Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ATSO) bitmek bilmeyen ve YSK kararı ile kesinleşen seçiminden sonra oluşan meclisin ilk toplantısı dün yapıldı. Herkes eteğindeki taşı döktü!

Ahmet Öztürk başkanlığındaki meclise Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, yönetim kurulu ve toplamda 117 meclis üyesi katıldı. Öztürk’ün son derece yapıcı konuşmasını beğendim.

Öztürk, eski yönetime teşekkür ederek, zorlu bir seçim süreci geçirildiğine dikkat çekerek, “Bu süreçte kırgınlıklar ve kızgınlıklar oldu. 140 yıllık ATSO tarihinde ilk defa bir Oda başkanını yargı belirledi. Artık, bu süreci doğrusuyla yanlışıyla geride bırakmış bulunuyoruz. Bundan sonraki süreçte meclis çatısı altında, Antalya'mız ve üyelerimiz için projeler sunma ve çözüm üretme zamanıdır. Bunun için ortak akıl içerisinde meclisimizin gücünü sonuna kadar hep birlikte göstermeliyiz" dedi.

Bu konuşmanın altına imzasını atmayacak ATSO Meclis Üyesi sanırım yoktur. Çünkü her sözcüğü ölçülüp biçilmiş, tartılmış. Zaten alkışlanması da bunun göstergesi oldu.

Sonra kürsüye gelen yeni Başkan Ali Bahar’da benzer minvalde bir konuşma yaptı. Bahar’ın konuşmasında dikkat çeken bazı bölümler vardı. Hep birlik ve beraberlik vurgusu yer alan.

Bahar, “Bağımsız Türk yargısı titiz incelemesi ve yapılan değerlendirmeler neticesinde hukukun üstünlüğü ilkesinin tecellisi sağlandı” diye konuştu.

Bahar’ın mesajları bununla da bitmedi: “Beyaz, tüm renklerin karışımından elde edilir. Bu nedenle ATSO Meclisi bizim için artık beyazdır. Biz bu salona baktığımızda beyazdan başka bir renk görmeyeceğiz. Bu ilk meclis toplantımızı da Antalya'mız ve ülkemiz adına açtığımız yeni ve bembeyaz bir sayfa olarak yorumluyoruz Biz birlikte yöneteceğiz" ifadeleri ikinci kez zeytin dalı uzattığını ortaya koydu.

Salona en son gelen ise eski Başkan Davut Çetin oldu. Öyle veya böyle 7.5 yıla yakın emeği geçen Çetin, özellikle ekibinde yer alan destekçisi üyeler tarafından alkışlarla karşılandı.

İki başkanın konuşması ortamı yumuşatır diye düşünenler ile ben dahil herkesyanıldı. Çünkü ATSO Hesapları Denetleme Komisyonu seçiminin sonunda ilk gerginlik sinyali geldi.

Mavi Liste’den aday olanlara 65-67 arasında, Kırmızı Liste’den aday olanlara da 48-50 aralığında oy kullanılması işin rengini belli etti. İşaretli bir oyun iptal edilmesi dikkat çekti.

“Her şey bitti” artık sektörel konuşulacağı yerde tartışmalar bundan sonraki dilek ve temenniler bölümünde söz alanlar arasında yaşandı. İtiraftan tutun da tehdide varana kadar!

Kırmızı Liste’de yer alan veya destekleyen meclis üyelerinden Ayhan Yıldırım, Mustafa Ayanoğlu, Özkan Ekin, Emrah Polat, sert eleştiri yapıp serzenişte bulundu.

Bunlar olabilecek ama bazı sözler incitici olunca işler karıştı. Kırmızı Grupta yer alan Kenan Çelik yaşadığı baskıyı dile getirdi. Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Hacı Süleyman’ın toparlayıcı konuşması işe yaramadı.

Daha sonra Turuncu Liste’deki Ali Demir’in itirafı ortalığı karıştırdı. Demir öyle bir itirafta bulundu ki ortamı buz kesti. Demir, kendisine şifreli oy pusulası verildiğini açıkladı.

Bu itiraf niteliğindeki açıklama ile ortam gerildikçe gerildi. Karşılıklı atışmalar ve tehditler birbirini izledi. Mustafa Karaman’da herkese çizilen oyların incelenmesini tavsiye edince gerginlik had safhaya ulaştı.

Neyse ki aklı selim kazandı. Tartışmalar orada kaldı. İnşallah böyle olur. Yoksa biz daha çok yazar çizeriz bu işleri. Çünkü söylenen sözler ancak kavgada söylenebilecek sözlerdi.

Sonunda yaşanan tartışmalara, serzeniş ve eleştirilere Başkan Ali Bahar çok güzel bir üslupla cevap verdi. Bahar, “Bir tartışmadan haklı çıkmak değil mutlu çıkmak önemlidir. Başkanınız olarak sizi mutlu edebilmek için elimden geleni yapacağım” diyerek yine zeytin dalı uzattı.

Bahar, söyleyecek çok sözü olduğunu ancak bunların kimseye bir şey kazandırmayacağı için yaşananların geçmişte kaldığına vurgu yaptı. Hatta, kendisini eleştiren Ayhan Yıldırım’a, “Seni kazanmak için ne kadar ayağına gelinmesi gerekiyorsa geleceğim” diyerek yeni dönemde atacağı birleştirici adımların sinyalini verdi.

Olur mu olmaz mı bilemem. Lakin olması gereken bu. Fakat dün bir kez daha şunu gördüm. Yaşananlar bana, hani birilerinin “Biz bitti demeden bitmez” diye milli maçlar için söylediği sözü aklıma getirdi. O söz atasözüne dönüşmüşçesine ATSO’ya da yansımış.

Hakikaten bu seçimler ve sonucu daha çok konuşulacak gibi.

ALKIŞLAR BABA-OĞULA
Ne demiş Mevlana Hazretleri, “Dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni bir şeyler Söylemek lazım.” Tam da ATSO seçimlerinden sonrası için söylenebilecek en güzel söz olsa gerek.

İşte bu söze tam denk gelecek bir olaya tanıklık ettim. ATSO seçimlerinde kırmızı grupta yer alan Mevlana Petrollerinin sahibi Ali Yılmaz ile oğlu Salih Yılmaz böyle bir adım attı.

Baba ve oğlu dün sosyal medyadan bir paylaşım yaparak, ATSO’nun yapacağı her çalışmanın takipçisi olacaklarını belirterek, “Şimdi çalışma vakti” dedi. Helal olsun, yakışanı yaptılar.

Benim tavsiyem ATSO’nun tüm yönetimi ve meclis üyelerine. Baba-oğul Yılmazlar gibi yapın ve bir an önce normale dönün. Antalya ekonomisi ve sorunları için çalışın. İşinize gücünüze bakın.

Yoksa bu seçim bitmez, olan size olur.