Akılcı bir CHP'li, “iktidar karşısında muhalefet nasıl olmalı” diye sordu..

Dün “yarın yazacağım” diye söz verdim, bugün de cevap veriyorum..

…

Ülkemizde “geleneksel” muhalefet anlayışı nedir?

İktidarların her “AK” dediğine “KARA” demek..

Buna, “güçlü muhalefet” deniliyormuş..

Özetle, Türkiye’deki genel çizgi, “çürütmecilik temelli muhalefet” tir..

Biz bu tür yaklaşımların “demokratik sürecin işleyişine” hiçbir olumlu bir katkı sağlamadığını geçmişte yaşadık, gördük, bugün de yaşıyoruz ve görüyoruz..

Burada ilginç olan nokta şu:

Bu yetersizliğin hemen herkes tarafından bilinip dile getirilmesine rağmen, hala “aynı hamam aynı tas” misali, muhalefet anlayışında en küçük bir değişikliğin olmaması..

Nedeni de, “çürütmeci muhalefet”in çok zahmetsiz olmasıdır..

…

Gelelim, “nasıl bir muhalefet” sorusunun cevabına..

“Muhalefet etmek; her an için daha iyi bir alternatif ortaya koyabilmek ve bu yolla iktidarın uygulamalarını daha doğruya, daha iyiye ve daha güzele yönlendirebilmektir..”

Böyle bir muhalefet göreniniz var mı?

Böyle bir tanım benimsenirse..

Bir muhalefet partisinin, “parçaları kendi aralarında uyumlu ve belirli bir ideale göre tasarımlanmış” bir model sahibi olması gerekir..

Özellikle “ana muhalefet” partisinde, “parçaları kendi aralarında uyumlu” bir işleyiş var mı sizce?

…

Özetle..

1- “Yapılan her şeyi sadece eleştirmeye/karalamaya” dayalı geleneksel muhalefet anlayışının yerine, “geleceğe ait” tahminlerinin de tutarlı olması gereken “yeni bir muhalefet anlayışı”na ihtiyacımız var artık..

2- İktidarın yaptığı yanlışları “akılcı” bir biçimde eleştiren, bu yapılanların gelecekte ülkeye ne getireceğini halkına anlatacak, belirli aralıklarla tahminlerinin geçerliğini, varsa yanılma nedenlerini dürüstçe ilan edecek bir muhalefete ihtiyacımız var artık..

3- İktidar alternatifi olduğunu halkına inandırabilecek ve nefesini iktidarın ensesinde hissettirecek bir muhalefete ihtiyacımız var artık..

4- Halkını sokağa çağıran değil, aksine halkını sokaktan uzak tutan, demokratik yollardan asla şaşmayan bir muhalefet anlayışına ihtiyacımız var artık..

…

Sanırım “bütün CHP’liler” cevabı almıştır..

Ve “niye sürekli CHP’yi eleştirdiğim” de umarım anlaşılmıştır..

Umarım..

……………………….

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye'nin kovid-19 mücadelesine yönelik rapor yayımladı..

Raporda, Türkiye'nin pandemi mücadele stratejisinden övgüyle söz edildi..

Rapor, Avrupa Bölgesinde Covid-19 ile mücadele kapsamında yayımlanan ilk rapor olma özelliği taşıyor..

...

Kemal, Gürsel, Tuncay, Özgür ve türevleri iyi okusun..

……………………..

BİR KERE OLSUN DÜŞÜNÜN..

Yahu tamam, Erdoğan'ı sevmeyin..

Sebebini bilmeseniz de nefretinizi sürdürün, istediğiniz gibi eleştirin..

Bütün politikalarını yerden yere vurun..

Oy vermeyecekseniz yine vermeyin..

İktidar olmasını istemiyorsanız,  istediğiniz siyasi çalışmayı yine yapın..

Hatta, daha ne demek istiyorsan onu da deyin..

Ama bir düşünün, bir kere olsun düşünün..

Birçok olay Erdoğan'ı aşıp, “İstikbal ve İstiklal meselesi” hâline dönüşüyor..

Kurulan o tuzaklar Erdoğan'a değil, sizin ülkenize kuruluyor..

Bunlar hiç mi onurunuza dokunmuyor?

…

Omuz verdiğiniz ana muhalefet partisi yönetimi, PKK'nın siyasi ayağı HDP ile gizli işler çeviriyor..

Zaten PKK ne diyorsa, HDP onu dayatıyor..

HDP ne diyorsa, sizin desteklediğiniz parti de onu uyguluyor..

Tamam, Erdoğan nefretiyle dolusunuz, anladık..

Ama bunlar hiç mi kanınıza dokunmuyor yahu?

Hiç mi?

…………………………

KİM NE DEDİ?

“CHP içinde görünenden, sanılandan çok daha büyük bir tartışma yaşanıyor..

 Eli kulağında bir aya kalmaz, ortalık fena halde karışır..

Bu muharebe Türkiye açısından da çok önemli..

Birkaç yurtsever CHP’li dostumla görüştüm..

Onlardan birinin söyledikleri, şu satırları yazarken bile hâlâ kulağımda çınlıyor..

Benim, benim gibi düşünenlerin yıllardır dile getirdiği, topluma anlatabilmek için yırtındığı o tespiti ilk kez bir CHP’linin ağzından duydum, dona kaldım..

Tamı tamına şunu söyledi:

‘Kemal Bey’in CHP’si artık Türkiye için bir milli güvenlik sorunu haline gelmiştir..’

Demem o ki..

CHP’de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak..

Önümüzdeki günlerde kılıçların nasıl çekildiğini hep birlikte göreceğiz..”

TURGAY GÜLER / GAZETECİ

………………………

TRAFİK

Unutmayın.. Kaskınız kaskonuzdur..