Gençler, mayasız hamur kabarmaz. Bilgili, tecrübeli, ahlaklı ve sabırlı olmadan toplumda saygın olunmaz. Saygı para ile satın alınmaz. Saygı zorla olmaz, gönülden olmalıdır.
Saygı satın alınmaz, oluşturulur. Duruşla, edeple, karakterle, bilgiyle kazanılır. Taze yaş üzümün kilosu ile kuru üzümün birim fiyatları bir olmaz.
İmam-ı Yusuf Hazretlerine bir sual sormuşlar, o mübarek insan da “bilmiyorum” demiş. Suali soran haddini bilmez adam da “ya İmam hem maaş alıyorsun, hem de bilmiyorum diyorsun” demiş.
Deniz derya imam şöyle cevap vermiş: “ben maliyeden bildiğim kadarının karşılığını alıyorum, eğer bir de bilmediklerimin karşılığını alsam hazine yetmez!”
Ebu Cehil gibi nasihat kabul etmeyen bir adam hakkında şöyle konuşulur; ‘o adamla boşuna uğraşılmaz.’ Sen iyi niyetlisin, acaba bir faydam olur mu diye nasihat ediyorsun fakat boşuna ömür sarf etme.
Zira cılk yumurta düzelmez.
Deniz dalgasız, kadın nazsız, ‘ben Allah ve Resulüne bağlıyım’ diyen namazsız olmaz. Bileti olmayan vasıtaya alınmaz. Namazı olmayan Müslüman’ın ahiret yolculuğu rahat geçmez.
Bu nedenle ölüm gelmeden hazırlanmamız lazım.
Dağa gidince silahı ve aşı yanında olanla, eve gelince güler yüzlü tatlı dilli bir eşi olan kimse bu dünyada yalnız sayılmaz. İnsana eş en iyi yoldaştır.
Mutluluk ve mutsuzluk vermek insanların kendi elindedir. Güler yüzlünün misafiri eksik olmaz, asık suratlının misafiri fazla durmaz. Asık suratlının yanında eşi bile durmak istemez.
Hakikatler yıllarca örtülü kalsa da değerinden hiçbir şey kaybetmez, yine bir gün parlamaya başlar. Çünkü gerçekler gizlenemez. Yanardağın üzerine toprak yığmakla durdurulmaz. Bir şey yapmaya karar vermeyen marifetini ortaya koyamaz.
Öldükten sonra insanın başında ot biter de, hayatta iken insanın başında dertten başka herhangi bir şey bitmez. Yürekler tutuşmadan denizler tutuşmaz.
Seven sevdiğini gönülden sevdi ise unutamaz. Aç çocuk avutmayla kanmaz. Uykusuz, havasız, aç, susuz hayat olmaz.
AÇGÖZLÜLÜK
Açgözlülük kimi fakir yapmışsa bu dünyada, onu ne kadar doyursan da yine zenginleşemez (2615). Bu ağız in gibidir, söz oradan çıktığında seher yeli gibi olur (3684). Dünyaya yayılır ve artık toplanmaz. Onu bütün halk duyar, artık örtülemez (3685). Yusuf Has Hacib
