Altı boş, havada asılı, doğruluğu kadar yanlışlığı da şüpheli her söz tehlikedir. Yayılımından itibaren bırak hızını, formatını dahi koruyabilmeye imkan vermez. Eğilip bükülebilir, mahiyetini aşabilir ve bir bakmışsınız ki işler çığırından çıkmış. Peki, bu detay hayatın her yerine sirayet eder ve kontrolü, sorgulanabilir tarafı çıktığı habitata göre değişim gösterir mi? Muhakkak. Sallıyorum; Shaggy ölmüş söylentisinin sokaktaki mavrası ise fakültenin önünde arkadaşınla konuştuğun mezuniyet manevrası elbette bir değil. İşte yakın zamanda bunlardan bir tanesi de hukuk fakülteleri bazında nihayetlendi. Evet: “avukatlık sınavı”
***
Son yıllarda
mezun sayısının hızla arttığı, niceliğin de niteliği bariz şekilde etkilediği bir
ortamda ortaya çıktı Hukuk Mesleklerine Girişi Sınavı. Nedir peki?
***
Türkiye’de
hukuk fakültesi mezunları ve denklik belgesi alan yabancı hukuk fakültesi
mezunları için 2019 yılında yürürlüğe giren ve fakültenin alamet-i farikası
olarak gözüken avukatlık, noterlik, hakimlik ve savcılık mesleklerde bir kariyer
hedefi olanların başvurması gereken bir ön eleme sınavı. Fakülteye 2019
tarihinden sonra kayıt yaptıran öğrenciler için artık zorunlu bir halde. 2019
tarihinden önce kayıt yaptıranlar ve 31 Mart 2024 tarihinden önce mezun olanlar
giriş şartı aranmamakta. Madem böyle bir husus var; neden sadece bu ve sonraki
mezunlar, halihazırdaki avukatlar için herhangi bir şey var mı sorusuna da
basit şekilde kazanılmış hak olarak cevap vermek gerekiyor.
***
Şimdi ne
olacak etkisinin kısa ve orta vadede yaşanması açıkçası pek beklenmiyordu. Ancak
ilk aşamada çıkan sonuçlar ise hayli şaşırtıcı. Sınava katılan 9 bin 142 aday
arasından baraj puanını (100 üzerinden 70) geçen kişi sayısı 3 bin 901.
Ortalamaya vurulduğu takdirde bu durum yüzde 42,67’lik bir başarıya tekabül
ediyor ki bu vaziyette dahi hatrı sayılır bir elemenin gerçekleştiğini söylemek
mümkün.
***
İlk hususta; üniversiteye
giriş sınavına katılıp acaba nereye gitsem diyen kişinin, listesindeki Hukuk
Fakültesi ağırlığının 180 derece değişeceği muhakkak. Çünkü hayli yıpratıcı ve
zor olan eğitim süreci tamamlandıktan sonra peşi sıra gelen kocaman bir bölüm
sonu canavarı ile uğraşmak hakikaten yüksek bir idealizm ve inat gerektiriyor.
Bu vaziyetin ise ilk başta özel üniversitelerin burssuz Hukuk Fakültesi
kontenjanını etkileyeceği ve buradan doğan çeşitli gelir kaynaklarının ciddi
şekilde sekteye uğrayacağını tahmin ediyorum. Peki, Türkiye’deki Hukuk
Fakülteleri sayısının kendiliğinden düşüşü böyle böyle sağlanabilir mi? Bıçakla
keser gibi olmasa da akışta kalarak bu sayının dengeyi bulacağını söylemek çok
da zor değil.
***
Diğer husus
ise Hukuk Fakültesi eğitiminin hukuk nosyonuna mı yoksa sınav formatına doğru
mu evrileceği. Bu durumda tercih edilecek kısmın ikincisi olacağını üzülerek
söylemek durumundayım ki burada iş biraz da sınavı hazırlayan kurumun soru
hazırlama metoduna bağlı. Önümüzdeki süreçte buraya dikkat çekilmezse birçok
fakültenin “hukuk dershanesine” dönüşme ihtimali açıkçası pek de zor değil.
***
Çeşitli
kurumların gerçekleştirdiği ve sadece mezun kişilerin katılım sağlayabildiği
sınavlardaki aday sayısının düşüşü hayatın olağan akışında gerçekleşmesi
beklenen şeylerden biri. Bu da “sınav ekonomisini” her anlamda etkileyecektir
ancak kompanse edilmesi en kolay olan hususlardan biri olduğu açık.
***
Baroların
yoğun bir şekilde yer verdiği stajyer avukat kontenjanı ise önümüzdeki süreçte dramatik
bir düşüşle karşılaşabilir. Bu sebepten ötürü; Arz ve Talep Dengesinde
değerlendirildiği takdirde “Stajyer Avukat” tanımının kısa/orta vadede daha da
kuvvetlendirilip, bugünkü yetki ve sorumluluklarla sınırlandırılmayacağı bariz
şekilde gözüküyor. Bu vaziyetin ise avukatlık mesleğini kademe kademe niteliğe
kavuşturacağı muhakkak. Ezcümle; görüldüğü üzere hukuk ve meslek alanları ile
alakalı sorunlar bir günde oluşmadığı için çözümlerinin de bir anda sağlanması
pek de mümkün olmuyor. Ancak bir yerden başlamak gerekliydi. Ne diyorlardı,
evet. Roma da bir günde kurulmadı.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz