Hava griye çalar bir renkte. Güneş yüzünü gösterip kayboluyor. İçim daraldıkça daralıyor. Keyfim kaçık anlayacağınız. Bu sadece havadan mı? Başka etkenler de yok değil. Neden çok.
Antalya’da, son dönemlerde her alanda kendisini büyük adam sanan ve kendini bu kentte yaşayanlardan üstün görenler türemeye başladı. Bir başka deyişle, kendisini ÜSTÜN IRK gibi gösterenler çoğaldı. Bir dönem Almanya’da Naziler’in yaptığı gibi.
Büyük adam olmak, herkesin gönlünde yatan bir aslandır. Büyük adam olmanın okulu yoktur. Büyük adam; kendisini büyük adam sanan değil, topluma verdiği hizmetlerle, toplumca büyük adam sıfatı layık görülendir. Toplum gerçek büyük adamlara sözle ‘BÜYÜK ADAMSIN’ demez, saygısıyla hissettirir. Büyük adamların en önemli sıfatları kin tutmamalarıdır.
Büyük adamlar dedikodulara, asılsız şeylere asla itibar etmez, terazinin kefesine kendi şahsi duygularını koymaz. Büyük adamların tahtı, gönül tahtıdır. Çünkü, böyle olduğu takdirde hayatlarını gönül rahatlığı içerisinde sürdürebilirler.
Gönül tahtına oturamayan bir insan, en yüksek mevkide olsa bile, başkalarının sözüyle hareket ettiği takdirde bulunduğu mevkide rahat edemez. Çünkü dalkavuklar, kuyuya taşı atıp, kaybolurlar. Sıkıntıya katlanmak da ona düşer. Gerçek büyük adamların yüzüne ‘SEN BÜYÜK ADAMSIN’ diyen olmamıştır.
Büyük adamlar iltifattan, yağcılıktan hoşlanmazlar. Bilirler ki bu gibi sözlerin ardında menfaat saklıdır. Giyimiyle, kuşamıyla, yediğiyle, içtiğiyle, yüksek ses tonuyla, havalara girerek, başkalarını hafife alarak, kendini olduğundan farklı sunarak, çevresindeki insanlara tepeden bakarak ‘BÜYÜK ADAM’ olunmaz.
Bunun için yaşadığımız dünyada, diğer canlı, cansız tüm varlıkları sanki babasının malıymış gibi hor kullanarak, “BEN NE DERSEM O OLUR” zihniyetini toplumda hakim kılmaya uğraşanların gerçek niyetlerini anlayamadığımız, onlara ve benzerlerine değer verdiğimiz müddetçe, toplum içerisinde GERÇEK BÜYÜK ADAMLARIN boy göstermelerine engel olur, kötülüklerin her geçen gün daha da artmasına zemin hazırlamış oluruz.
Büyük adam olmanın bence en önemli koşulu, insan olmanın gerektirdiği görevleri, sorumlulukları tam anlamıyla yerine getirmektir. Toplum hizmetinde, iş bileni değil, iş bilmezi benden olanı kayırayım anlayışı ile o alanda hizmetin gereğini yerine getirmek mümkün değildir. Bariz hatalar yaparak, kendisine verilen görevi savsaklayıp, gayriciddi davranışlar sergileyenleri de sırf menfaatim var diyerek savunur gözükmenin dürüstlük ve objektiflikle bir ilgisi olamaz.
Büyük adam olmanın yolu öncelikle çalışmaktan geçer. Nerede ve hangi görevde olursa olsun, insan öncelikle görevini tam anlamıyla yapmalı ve her gün çalışma alanıyla ilgili kendini bilgilendirecek, geliştirecek bilgilere ulaşmak için çaba harcamalıdır.
Yağ çekmekle, hileyle, aldatmakla büyük adam olunmaz. Tıpkı kendini son günlerde ‘BÜYÜK ADAM’ sananlar gibi. Gelin, bu konuda bir de Büyük Atatürk’ün sözlerini hatırlayalım;
“Büyük adam olmak için kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket için hakiki mefkure ne ise onu görecek, hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır. Fakat sen buna mütahammül olacaksın. Önüne nihayetsiz manialar yağdıracaklardır. Kendini büyük değil; küçük, zayıf, vasıtasız, hiç telakki ederek, kimseden yardım gelmeyeceğine kani olarak bu maniaları aşacaksın. Bundan sonra sana büyük derlerse güleceksin.”
Bu ‘BÜYÜK ADAM’ olma meselesi nereden çıktı? sorusuna gelince! Sanırım benim ne demek istediğimi KAMU camiası anlamıştır. Sözüm bu camia içindeki bazı zatlar içindir.
Yani ‘ARİF OLAN ANLAR.’
-----------------
VEFA ÇOK ÖNEMLİDİR
Madem konuyu BÜYÜK ADAM OLMAK ile açtık işi vefaya getireyim. Toplumda BÜYÜK ADAMLARI kaybettikten sonra değerini iyi anlıyoruz. Ama VEFA çok önemli!
Dün sosyal medyada Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) kurucu üyeleri ve geçmiş dönem başkanları ile yemekte bir araya gelmiş. Fotoğrafa bakınca yüreğim burkuldu.
Allah uzun ömürler versin Avni Aker ve Salih Çene abimi görünce aklıma ALBAY lakaplı duayen turizmci rahmetli abim Ruhi Çuhadar geldi. O da bu derneğe çok hizmet vermişti.
Bu noktada POYD Başkanı Hakan Saatçioğlu ve yönetimini tebrik etmek istiyorum. Arada sırada olsa eski tüfeklerle bir araya gelip VEFA örneği sergilemek çok güzel.
Çünkü VEFA ÇOK ÖNEMLİ! Bir gün herkese lazım olabilir!
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz