÖR olur. Yönetim de sıkışınca da ‘HOCAMIZIM ARKASINDAYIZ’ açıklaması yapar.
Bu topraklarda futbol ile ilgilenen herkes bilir ki 'HOCAMIZIN ARKASINDAYIZ' dediğiniz anda gemi su almaya başlıyor demektir. Yani KOLTUK SALLANTIDA anlamına gelir. Çünkü tarihte hep böyle olmuştur futbol dünyasında. Aslında bu iletişim stratejisi, Türkiye'nin futboldaki kültürel zekâ ortamına göre çok yanlış bir yöntem.
Bakın, 22 Ekim 2019'da BJK Başkanı AHMET NUR ÇEBİ, teknik direktör ABDULLAH AVCI için, “Onunla bu yola devam edeceğiz. Onun arkasındayız. Sonuna kadar onunla beraberiz” demiş. Ama Avcı, bir süre sonra apar topar görevden alınmış.
Buna benzer bir olay en son Hatayspor maçının ardından VALERİEN ISMAEL için yapılan açıklamadan sonrada gerçekleşmiş. Benzerleri yakın tarihimizde sayısızca var. Fenerbahçe’de 2013 yılında AZİZ YILDIRIM’ın AYKUT KOCAMAN için “ARKASINDAYIZ” açıklamasından sonra görevden alması bunlara bir başka örnektir.
Şimdi, İYİ Parti Antalya İl Başkanı MEHMET BAŞARAN’ın istifası sonrası İyi Parti Antalya İl Başkanlığı adına yapılan “ARKASINDAYIZ” açıklaması ile futbol dünyasındaki açıklamaların bir birinden bir farkı var mı?
Bu açıklama yapılırken İYİ Parti İl Yönetimi ya dünya kupasındaki FRANSA-FAS maçını izliyordu ya da AKILLARI BAŞKA saha ve zemindeki MAÇLARDA kalmış gibi geldi bana! Benim anlamadığım şu; Antalya İl yönetimi adına, sosyal medyadan kimin böyle bir açıklamayı kimin hangi akla göre yaptığıdır? Hangi imza ve çoğunlukla yapıldı acaba?
Birincisi; “ARKASINDAYIZ” dediğiniz kişi artık İL BAŞKANI FALAN DEĞİL, sıradan bir partili. İkincisi; YARGIYA intikal etmiş bir olay için İFTİRA diyerek ahkam kesilmesi. Yargılama bitince kimin haklı olup olmadığı ortaya çıkacak. Peki Mehmet Başaran suçlu bulunursa o desteğinizi bu kez olayın mağduru kadına verebilecek misiniz?
Bana göre böyle durumlarda İl Yönetimi adına değil de herkes bireysel olarak destek verme cesareti gösterse de onları bir görebilseydik. Öyle sosyal medya açıklamasının ARKASINA saklanmadan!
Yapılan açıklamaya futbol gözü ile bakacak olursak inanın İYİ Parti Antalya İl Yönetimi de “ARKASINDAYIZ” diyerek MEHMET BAŞARAN’ın altından koltuğu zaten almış görünüyor.
Bu süreçte İYİ Parti Genel Başkan Danışmanı ÖMER KARAKAŞ Antalya’ya gelip İl Yönetim Kurulu ve MEHMET BAŞARAN ile görüşmüş. İL KONGRESİ için istişarede bulunmuş! Hatta toplantı sonrası MEHMET BAŞARAN’a yaptığı hizmetler nedeniyle TEŞEKKÜR EDEREK ÇİÇEK bile takdim etmiş. Vallahi billahi bu ÖDÜLLENDİRMEYİ ben anlayamadım.
Keşke İYİ Parti Genel Başkanı Sayın MERAL AKŞENER de Antalya’ya gelip mağdur kadını “YANINDAYIZ” diyerek kucaklasaydı. Tıpkı önceki akşam EKREM İMAMOĞLU’nu sarmaladığı gibi. En azından “ARKASINDAYIZ” denilenler giderken, “YANINDAYIZ” denilen birinin hayatına devam etmesi sağlanmış, futboldaki yaşananlar yaşanmamış olurdu.
Ne de olsa kendisi de bir kadın, anne ve kadın kakları savunucu değil mi?
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz