CHP Antalya İl Başkanı Nusret Bayar..

“Ülkenin ekonomisini yerle yeksan eden AKP hükümeti, kalıcı yapısal reformlar ve iyileştirmeler yapamadığından, memleketin dört bir tarafını Katarlılara parsel parsel satıyor” demiş..

Nusret Bayar..

1- Büyükşehir Başkanı Muhittin Böcek’in hastalığı sürecinde belediyede yaşananlarla ilgili “RANTÇI” çıkışı ile CHP’lilerden büyük tepki aldı ya..

2- Özellikle İSİM vermeden “siyasetçi-bürokrat çeteleşmesi” vurgusu ile CHP’li milletvekilleri ile bürokratları suçlayarak CHP’yi zor duruma soktu ya..

Hemen ardından “katar katar sattılar” açıklaması ile bu gafını gölgelemeye çalışıyor aklınca..

***

Ama..

Gözardı edilmemesi gereken bir gerçek var..

CHP’liler, Cumhurbaşkanlığı Sistemi’ne geçtiğimiz günden bu yana, “ülkede ekonomik sıkıntı var, hemen IMF’den borç alalım” diye feryat ediyor..

Yetinmiyor, 5 yıldızlı otellerde ve kapalı kapılar ardında, “Türkiye’yi IMF’ye yeniden peşkeş çekme” görüşmelerinde bulunuyor..

Hemen hatırlatayım;

IMF’den borç almak demek, emperyalistlere ülkeyi yeniden teslim etmek demektir..

Bugün dünyada..

IMF’den borç alıp da ekonomisi düzelmiş, kalkınmış, borçlarını öder duruma gelmiş, kendi kendini yöneten bir tane ülke yok..

2008 yılında RADİKAL bir kararla Erdoğan IMF ile işi noktaladı..

O günden beri, “içimizdekileri de kullanarak” Türkiye’ye operasyon çekiliyor..

CHP de bizi YENİDEN “IMF sömürgesi” yapmaya çalışıyor..

Cumhurbaşkanı Erdoğan,(Bayar’ın dikkat çekmeye çalıştığı) KATAR ile işbirliği yaparak emperyalistlerin oyunlarını bozdu..

CHP’liler bu yüzden KATAR’a yükleniyor..

***

Öte yandan..

“Özelleştirme” adı altında fabrika ve işletme satışları 1980’li yıllardan beri yapılıyor..

Dedim ya; devlet fabrika işletmez, ticaret yapmaz..

Devlet, elbette “SİYASİ PARTİLERİN ARPALIĞI” haline gelmiş KİT ve devletin işlettiği işletmeleri satacak, daha verimli çalışmasını sağlayacak..

Bundan rahatsızlık duymak değil, aksine destek olmak gerekmez mi?

Ama CHP’liler destek olmaz..

“Niye” diye sormayın artık..

“Terör örgütünün siyasi kanadıyla Türkiye için Anayasa çalışması yapan ve IMF’den borç alalım diye baskı yapan” bir partinin, “ülkemizin çıkarını” düşünmesini beklemiyorsunuz herhalde..

……………………..

GONG

Adam başı 7 bin liralık yemek yiyor, üstüne BUŞON parası veriyor ve masadan kalkıp bir de “BU ÜLKE AÇ” diye twit atıyorlar..

Ne diyeyim;

Gözünüzü TOPRAK doyursun..

………………………

ZORLA YAZDIRIYORLAR..

Geçtiğimiz yıl..

CHP'de yaşanan bir “yasak aşk” skandalını, aldatılan eş anlatmıştı..

CHP Kadıköy İlçe Başkanı Ali Narin..

Eşi Elif Narin’e göre; “Ali Narin evli olmasına rağmen, partilisi Defne K. isimli kadından evlilik dışı çocuk sahibi oldu”..

Ve Elif Narin, eşinin gayri meşru ilişkisinin Genel Merkez ve parti kurulları tarafından bilindiğini söylemişti..

Hatta, resmi protokollere Ali Narin’in sevgilisiyle katıldığını da ifade etmişti..

Elif Narin şöyle demişti:

“Bu yapılan, kadına şiddettir..”

Bir CHP’li bile çıkıp da Ali Narin’i kınamadı,  Elif Narin’i savunmadı..

***

Bu yıl..

CHP’de bir “aşk skandalı” daha yaşandı..

Ama, bu defaki skandal “aldatma”nın ötesine geçti..

CHP’li Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay’ın, kendisinden iş isteyen bir kadına, belediye başkan yardımcısı bir kadın ve iki erkek meclis üyesiyle birlikte “içki içirip tecavüz ettikleri” ortaya çıktı..

Bu skandalı da ölümsüzleştirmek için videoya çektirdikleri öne sürüldü..

Atabay çıktı, “videodaki o görüntülerdeki kadın iş isteyen kadın değil, biz evde ailecek parti verdik, orada ben de bir başka kadınla öpüşürken çekildi” diye kendini savundu..

Özrü kabahatinden büyük..

Ama, yine bir CHP’li çıkıp da Atabay’ı kınamadı, eleştirmedi..

***

Hani CHP’li kadınlar, “kadına şiddet”e karşıydı?

Niye konu “kendi partililerinden biri olunca” hiçbir CHP’li kadın ve erkeğin sesi çıkmıyor?

Gel de bunları yazma..

………………………

TRAFİK

Damarlarınızdaki asil kanı ALKOL ile kirletmeyin..