İnkar etseler de, görmezden gelseler de değişmeyecek bir gerçek var..

Recep Tayyip Erdoğan o kadar BÜYÜK bir adam ki..

Bu ülkenin önemli bir kesiminin “aklını başından almış”..

Özellikle CHP’liler iyice zıvanadan çıkmış durumda..

Ne düşüncelerinde, ne söylemlerinde, ne de eylemlerinde akıl ve mantık bulmak mümkün değil..

Yolda yürürken ayakları taşa takılsa, “Allah belanı versin Erdoğan” diyecekler..

Nitekim diyorlar da..

Son örnek Antalya’dan..

…

CHP İl Başkanı Nusret Bayar..

Erdoğan ve arkadaşları dünyada “pik” yapınca, yine “çamur atma siyaseti”ne sığındı..

Bir okulun uygulamasını, hemen Erdoğan hükümetine bağladı..

Neymiş?

Antalya Anadolu Lisesi yönetimi “pandemi” nedeniyle kız ve erkek öğrenciler için ayrı gün ve sınıflarda program düzenlemiş, “Türkiye’nin eğitimde geldiği son nokta” bu imiş..

Bu da, “basiretsizlik ve liyakatsizliğin göstergesi”ymiş..

…

- “Temel atmama töreni” düzenleyen CHP’li Başkan’a laf yok..

- “Daha önce yapılmış bir çeşmeye musluk takıp açma töreni düzenleyenlere” laf yok..

- Ak Parti döneminin hizmetlerine sahip çıkan, “bunları kendileri yapmış gibi gösteren” CHP’li başkanlara laf yok..

- Başkan yardımcısı ve meclis üyeleriyle iş isteyen bir kadına tecavüz eden CHP’li Başkan’a laf yok..

- Yıllardır koskoca bir kenti susuzluktan inleten CHP’li Başkan’a laf yok..

- Görevini kötüye kullanan, FETÖ’ye hizmet ettiği dilden dile dolaşan, ihalelere fesat karıştıran CHP’li başkanlara laf yok..

- Hizmeti sadece “heykel yapmak ve Atatürk heykelini yıkamak” sanan CHP’li başkanlara laf yok..

Daha da önemlisi..

- “Kandil’den (teröristlerden) emir aldığı bizzat partilileri tarafından dile getirilen HDP ile kolkola yürüyenlere hiç laf yok..

Bunlar, “basiretsizlik ve liyakatsizliğin göstergesi” değil..

Ama, bir okul yöneticisinin, “pandemi nedeniyle kızlarla erkekleri ayrı günlerde ayrı sınıflara alıyor olması” olacak şey değil, basiretsizlik ve liyakatsizliğin göstergesi, öyle mi?

“Yazıklar olsun bu kafaya” diyeceğim, ama bunu diyeceğim bir “kafa” bile göremiyorum ortada..

…

Yok yok, Erdoğan gerçekten aklını almış bunların..

Yoksa bu tür açıklamaları “birazcık aklı olan” bile kesinlikle yapmaz..

Ey millet..

Kimlerin peşinden gittiğinizi görün diye yazıyorum bunları..

………………………….

GONG

Önce Amerika, “Türkiye'de terör saldırısı olabilir” açıklaması yapıyor..

Sonra Fransa, vatandaşlarını, “Türkiye'de kalabalık yerlerden uzak durun” şeklinde uyarıyor..

Gün geçmiyor ve  İskenderun'da terör saldırısı oluyor..

Ardından ormanlarda yangın çıkıyor..

Anlamayacaklardır biliyorum, ama..

Bunları, muhalefetin gözünün içine sokun..

…………………………

HÜLYA KOÇYİĞİT VE DİĞERLERİ..

Sinema oyuncusu Hülya Koçyiğit, Sultanbeyli Belediyesi tarafından düzenlenen söyleşide, “Türkiye'yi dünyanın vicdanı olarak gördüğünü” söyledi..

Ardından ilave etti:

“Ve ülkesine büyük sevda ile hizmet eden bir Cumhurbaşkanımız olmasından da çok büyük gurur duyuyorum..”

Sonra devam etti:

“Kendi adıma, Türkiye ile ilgili büyük bir sorumluluk hissediyorum..”

…

“Önemli bir işadamı derneğine göbekten bağlı oyuncu ve şarkıcılar”dan bu tür laflar duyamazsınız..

Onlar bu ülkenin ekmeğini yer, suyunu içer, ama Türk ve Türkiye düşmanı Biden ile Macron gibilerin söylediklerini söyleyenlerin peşinden giderler..

Bu tür tavırların, “yemek yedikleri sofraya pislemek” anlamına geldiğini bile bile Erdoğan ve Türkiye düşmanlarının yanında yer alırlar..

Çünkü..

Onların at koşturduğu arenanın büyük çoğunluğu, bu işadamı derneğine ait..

Erdoğan’a karşı olmazlarsa sahne alamazlar, reklam ve dizilerde oynayamazlar..

Bu nedenle de gözlerini kapar, vazifelerini yaparlar..

Bugüne kadar kazandıklarıyla hayatlarını “bağımsız” devam ettireceklerini biliyorlar aslında..

Ama, “kişilikleri ve özgüvenleri” Hülya Koçyiğit ve bunun gibi birkaç sanatçı kadar gelişmediği için, “eziklik” içinde efendilerine hizmet etmeye devam ediyorlar..

…

Sadece Fransa’nın ürünlerine değil, bu tip sanatçı(!)ların ürünlerine de boykot uygulamak lazım..

…………………….

TRAFİK

Korkmayın.. Trafik kurallarına uyarak hiçbir şey kaybetmezsiniz..