Bugün sizlere iki önemli konudan bahsedeceğim. Birincisi ‘Kaş yapayım derken göz çıkarmak’ deyiminin yaşanmış resmini çizmek. Diğer konu ise ‘Uzayan kol bizden olsun’ atasözünün vuku bulmasının tarifi. İlk konumuz aslında önceki gün yaşandı. Konyaaltı’ndaki Hayat Park’ın alevlerle boğuştuğu anda! İtfaiye yangına müdahale ederken Orman Bakanlığı’na ait yangın söndürme helikopteri de havadan destek verdi.

Buraya kadar her şey normal ve olması gereken bir çalışma. Çünkü yangının çıktığı yer ormanlık alan ve mülkiyet sahibi Orman Bakanlığı. Konyaaltı Belediyesi ise kiracı. Bir ev sahibi kendi mülkünün kül olmasını izin vermedi. Tabi alevler büyüdükçe söndürme helikopteri de sorti sayısını artırdı. Bunun için Konyaaltı Sahili’nden su alarak alevlere attı. Bir, iki, üç sorti derken alevlerin etkisi azaldı.

Orman Bakanlığı’na ait olsa da helikopter bildiğim kadarıyla kiralık. Hani birkaç sortiden sonra alevler kontrol altına alınınca işin şov kısmı başladı. Helikopter pilotu ne hikmetse tehlikeli sulara dalış yaptı.

Pilot. Alçak uçuş yapıp hem de onlarca kişinin yüzdüğü plaja bambuyu sarkıtarak su aldı. Ya bir insan o bambunun altında yüzüyor olsaydı olacakları siz düşünün gayri. Tıpkı yıllar önce Yunanistan’da bir yangın söndürme uçağının denizden su aldığı sırada haznesine aldığı tatilciyi alevlerin içine attığı gibi! Pilotun tehlikeli şovu bununla bitse iyi.

Ama maalesef öyle olmadı. Kalkışa geçerken yine alçaktan uçup pervanenin verdiği rüzgar ile sahildeki şemsiye ve şezlongları, yiyecek içecekleri uçurdu. Görüntü tam bir rezalet! Hele hele o sırada sahildeki bir tatilcinin köpeğinin rüzgarın etkisiyle attığı atakları görseniz ne diyeceğinizi şaşırır, o pilotu koltuğundan tutup aşağı atasınız gelir, “Yahu ne gereği vardı şimdi” derdiniz.

Bakın bu deyimin manası, “İşi düzelteyim, bir iyilik yapayım derken büsbütün bozmak ve büyük bir zarar vermek” imiş. O pilotun yaptığı iş aynen bu deyim ile örtüşüyor. Demek ki Türkçemizin en güzel deyimlerinden ‘Kaş yapayım derken göz çıkarmak’ olayı da budur herhalde. Bir işle başlıyorsun, iyi niyetlisin, iyilik yapayım, bir faydam olsun diyorsun, sonra geriye dönüp bakıyorsun ki; her şeyi daha da bozmuşsun ve berbat etmişsin.

Vallahi ben onu bunu bilmem arkadaş. İnsanlar ve kurumlar bazen iyi bir iş yapayım derken, bilerek ya da bilmeyerek kusurlar işler. Ya da ‘Kaş yapayım derken göz çıkarmak’ gibi durumlara kapı aralar ya bu da tam onun gibi oldu.

Ama maalesef birçoğumuz, “Olur, böyle şeyler hayatın içinde” deyip geçiştiriyoruz. Ama geçiştirmememiz gereken bir durum var bu olayda. Çünkü o plaj işletmesi ve vatandaşların zararı hemen karşılanmalı. Aksi halde milletin size bakış açısını değiştirirsiniz. Haberiniz ola!

UZAYAN KOL BİZDEN OLSUN

Evet bugünkü yazımın ikinci konusu başlıktaki atasözümüz olan, ‘Uzayan kol bizden olsun’. Anlamı ise, “Büyüyen, atılım yapan, ilerleyen bizden olsun” demek. İşte buna benzer bir olay Antalya’mız adına yaşandı. Sayıları 100 bini aşan esnafın temsilcisi olan Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Adlıhan Dere’nin yeni görevi!

Benim yaklaşık 32 yıldır tanıdığım ve dürüstlüğüne, iş bitirici özelliği ve kıvrak zekasına hayran olduğun Adlıhan Dere, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkan Vekili seçildi.

Bu güzel haber Antalya esnaflarının tarihinde ilk ve büyük başarısı oldu. Tabi bunun kutlaması yapılırken sevgili başkanın doğum günü olması nedeniyle çifte kutlama gerçekleşti. Ne telefonları sustu ne de makamı boş kaldı.

Bana göre Dere’nin bu başarısı Ankara’daki Antalya lobisinin giderek güçlendiğinin bir göstergesi. İnanın bu görev sayesinde başkentteki en renkli ve becerikli insan kendisi olacaktır.

Benim anlayışıma göre; biri başarılı olacaksa bu bizden olmalıdır. İnsan tanıdığı ve inandığı birinin iyi yerlere gelmesini ister. Bu akrabamız olabilir veya Adlıhan Dere gibi bu şehre büyük katkı koyan STK temsilcisi gibi isimlerde olabilir. Böyle görevlere gelmeleri bizi mutlu eder.

Uzayan kol bizden olsun sözü ile de atalarımız, büyük yerlere gelen bizden olsun en azından bize de faydası olur, bizim de itibarımız o kişi ya da kişiler sayesinde artar diyerek böyle bir söz söylemiştir.

Hem insan olarak hem de Antalyalı olarak topluma faydası olacak veya olan kişilerin başarılı olmasını hep birlikte canı gönülden istemeliyiz ve onları desteklemeliyiz. Bu kimi zaman Adlıhan Dere gibi esnaf temsilcisi kimi zaman da bir siyasetçi olabilir.

Uzayan kol bizden olsun, yani bizim evladımız, içimizden biri. Sahip çıkalım, destek olalım ve nihayetinde “Uzayan kol bizden olsun”