Dünkü yazımda, ‘Heyecanı bile yetti’ diyerek yağmayan kara rağmen Antalyalıların ne kadar heyecanlı kar yağışını beklediğini anlatmıştım. Pazartesi heyecanı boşa çıkmadı.

Yazımda, “Ne diyelim. Allah’ın işi. Bugün de kar yağar mı yağar. Meteorolojinin yaptığı sadece tahmin. O da belki başka bir kış günü tutar” demiştim.

Hakikaten öyle oldu. Bir gün sonra beklenen o kar geldi. Kimine göre 29, kimine göre de 30 yıl sonra yağan ilk kar. Gece 03.30 sıralarında başlayan lapa lapa kar. Dün, yüksek kesimlerinde etkisini gösteren kar yağışı ilçeleri beyaza kaplarken, merkez ilçelerinde de sabaha karşı etkisini gösterdi.

Gece uyumayan Antalyalılar yağmurla karışık ve ara ara lapa yağan karın keyfini çıkardı. Heyecan gerçeğe döndü resmen. Sabah namazı sokağa çıkıp fotoğraf çekenler oldu.

Bu heyecanı yalnız yüksek kesimde oturanlar yaşarken sahil kesiminde oturanlar sadece sabaha karşı yağışını görüp seyredebildi. Olsun bu bile yetti birçok kişiye.

Biz bu kadarı ile hop oturup hop kalkarken, İstanbul’da tam bir esaret yaşandı. Yollar kapandı, insansan evlerine gidemedi. Misafirhaneler ile otellerde konaklatıldı. Devlet imdada yetişti.

O böbürlendikleri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ancak dün sabah ortaya çıktı. Mega kent kara teslim olmuşken resmen afet yaşandı. Önlem alınmadığı için!

Neyse ki bizde böyle bir durum yaşanmadı. Maazallah İstanbul’a yağan kar bizde olsa bırakın eve gitmeyi sokakta donar kalırdık. Çünkü kara gerek yok zaten trafik bir damla yağmur olmadan bile felç oluyor.

Bunları bir kenara bırakıp dünkü manzara gerçekten kartpostallık görüntüleri oluşturdu. Antalyalılar 29 yıl sonra karın tadını çıkarıp kimi kartopu oynadı kimi de kardan adam yaptı. Telefon kameraları ile bu anlar ölümsüzleştirildi. Kim bilir belki bir 29 yıl daha bekleriz!

Ama dünde dedim ya heyecanı bile yetti.

GERİ SAYIM BAŞLADI

Uluslararası Bisiklet Birliği’nin (UCI) 2.1 kategori yarışlarından biri olan ve küresel bisiklet ekosisteminin en önemli profesyonel yol bisikleti yarışlarından biri haline gelen Tour of Antalya, 10-13 Şubat 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.

Dün bu heyecanla ilgili basın tanıtımı vardı. Konusunda uzman bir çok ismi orada görme imkanım oldu.  Örneğin tekrar Bisiklet Federasyonu Başkanı seçilen Emin Müftüoğlu’nu.

Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu, kamu kurumlarının ve sponsor markaların temsilcilerinin yanı sıra medya mensuplarının katılımı ile AKRA Hotel’deki tanıtımda yarışa katılacak takımlar da ilk kez açıklandı.

Tabi bu konuda Lider Haber’de yayınlanan ARTI SPOR’daki açıklamaları saymazsak. Norveç, ABD, Rusya, İtalya, Hollanda, Almanya ve Belçika gibi ülkelerin takımları katılacak. Antalya’nın güzelliklerinin de tanıtılacağı bu yarışlarda sporcular 600 kilometre pedala basın adrenalin yaşayacak. Hem yarışacaklar hem de bizi tanıtacaklar.

Dünkü tanıtımda bu işim emektarı olan Haluk Özsevim’in, “Bu işin paydaşları burada. Biz bir aile olduk. Hepiniz alkışı hak ettiniz” demesi dikkatimi çekti. Şöyle etrafıma bir baktım, hakikaten organizasyonun paydaşları görülmemiş bir şekilde büyük bir aile olmuş.

Darısı diğer sporların ve organizasyonların başına!

PEYNİR EKMEK GİBİ SATILIR!

Dün gazete ve ajanslarda elektrikli otomobil devi Tesla’nın Antalya’da satışa çıkacağı yazıyordu. Hem fiyatları hem de modelleri tek tek sıralanmış hali ile. Hani bizde ekonomik kriz var ya, hami biz de para pul yok ya! İnanın bu haber okuma ve tıklanma rekorları kırmış. Belli ki birçok kişi ya meraktan ya da satın almak için heyecandan okumuş.

Tesla, Model S, Model 3, Model X ve Model Y otomobillerini piyasada bulunduruyor. Antalya’nın aralarında bulunduğu bazı illerde bunların satış fiyatları dudak uçuklatıyor.

Örneğin,  Model S’in tahmini Türkiye fiyatı vergisiz 1 milyon 271 bin TL, KDD ve ÖTV’li ise 2 milyon 399 bin TL. Model 3’ün tahmini fiyatı her şey dahil 1 milyon 135 bin TL,

Model X tahmini fiyatı her şey dahil 2 milyon 648 bin TL, Model Y fiyatı ise yine her şey dahil 1 milyon 488 bin TL olacak. Nasıl fiyatlar çok ucuz değil mi? Adamlar bunun müşterisi olmasa bunları satmak için getirir mi ta buralara? Alıcısı var ki getirip satacaklar. Yani arz talep meselesi bu.

Asıl benim anlatmak istediğim ekonomik kriz falan deniyor ya işte o belli bir kesimi hiç mi hiç etkilemiyor. Onlar yaşayacakları hayatı lüks içinde yaşıyor. Olanda bordrolu çalışana oluyor. Tıptı 29 yıl sonra kar görüp sevinen bizler gibi. Biz de Tesla’yı görüp sevineceğiz o kadar.