Muharrem KAYA
Bazı istisnaları hariç Sosyal Güvenlik Kurumu’nun prim ve
diğer alacakları da diğer kamu alacakları gibi 6183 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine tabidir.
6183 sayılı Kanunun Gecikme Zammı, Nispet ve Hesabı başlıklı
51 inci, Tahsil zamanaşımı başlıklı 102’nci ve tahsil imkansızlığı sebebiyle
terkin başlıklı 106’ncı maddeleri bu istisnaları belirtmektedir. Bu konularda
Sosyal Güvenlik Kurumunun kendi mevzuatı yani 5510 sayılı Kanun hükümleri uygulanmaktadır.
Öte yandan şirket ortaklarının ve yöneticilerinin
sorumluluğu ise 6183 sayılı Kanunun Limited şirketlerin amme borçları başlıklı
35 inci maddesi ile Kanuni Temsilcilerin Sorumluluğu başlıklı Mükerrer Madde 35
inci maddesinde düzenlenmiş bulunmaktadır.
Dolayısıyla işveren
konumundaki şirketlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna olan prim ve idari para cezası
gibi borçlarından şirket ortakları ile şirket yöneticilerinin sorumluluğu
konusunda genel olarak SGK 6183 sayılı Kanunun bu iki maddesini dikkate almakta
olduğunun bilinmesi gerekir.
Ancak 6183 sayılı Kanunda yer alan hükümlerden farklı olarak
5510 sayılı Kanunun Primlerin ödenmesi başlıklı 88 inci maddesinin yirminci
fıkrasında “Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın
bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve
tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin
şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya
yetkilileri ile kanuni temsilcileri Kuruma karşı işverenleri ile birlikte
müştereken ve müteselsilen sorumludur.” hükmü yer almaktadır.
Dolayısıyla 5510 sayılı Kanunda yer alan bu hüküm nedeniyle
Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarından şirket yöneticilerinin sorumluluğu
konusundaki SGK uygulamaları 6183 sayılı Kanun hükümlerinden farklı
uygulanmaktadır.
Kurum uygulamalarında 5510 sayılı Kanun hükümleri yanında
Sosyal Güvenlik Kurumunca 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında
Kanuna Göre Kullanılacak Yetkilere İlişkin Yönetmelik ile 2011/53 sayılı İcra
takip haciz ve satış işlemleri genelgesi gibi diğer alt mevzuat hükümleri
dikkate alınmaktadır.
Bu hükümler ve mevcut uygulamalar doğrultusunda şirket
ortakları ile yöneticilerinin Sosyal Güvenlik Kurumu alacaklarından sorumluluğu
konusu aşağıdaki gibi üç ayrı başlıkta ele alabiliriz.
Limited Şirket Ortaklarının SGK Alacaklarından Sorumluluğu
Şirkette müdürlük veya başka herhangi bir temsil yetkisi
olmayan limited şirket ortakları, ortağı oldukları şirketin Sosyal Güvenlik
Kurumuna olan borçlarından, sadece şirketteki sermaye hisseleri oranında
doğrudan sorumludurlar.
Ayrıca SGK şirketin
borcunu önce şirket tüzel kişiliğinden tahsil etme yoluna gider, ödeme emrini
ilk önce şirket tüzel kişiliğine gönderir, şirketten tamamen veya kısmen tahsil
edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan Kurum alacağı kalırsa o zaman
şirket ortağından tahsil etme yoluna gider.
Eğer şirket tasfiye edilmiş ise ortada herhangi bir şirket
tüzel kişiliği kalmamış olacağından bu durumda doğrudan şirket ortaklarından
Kurum alacağını tahsil etme yoluna gider.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz