Türkiye’de son dönemde yaşanan ekonomik sorunlar hepimizin malumu. Bu konudan rahatsız olmayan ve olumsuz etkilenmeyen neredeyse yok denecek kadar az.
Gün geçmiyor ki döviz yükselmesin, akaryakıta indirim-bindirim gelmesin, temel gıda maddelerine zam yapılmasın. Bunun en büyük nedeni dövize bağlı girdi maliyeti artışı.
Ben ekonomist değilim. Hesap kitap işlerinden çok fazla anlamam. Maaşımı elime aldığım zaman ödenecekleri öder, elde kalan ile idare etmenin yoluna bakarım. Hepsi bu.
Ancak bazı zam konuları var ki ister istemez tepki veriyoruz. Bunların başında da ekmek geliyor. Tamam fırıncılarda haklı amma bu işin bir kuralı var ve olduğunu biliyorum.
Ekmek konusunda herkes kafasına göre “Ben yaptım oldu” diyemiyor, diyemez de. Ancak gelin görün ki Antalya’da önceki gün bu böyle olmadı. Her fırın kafasına göre zam yaptı.
Bakın arkadaşlar. Ekmeğe zam yapılabilmesi için Antalya’da iki yol var. Birincisi, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’na (ATSO) kayıtlı fırınların zam talebi öncelikle 7’nci Grup Ekmek, Un ve Unlu Mamuller Meslek Komitesi’nde görüşülüp karara bağlanıyor.
Sonra bu karar ATSO Meclisi’ne geliyor ve onaylanırsa zam uygulamaya konuluyor. Tabi uygulamaya geçmek için Antalya Valiliği’nin belirlenen fiyata itiraz etmemesi şart.
İkincisi ise Fırıncılar Odası’na kayıtlı fırınların zam talebi oda yönetimi tarafından görüşülüp ele alınıyor. Belirlenen zam talebi Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne (AESOB) onaya gönderiliyor.
AESOB zammı onaylarsa uygulanabiliyor. Fakat burada da Antalya Valiliği’nin itiraz hakkı bulunuyor. Valilik her iki kurumun zam kararlarına itiraz edip mahkemeye başvurabiliyor.
Yani demem o ki bu ekmek zammı belli bir usul ve kurala göre yapılıyor. Bunu ben değil bu ülkenin kanun ve yönetmelikleri diyor. Sonuç öyle kafana göre zam ya-pa-mı-yor-sun!
Ancak, gelin görün ki ne ATSO’da ne de AESOB’da ele alınıp görüşülmüş ve karara bağlanmış bir zam kararı yok. Ama bir bakmışsınız 2 lira olan ekmek 2.5 lira yapılmış.
ATSO Yönetim Kurulu Üyesi ve fırıncı Murat Totoş, maya ve una gelen zammı gerekçe gösterip fırıncılara hak vermiş. Bir de ekleme yapmış: “Zam yapılmasaydı ne ekmek ne de fırın bulamayacaktınız.”
Fırıncılar Odası Başkanı Mustafa İnce, zam için fırıncıların resmi kararı beklemediğini belirterek, gazetecilerin fırıncılara karşı İNSAFSIZ davrandıklarını söylemiş. Hem de “ÇOK İNSAFSIZSINIZ. Bırakın ekmeği kendi haline. Ben ekmeğe zam yapmadım” demiş.
Yahu ne zamandan beri garibanın ekmeğini savunmak insafsızlık oldu. Tamam girdi maliyetlerinize hak veriyoruz ve zam yapılmanın zorunlu hale geldiğini de anlıyoruz.
Bizim anlamadığımız zam talebiniz olmadan “Ben yaptım oldu” mantığı ile nasıl zam yaparsınız? Siz oda başkanısınız ve bu işin içinden böyle sıyrılamazsınız.
Bu işlerin en iyi bileni siz değimlisiniz? Peki, gazeteciler bu konuda fırıncılara karşı İNSAFSIZ ise sizde hem vatandaşa hem de gazetecilere karşı VİCDANSIZSINIZ.
Şayet garibanın ekmeğini savunmak İNSAFSIZLIK ise evet ben İNSAFSIZIM ve size karşı da bu konuda İNSAFSIZ olmaya devam edeceğim. Taki kafanıza göre zam yapmamayı öğreninceye kadar!
BİRAZDA İŞİNİZE BAKIN
Bazen belediyeler asli görevlerini bir kenara bırakıp lay lay lom işleriyle uğraşıp tribüne oynamayı seviyor. Son dönemde en çok dikkatimi çeken inanın bu tür konular oluyor. Şimdi size bir örnek vereceğim. Muratpaşa Belediyesi. Hani yatırım yapıp yapmadığı tartışılan belediye. Cevapları ise, “Her şey betonla olmuyor!” şeklindeydi.
Evet haklı olabilirler. Her şey betonla olmayabilir. Bölgedeki insanların kültürel ihtiyaçlarına da cevap verilmeli. Yalnız Bunlar yapılırken çöp toplama gibi elzem bir konu göz ardı edilmemeli! Eski Atatürk Stadı’nın olduğu caddede olduğu gibi.
Biliyorum, 18 Kasım’da başlayan ve yarın sona erecek 10. Uluslararası Gitar Festivali’ni yapıyorsunuz. Çok yoğunsunuz. Lakin bu çöp işi beklemeye gelmez, herkesi rahatsız eder. İşte bundan dolayı diyorum “Birazda işinize bakın” diye. Yoksa tercih sizin.
ÇOK GÜZEL HAREKETLER BUNLAR
Son yılların en gözde spor dallarından biri de ritmik cimnastik. Özellikle kız çocukları tarafından tercih edilen estetik ve görselliği ile insanları büyüleyen bir spor dalı.
Böylesine tercih edilen ritmik cimnastikte başarıda kendiliğinden geldi ve gelmeye devam ediyor. Tıpkı Antalyaspor Ritmik Cimnastik Takımı’nın Kulüplerarası Türkiye Ritmik Cimnastik Şampiyonası 'küçükler' kategorisinde şampiyon olduğu gibi.
Nihal Yenidünya, Fatma Ceyda Alp, Alisia Özek, Zeynep Alan, Asya Yüksek ve antrenörler Evgenia Gemici, Merve Kahraman Sukic ve Liudmila Sert bu başarıya imza atan isimler oldu.
Antalyaspor, Grup Serisi 5 Çember dalında şampiyonluk kazanırken, “Çok güzel hareketler bunlar” dedirtti desem yalan olmaz. Tebrikler kızlar, takım, tebrikler koçlar.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz