İstismarcının ailende biri ya da tanıdık olduğu durumlarda mağdurun kendini daha fazla suçladığı ve güven duygusu sarsılmasının daha şiddetli yaşandığı ve daha fazla psikiyatrik bozukluk yaşandığı görülmektedir.
***
İstismarın her türlüsünün örseleyici olmasına karşın, aile içinde gerçekleşen cinsel istismarın, aile dışından gelen cinsel istismar ile kıyaslandığında, kişi üzerindeki etkilerinin çok daha olumsuz ve etkilerinin çok daha uzun süre devam ettiği görülmektedir.
***
Bağlanma nesnesi ya da kendine bakım veren biri tarafından zarar görmüş olmak kişide, temel güven duygusunun sarsılmasına, hayal kırıklığı duygusu yaşamasına, ihanete uğrama ve suçluluk duygularına neden olmaktadır.
***
Çocukluk döneminde yaşanan cinsel istismar yaşantıları, yetişkinlik döneminde anksiyete bozukluklarına, temizlik takıntılarına, davranış sorunlarına, cinsel sorunlar yaşanmasına, madde bağımlılığına, yeme bozukluklarına, depresyon, travma sonrası stres bozukluklarına, bazen yüksek riskli cinsel davranışlara neden olabilmektedir.
***
Çocukluk döneminde yaşanan bu tür travmatik yaşantıların önemli etkisi olduğu düşünülen psikiyatrik rahatsızlıkların tedavisinde, geçmiş travmaların çalışılmasını içeren psikoterapi mutlaka önerilmektedir.
***
Anne babaların kendi çocukluk döneminde yaşadıkları cinsel ihmal ya da istismar travmaları, bazı bireylerde, çocukları üzerine bu konuda aşırı odaklanmaya, aşırı korumacı ya da baskılayıcı tutum ve davranışlar sergileyerek, kendi travmalarının çocuklarına aktarılmasına neden olabilmektedir.
***
Hem travmaların nesiller arası aktarımını engellemek, hem de aşırı korumacı ve kontrolcü yaklaşımla çocuğun gelişim sürecini sekteye uğratmamak hem de kişinin kendi ruh sağlığı açısından bu tür geçmiş travmaların psikoterapi süreci ile temizlenmesi büyük önem taşımaktadır.
***
Cinsel ihmal ve istismar vakalarını azaltmak toplumsal bir sorumluluk olmakla birlikte, anne babaların çocukları ile iyi bir ilişki ve iletişim içinde olmaları, çocukların ifade ve söylemlerini dikkate almaları önerilmektedir.
***
Dürtü denetim bozukluklarının, dikkat eksikliği ve hiperkativite bozukluğunun, bipolar bozukluğun, zihinsel ve bedensel yetersizliklerin, aile içi çatışmaların yoğun yaşandığı çevresel şartların, aile içi şiddet, alkol ve madde bağımlılığı gibi çevresel şartların cinsel ihmal ve istismar için önemli bir risk faktörü taşıdığı unutulmamalıdır.
Yarınların, dünden ve bu günden daha güvenilir olması dileğiyle…
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz