Sevgili okurlar; sık sık duyarız, yazın okullar tatil olunca çocuklara karne hediyesi olarak kedi köpek alıp son baharda terk edenleri…
Çocuklara arkadaşlık yapması için. Bazen de sokakta karşılaştığı kedi ve köpekleri seven çocukları görürüz, bizler de oturup seyrederiz.
Ama çocuk oyun hayvanlarla oynarken bazen nasıl davranacağını bilemeyebiliyor. Kedinin köpeğin kuyruğundan tutup çekebiliyor. Ya da sırtına vurabiliyor.
Böyle durumlarda canı acıyan hayvan saldırganlaşabiliyor. Çocuğa zarar verebiliyor. Sonra da hayvanlara düşman oluyoruz… Kendi sorumsuzluğumuzdan kaynaklanan bu durumda faturayı hayvanlara çıkarabiliyoruz.
Örneğin Gaziantep’te yaşanan olay… Şimdi bu küçük Asiye’nin başına gelenleri bir düşünün… Zavallı çocuk sitenin bahçesinde sürekli oyun oynadığı 2 köpeğin saldırısına uğraması sonucu ağır yaralandı.
Yüzünde saçlı derisinde doku kayıpları var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Antalya’ya gönderilen küçük Asiye Akdeniz Üniversitesi’nde Prof. Dr. Ömer Özkan’ın başkanlığındaki bir ekip tarafından ameliyata alındı.
Asiye’nin doku kayıpları vücudunun başka bölgelerinden alınan dokularla kapatılmaya çalışılıyor. Bir dizi ameliyatın ilki başarıyla tamamlandı.
Ancak Asiye’yi daha birçok ameliyat bekliyor… Çünkü doku kayıpları var… Peki Asiye eski yüzüne kavuşabilir mi? Şayet doku kaybı olmasaydı, eminim bu mümkündü.
Fakat ne kadar oku kayıpları olsa da, Ömer hoca elinden geleni yapacaktır. Nitekim Ömer hocanın geçmişte yaptığı ameliyatlar birçok kişiye umut olmuştur.
Örneğin 2000’li yılların ortalarında Antalya Manavgatlı Ayşe Karan’ın, patos makinesine saçlarını kaptırması sonucu saçlı derisi, göz kapakları, kaşları, alnı ve kulakları kopmuştu.
Ömer hoca Ayşe’nin kaybettiği organlarını 12 saatlik bir operasyonla yerine dikmişti... Ayşe Karan'a yapılan operasyonun, kadavradan yapılan yüz naklinden aşağı kalır yanı yoktu.
Nitekim Ayşe’ye saçlı derisiyle birlikte kopan yüzünü nakleden Ömer hoca bu operasyondan 6 yıl sonra 2012’de Türkiye’nin ilk yüz naklini Uğur Acar’a yapmıştı.
O yıllarda Akşam Gazetesinde çalışıyordum. Ömer hocanın ameliyat ettiği Ayşe ile telefonla görüşmüştüm. Yaşadıklarını anlatmıştı;
“Beni kazadan sonra hastaneye kaldırmışlar. Kopan parçalar 4 saat sonra köyden buz dolu kova içinde getirilmiş. Ömer Hoca dikmiş. O gün, eski halime dönmeyi hayal bile edemezdim. Ömer Hoca olmasaydı, ya mezardaydım ya da herkesin korktuğu biriydim. Yüzüm, Uğur Acar'dan daha kötüydü. Öleceğimi düşündükleri için mezarımı bile kazmışlar. Ömer Özkan Hoca sayesinde hem yüzüme, hem de sağlığıma kavuştum. Şu anda yüzümde kazadan eser bile yok. Çok mutluyum. Kadavradan alınan yüzün nakil edildiği Uğur Acar da bizim bitişik köyümüzden. Kendisini tanıyordum. 40 günlük bebekken yüzünü kaybeden Uğur'u gören çocuklar korkuyordu” demişti.
Ayşe’nin anlattıkları o dönemde manşetten yayınlanmıştı. Ayşe’nin patosa kaptırdığı saçıyla birlikte kopan dokunun fotoğrafı ile nakilden sonraki durumu da buradan paylaşıyorum.
SON SÖZ
Özetle; Ayşe’nin hayatını kurtaran Ömer hoca eminim ki Asiye için de bütün hünerini ortaya koyacaktır.
