Türkiye YÜZYILIN FELAKETİ’nde yaralarını sarmaya çalışıyor. “Çalışıyor” diyorum çünkü bu olay DEPREMDEN öteye geçi. Özellikle etkilediği alana bakınca manzara KORKUNÇ.

Geçen hafta Pazartesi günü yaşanan 7.7 ve 7.6’lık çifte deprem kimilerine göre ASRIN FELAKETİ kimilerine göre KOZMİK FELAKETİ. Her ikisi de işin boyutunu gösteriyor.

Ülkemizin 10 ilini neredeyse yerle bir eden bu felaket sonunda milyonlarca insan yersiz, yurtsuz, evsiz ve ailesiz kaldı. Hal böyle olunca bölgedeki barınma sorunu ortaya çıktı.

Bu noktada DEVLET bir takım tedbirler alıp uygulamaya soktu. Bunu beğenirsiniz veya beğenmezsiniz. Bunlar şu an konuşulup tartışılacak meseleler değil.

Önemli olan ACİL BARINMA SORUNUNA çözüm bulmaktır. Oteller, kamu kurumlarının misafirhaneleri ve KYK’ya bağlı yurtlar GEÇİCİ BARINMA için tahsis edilmiştir.

Barınma sorununu acilen çözmek için ASRIN FELAKETİNDEN etkilenen illerdeki DEPREMZEDELER bazı illere paylaştırılmış. Ancak bunu dinleyen kim?

Bir tarafta millet acısı ile uğraşıp, enkazın başını terk etmezken, diğer taraftan bölgeyi biran önce terk edenlerin getirdiği bir sirkülasyon var. Yapılan bir planlama var.

Şimdi benim bu noktada dillendirmek istediğim bir konu var. Bir üst düzel yetkili bana ulaşıp konuyu gündeme getirmemi istedi. ANTALYA KAPASİTESİNİ DOLDURMUŞ!

Bunun nedeni ise binlerce DEPREMZEDENİN barınma için ANTALYA’YI TERCİH ETMESİ imiş. Öyle ki ayrılan 50 bin otel, 4 bin 900 kamu yatağı ve 20 bine yakın KYK yatak kapasitesi yetersiz kalmış.

Nedeni ise herkesin ANTALYA’YA gelmek istemesi. Hemen söyleyeyim; buraya TATİLE DEĞİL GEÇİCİ BARINMAYA geliyorsunuz. Tamam burada iklim amma sistem tıkanacak.

Sevgili DEPREMZEDELER; sizin için Erzurum, Kayseri, Sivas, Nevşehir, Kırşehir, Niğde, Konya, Isparta ve Burdur gibi güzergahta olan illerde de benzer BARINMA imkanı açıldı.

Düşünün her depremzede Antalya’ya gelmek isterse inanın buna bırakın devleti kimseler çözüm bulamaz. Ne misafirhane, ne otel ne de öğrenci yurdu, ne de kiralık evler.

Sistem tıkanmadan güzergahtaki illeri de tercih edin ve buraya kadar gelmeden sorunun çözümüne YARDIMCI olun. Aksi taktirde bir çok kişi üzülecek, yanlış anlaşılmalara yol açılacak. Hatta FİTNE peşinde olanlara koz verilmiş olunacak.

Bir de yurtlar kapatılmadan bütün OTELLERİN bu işe tahsis edilip parasının da DEVLET tarafından karşılanması öneriliyor. Bunun mümkün olabileceğini hiç zannetmiyorum.

Birincisi oteller yaz sezonu satışlarını kış sezonunda yani KASIM-ARALIK-OCAK ayında yaptı, sözleşmeler imzalandı. Turizm sezonu NİSAN ayında başlayacağı unutulmamalı.

Eğer otellerin tamamını GEÇİCİ BARINMA için tahsis edecek olursa birkaç yıl TURİZMİ UNUTMAMIZ gerekecek. Bu yıl 6 milyar dolar döviz girdisini yok sayacak olursak EKONOMİYİ kendi ellerimizle çökertmiş oluruz.

Turizm tek başına değil 400-500 sektörü ayakta tutan bir çarkın lokomotifidir. Bir taraftan KAŞ yaparken diğer taraftan GÖZ çıkarmak kime ne fayda sağlar ona bakmak lazım.

Yukarıda anlatmaya çalıştığım konular doğrultusunda uygulanabilir, akla ve mantığa yatkın ÖNERİSİ olan varsa lütfen açıklasın. Bu sorun ancak ELBİRLİĞİ ile çözülebilir.

Aksi halde kimse mutlu olmaz, planlamalar alt üst olur. Acıları yaşamaya devam ederiz

CAN DOSTLAR EĞİTİLECEK

Dün önemli bir konuyu LİDER HABER ekranlarında DEPREM ÖZEL programında gündeme getirdik. Sokak köpeklerinin yani sahipsiz CANDOSTLARIN eğitimini!

Çünkü ASRIN FELAKATİNDE bir kez daha CAN DOSTLARIN insanlığa faydasını gördük. Hatta MEKSİKA’dan gelen arama-kurtarma ekibinde görev yapan PROTEO adlı köpek hayatını kaybetmesi ile üzüldük.

Demek ki ne biz onlarsız, ne de onlar bizsiz olmuyor. İşte bunun için sahipsiz veya sokağa terk edilen köpeklerin REHABİLİTE edilebileceğini düşünüyordum. Düşüncem doğruymuş.

Uluslararası Köpek Irkları ve Kinoloji Federasyonu (UKIFED) Başkanı Boran Aydın ile konuyu enine boyuna ele aldık. Aydın, her köpeğin değil içlerinden bazılarının eğitilebileceğini söyledi.

Yapılacak seçmelerden ve belirlemelerden sonra en önemli bir diğer konuda PARKUR meselesi. Maliyeti çok düşük. Bunun için her belediye BARINAKLARIN yanına birde PARKUR yapmalı.

Bunu ben değil işin uzmanı Bora Aydın söylüyor. Rehabilite edilen, seçilen ve eğitimden geçirilen CAN DOSTLAR daha sonra AFAD’ın sınavına girerek ARAMA-KURTARMA işlerinde görevlendirilebiliyor.

Bunun yanında CAN DOSTLARIMIZ sadece ARAMA-KURTARMA değil, NARKOTİK, CESET ARAMA, GÖRME ENGELLİ REHBERİ olarak yetiştirilebiliyor.

Dolayısı ile yapılacak böyle bir çalışma ile sokakta ve barınaklarda kaderine terk edilen binlerce CAN DOST işlevsel hale getirilebiliyor. Bu da sorunun çözümüne katkı sağlayacak bir çalışmanın başlangıcı oluyor.

Şimdi, Bora Aydın’ın verdiği bilgiye göre böyle bir çalışma Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin yeni kurduğu BARINAK yanında hayata geçiriliyormuş. İstenince yapılabiliyormuş demek ki!

Evet, CAN DOSTLARI gelin hep birlikte işlevsel hale getirmek için bu projeye omuz verelim. Onlar bizsiz, biz onlarsız olamıyoruz.