Antalyaspor'da artık tehlike daha ciddi bir hal aldı. Gaziantep FK beraberliğiyle tamamlanan haftada Kasımpaşa ve Göztepe'nin kazanmasıyla dibe biraz daha saplanan Kırmızı-Beyazlılarda perşembenin gelişi, çarşambadan belli oldu.
Biraz hafızalarımızı tazelemek adına geçmişe gitmek istiyorum.
Ersun Yanal'ın görev yaptığı dönem olan 25 Mayıs 2021 tarihinde Lider Gazete'de yapılabilecek transfer hamlelerine dikkat çekmiş, uyarıda bulunmuştuk. Ersun Yanal'ın, Antalyaspor'dan önce görev aldığı son 2 kulübü öne çıkarıp, savurganlığına vurgu yaparak 6 transfer döneminde 44 futbolcunun kadroya katıldığını ifade etmiş ve transferin kendisine bırakılmaması gerektiğine vurgu yapmıştık.
Ne yazık ki transfer Ersun Yanal'a bırakıldı ve 13 futbolcu kadroya dahil edildi. Verilen rapor doğrultusunda yapılan transfer hamlelerinden en dikkat çekenler ise Deni Milosevic, Sherel Floranus, Diogo Sousa ve Konyaspor'a gönderilen Serdar Gürler oldu. Takıma dahil olan bu 3 futbolcuyu özellikle yazmamın sebebi, Ersun Yanal'ın en çok ısrar ettiği isimler olmasından ve ikisinin o dönemde dikkat çektiğimiz menajerle gelmesinden dolayı... Tabii ki Serdar Gürler'i de takımda düşünmeyen kendisiydi. Oysa ki Serdar Gürler transfer edilirken, bu sezon düşünülerek imza atılmıştı. Bu 4 transfer hamlesinin ne kadar yanlış olduğunu şimdilerde çok net görüyoruz.
Bir de bugünlerde çok konuşulan Aleksandar Pesic olayı var. Belki biraz ukalaca olacak ama, "Biz onu da yazmıştık".
13 Temmuz 2021 tarihli Lider Gazete'de aynen şu ifadelere yer verdik: "İlk olarak Maccabi Tel Aviv'den Aleksandar Pesic ile anlaşma sağlayan Kırmızı-Beyazlılar, başta onay veren Ersun Yanal'ın karar değiştirmesiyle birlikte bu transferden vazgeçerken, Sırp futbolcu da Fatih Karagümrük'ün yolunu tuttu."
Ancak bu konuda Ersun Yanal'ı çok fazla eleştirmeyeceğim. Evet takımda bitiricilik sorunu var, ancak Antalyaspor'un temel sıkıntı golcü değil. Antalyaspor'un bir organizasyonu yok. Ligin dibine demir atmış Yeni Malatyaspor'dan sonra en az gol pozisyonuna giren bir takımdan bahsediyoruz. Dolayısıyla Pesic de transfer edilmiş olsaydı, bugün Haji Wright'tan çok farklı bir performans sergileyeceğini düşünmüyorum.
Gelinen noktada her ne kadar transferin Ersun Yanal'a bırakılmasında hata yapılmış olsa da kendisinin görevine son vermek de bir o kadar yanlış karar olmuştur. Ne yazık ki ortaya atılan algı operasyonlarında sahipsiz bırakılan Ersun Yanal, gün geçtikte tepkilerin odağına yerleşti ve kaçınılmaz son yaşandı.
Sonrasında Nuri Şahin hamlesi geldi. Takımı, camiayı hareketlendirmek, motive etmek adına mantıklı bir adım oldu. Serüven çok iyi başladı ve şimdi tam tersi bir dönem yaşanıyor. Ancak Nuri Şahin ile yolların ayrılması, yanlışlar silsilesine bir halka daha eklemekten başka bir şey ortaya çıkarmayacaktır. İstikrarın sağlanması ve teknik heyet ile futbolculara özgüven aşılanması gerekiyor ki burada da en büyük görev Başkan Aziz Çetin'de olacak.
Tek sorun sahada yaşansa belki işler daha kolay olacaktır. Ancak Aziz Çetin'in mesai harcaması gereken bir başka konu da masa başında... Çetin'in sorunları ve sebep verenleri bildiğini düşünüyorum. Net bir tutum sergileyip, algı operasyonu yaparak kişisel çıkarları için kulübü zor durumda bırakan isimlere net tepkisini koymalı, bu kişileri kamuoyu ile paylaşmalı ve eğer kulüp içinde bu kişilere destek sağlayan kişiler varsa da temizliğe derhal başlamalıdır. Yarın çok geç olabilir.
