Cennet-i âlâ sırat köprüsünün karşı tarafındadır. Müslüman için çok çok önemli olan sırat köprüsünden aşağı düşürecek günahlardan uzak durup, cennete aday olup, ömür boyu Rabbimizin razı olduğu amelleri işleyip hakiki kul olabilmektir.
***
Müslüman, sorumlu ve akıllı insan demektir. Bir zamanlar bebektik, zamanla gonca gül olduk. Şimdi dişimiz var, para getiren işimiz var, bize sevgi ile bakan bir eşimiz var. Nefse galip gelip devamlı ibadet yapmak için şeytanla savaşımız var. Yani; sarf ettiğimiz her sözden, attığımız her adımdan sorumluluğumuz var.
***
Bazılarının vücutlarında tıkanıklık vardır, ehil bir hekim vasıtası ile kurtulabilirler. Bazılarının cömertlik damarlarında tutukluk vardır, başkaları tarafından değil elinin vicdanına koyarak oradan aldığı sinyalle ihtiyaç duyulan yerlere, kişilere yardım yapınca iyileşir inşallah.
***
Hayatın zorluklarına tahammül edip sabrı merdiven yapanlar, zamanla hayallerine kavuşurlar. Fırsatlar uçmaya hazır iki kanatlı kuştur. Onu zamanında yakalayıp değerlendirenler çok çalışarak hayatta muvaffak olmuşlardır.
***
Hayatı hafife alanlar, akşama kadar kahvede çene çalanlar, sıkıntılara katlanamayıp işin kolayına kaçanlar, takla atıp yarı yolda kalırlar. Başarının tek bir formülü olduğunu artık hepimiz biliyoruz; çalışmak.
***
Çalışmada ve bağlılıkta birbirlerine yardım ederek İslam’ın emrini tatbik eden gayrimüslimler bugün süper güç olup Müslümanlara zulüm ederek dünyanın başına bela olmuşlardır. İslam dünyası ise birlik olmayı maalesef başaramamıştır.
***
İnsanlar betonun harcını demirle birleştirmiş ki sağlam olsun. Batı zihniyeti insanların eğitim ve medya yolu ile şuur ve idrakini öyle uyuşturmuş ki kendi hayallerine uşak olsun diye sürekli çalışıyor.
***
İslam dünyası ise maalesef birlik olamamış ki nasıl proje yapıp çalışacaklar. Çalışanın kazandığı bir dünyada birlik olup ekip ruhu ile çalışmadan kazanma şansımız yok. Onların yaptıklarını konuşup anlatmak yerine çalışmak gerekiyor.
***
Konfüçyüs ne diyordu; ‘Karanlığa küfredeceğine bir mum yak!’. Sorunlar hakkında konuşmak kolay, eleştirmek kolay. Elini taşın altına koyup bir yerden başlamak zor, konuşmayı bırakıp icraata geçmek zor.
***
Kapının önünü süpürmekten başlamak gerek. Toplum olarak birbirimize bulaşır da herkes kapısının önünü süpürürse zaten mahalle temiz olur, köy temiz olur, ilçe temiz olur, şehir temiz olur. Derken ülke ve hatta dünya temiz olur.
***
Sen eleştirirken, konuşurken bile birileri o esnada çalışıyor. Başkalarının yaptığını konuşmayı, onların kötülüklerinden bahsetmeyi bırakıp hemen çalışmaya başlamak gerek.
***
KUTU
KENDİ HİKAYENİ YAZ
Aksi takdirde hep başkalarının yaptıklarını anlatmak zorunda kalırsın. Kendi hikayeni kendin yazmak zorundasın. Çalışır ve başarılı olursan başkaları seni anlatır. Önce birey olarak, sonra toplum olarak hemen şimdi harekete geçip kapımızın önünü süpürelim!
