Mustafa Yılmaz'ın 3 aylık başkanlık dönemine noktayı koyduğu önceki gün düzenlenen basın toplantısının yankıları devam ediyor.
Kamuoyunda destek vereni de tepki göstereni de görmek mümkün. Genel hatlarıyla bakıldığında 3 ayda yapılan çalışmaların anlatıldığı toplantının satır araları ise tezatlarla dolu.
Öncelikli olarak Lider Gazete'ye yaptığı göndermeden başlayalım...
Lider Gazete'nin ortaya koyduğu Antalyaspor Kulübü'nün, Teknik Direktör Ersun Yanal'ın oğlunun ortağı olduğu iddia edilen Cenk Melih Yazıcı isimli bir menajerin transfer komitesi toplantılarında yer aldığı yönündeki haberini direkt olarak yalanladı ve aynen şu ifadeleri kullandı:
"Transfer komitemize menajer almışız, böyle bir şey olabilir mi? Transfer komitemize dışarıdan bir menajerin alınmayacağını düşünemeyecek kadar işi bilmediğimizi mi düşünüyorlar? "
Daha sonra kendisine yönelttiğim, "Bu menajerin, transfer komitenizin toplantısında yer almadığını mı anlamamız lazım? Ayrıca her yerde 'Antalyaspor'un transferlerini ben yapacağım' diyor, böyle bir şey kulağınıza gelmedi mi?" diyerek sorumu yönelttim.
Gelen cevap ise aynen şu şekilde oldu:
"Transfer komitemiz varken, bu menajer de vardı doğru. Bir tane futbolcuyla ilgili transfer komitemizin içerisinde pazarlık yapıyorduk. Cenk Melih Yazıcı'nın Alanyaspor için de neler yaptığı ortada. Bu yönetim, menajer tuzağına düşecek kadar basiretsiz mi?" diyerek bir anlamda haberi doğruladı, kendisine teşekkür ederim ama tezat içerisinde kaldı.
Adı geçen menajerin Ersun Yanal'ın oğluyla ortak olduğu yönündeki iddiaya ise hiç değinmedi...
Kafamı karıştıran en dikkat çekici detay ise fikstüre bakınca ortaya çıktı. "Soyunma odasında prim açıklaması yapıldıktan sonra takımın motivasyonu bozuldu ve sezon sonuna kadar sadece 2 maç kazandık" dedi. Peki o galibiyetlerden birisi ne zaman alındı dersiniz? Prim açıklamasından sadece 4 gün sonra oynanan Büyükşehir Belediye Erzurumspor maçında... Sanırım takımın primi idrak etmesi 4 günün ardından gerçekleşti. Alın size bir tezat daha.
Açıklamalarında 35 yıldır yönetim ayırt etmeksizin her dönem maddi ve manevi kulübe destek verdim sözlerini kullandı.
O kadar eskilere gidemedim ama son 10 yılda görev alan başkan ya da mali işlerden sorumlu yönetim kurulu üyeleriyle görüştüm. Gültekin Gencer dönemi dışında ortaya çok kayda değer maddi bir destek çıkmadı. Belki kendileri unutmuştur, bugüne kadar yapılan yardımlar ortaya koyulursa kendilerine bir cevap olacaktır.
Antalyaspor için yaptığı olumlu çalışmalar için de bir Antalyalı olarak kendisine teşekkür eder, bu yazıyla Yılmaz dönemiyle ilgili son sözlerimi söylemiş olduğumu belirtmek isterim.
YENİ DÖNEM
Şimdi yeni bir dönem başlıyor. "Zorla" değil, isteyerek göreve gelen bir başkan dümene geçecek. Resmi açıklama henüz olmasa da başkanlığına artık kesin gözüyle bakılan Aziz Çetin'e başarılar dilerim. Umarım 3 ayda yapılan kritik hatalar ve sürekli hedef gösteren politika, uzun sürmesini dilediğimiz bu dönemde olmaz, olmayacaktır da... Aziz Çetin'in daha birleştirici olacağından şüphem de yok.
Henüz başkanlığı konuşulmadan önce yaptığımız telefon görüşmesinde, "Bu sene olmadı ama umarım ilerleyen dönemde o Türkiye Kupası buraya gelir" demiştim. Umarım ilk yılında bunu başarır, isteyerek geldiği başkanlığını taçlandırır.
