Türkiye turizminin başkenti Antalya, bu yıl sezona iyi bir başlangıç yaptı.  Yılın ilk 5 ayında toplam 3 milyon 959 bin 267 turist gelmiş. 1 Haziran itibarıyla 4 milyon sınırı da aşıldı. Antalya ve Gazipaşa havalimanlarına inen toplam yabancı turist sayısı 4 milyon 25 bin 592 kişi oldu. Geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre turist sayısında yüzde 16,26 artış olmuş. İyi güzel de bu turistler nerede? Turist sayısında rekor üstüne rekor kırılırken, Antalya’daki esnaflar bu turistleri görememekten yakınıyor.  Geçenlerde Antalya’nın kalbi olan Cumhuriyet Meydanı’nın hemen yanı başında yıllardır hediyelik eşya ticareti yapan bir esnafla sohbet ettim. İflaslar başlamış çarşıda. Çünkü alışveriş dibe vurmuş. “Turist sayısındaki artıştan bahsediliyor ama bu turistleri biz göremiyoruz. Sanki turistler saklanmışlar. Gelen turistin otelden çıkmadan ülkelerine döndükleri iddia ediliyor. Belki de bu nedenle göremiyoruz” dedi.

***

Ya yerli turistler? Yerli halkın da son yıllarda hortlayan enflasyondan ve alım gücünün düşmesinden dolayı alışverişin dibe vurduğunu anlatan Antalyalı esnaf kardeşimiz “Birkaç yıl öncesine kadar bir liraya bile insanlar alışveriş yapabiliyorlardı. Şimdi en büyük madeni paramız olan bir liraya hiçbir şey alınamıyor. Küçük paralarla dar gelirliler bile alışveriş yapabiliyorlardı. Alışveriş yapmak insanları mutlu ediyor. Küçük ya da büyük fark etmiyor. Ama alım gücünün düşmesinin etkisiyle insanlar en ufacık takıyı bile alamaz hale geldiler. Enflasyondan dolayı ciro yükselse de satılan ürün miktarında son yıllarda yüzde 90’ları bulan oranda düşüş var” dedi. Yani iş hacmi düşmüş.  Özetle turizmin amiral gemisi Antalya’da ekonomi pek parlak değil. Geçinemeyen insanların sayısı artıyor. İnsanların ciğerleri yanıyor. Ekonomide bunlar yaşanırken Antalya’nın havası da yakıyor. Ormanları da yanıyor.

***

Antalya’da geçtiğimiz kış neredeyse her yağmur yağışında alt yapı yetersizliklerinden  dolayı su baskınlarıyla karşılaştık. Şimdi de aşırı sıcaklarla mücadele ediyoruz. 40 derecenin üzerine çıkan kuru sıcaklar nedeniyle Antalya’da alev esmeye başladı. Sıcaklarla beraber peş peşe yangın haberleri de geliyor. Antalya’da Kuşkavağı Mahallesinde Konyaaltı Belediyesi’nin hemen kuzeyindeki çamlık ve makilik alanda geçtiğimiz 6 Haziran günü bir yangın çıktı. Meğer burası ormana ait değilmiş. Yangın çıkınca öğrendik yangın çıkan alanın ormana ait olmadığını. Ama burada çıkan yangını da söndürmek için Orman Bölge müdürlüğü ekipleri canla başla çalıştılar. Çalışmalara Konyaaltı Belediyesi de katıldı. 

***

Geçtiğimiz yıllarda bu yangın çıkan alana başka yerlerden sökülüp getirilen asırlık zeytin ağaçları da dikilmişti. Hatta bu ağaçları sulamak için damlama sistemi bile çekişmişti. Adliye muhabirliği yaptığım dönemde ormanla ilgili mülkiyet davaları olan yerlere kasıtlı olarak başka yerlerden sökülüp getirilen zeytin ağaçları dikenlerin olduğunu duymuştum. Bu ağaçların geçmişten beri burada olduğunu iddia ederek orman arazilerini yağmalamak ya da 2B statüsüne geçirmek isteyenler çıkabiliyormuş.

***

Yangın çıkan belediyenin karşısındaki arazide geçtiğimiz yıllarda zeytin ağaçlarını görünce adliyede konuşulan o iddialar aklıma gelmişti. Belediyenin yanındaki yere o ağaçları kim dikti bilmiyorum. Bakınca peyzaj amaçlı dikilmiş gibi görünüyor. Çünkü bu ağaçlar sadece Atatürk Bulvarı ile Belediye Caddesi arasındaki 470’inci sokağa bakan cephede yer alıyor. Hatta bazı ağaçlar halen saksılarında duruyordu.  Geçtiğimiz 6 Haziran’da meydana gelen yangında o zeytin ağaçlarından da yananlar olmuş. Bu ağaçların sulanması için çekilen borular da yanmış. Gidince gördüm.

***

Öte yandan bu yanan alan sık sık asayiş olaylarıyla da adından söz ettiriyor. Çünkü o ormana ait olmayan ormanlık alanın içinde bazen kalacak yeri olmayan evsizler ya da hakkında yakalama kararı çıkartılan kanun kaçakları da kalıyorlar. Orada kalanların arasında ölenler de oluyor. Nitekim 2016 yılı Temmuz ayında o Konyaaltı Belediyesi’nin dibindeki o ağaçlık alanın içinde yarı çıplak 44 yaşındaki bir şahsa ait ceset bulunmuştu. Yine Bundan 2 yıl önce de cezaevinden denetimli serbestlikle tahliye edilen 36 yaşındaki bir şahısın cansız bedeni önceki gün yanan yerde bulunmuştu. Hatta şahsın cesedinin bazı yerlerini hayvanların da parçaladığı ortaya çıkmıştı.

***

Ormansa da, değilse de, niteliği her neyse ve kime aitse bu tür yerlere giren çıkan kontrol altına alınmalı. Turizmin amiral gemisi olan Antalya’da belediyenin dibinde Konyaaltı Sahilinin yanı başındaki böyle yerler suçla, ölümlerle ya da yangınlarla anılmamalıdır. Gerekirse bu yer de Konyaaltı Belediyesi’nin ormandan kiralayıp işlettiği Hayat Park gibi projelendirilip Antalyalılara kazandırılmalıdır.