Süper Lig'de iki tane takımı olmasına karşın Antalya'nın, son haftalarda en çok konuştuğu kulüp şüphesiz Kemerspor oldu. Sezon başından bu yana, hatta geçen sezondan itibaren sürekli çalkantı içerisinde yer alan Kemerspor; "satıldı mı, satılacak mı, kapanacak mı" soru işaretleri eşliğinde bir teknik adam değişikliğine daha gitti.
9 haftası geride kalan sezonda Bahri Kurt, Osman Akyol ve Ertuğrul Arslan ile maçlarda boy gösteren Antalya ekibi, son oynanan Payasspor mücadelesine ise Yardımcı Antrenör Utku Kızıltepe ile çıktı. İlk 4 haftayı Bahri Kurt ve Osman Akyol liderliğinde 1 puanla kapatan Kemerspor'da sonraki 4 maçta 4 puan kazanan bir teknik adamın görevine neden son verilir anlayabilmiş değilim, anlamak için ulaşmaya çalıştığım yetkililer ise çıkmaz sokak gibi... Başkan Ahmet Öncelik dışında bu kadar teknik adam kıyımının yapılmasının nedenini bilen yok.
Kemerspor'da yaşanan gelişmeler, sadece teknik adam sirkülasyonuyla da ilgili değil. Süper Lig'de iki takımı olmasına karşın şehirde son haftaların en çok konuşulan kulübü olmak kolay değil.
7 Kasım tarihinde ilk kez Lider Gazete'nin gündeme getirdiği kulübün satış girişimleri, her ne kadar yalanlansa da bu bir gerçek. Zaten haberin yazılı olarak yalanlanmasının ardından Başkan Ahmet Öncelik'in bir internet sitesine verdiği röportajda, "Kulüp benimse satarım" sözleri de bunun bir itiraf gibiydi.
Satış için görüşmeler yapılıyor, ilk olarak kulübün yüzde 50'sinin satışı, sonrasındaysa tamamı için el sıkışılıyor. Sonraki detaylara çok girmek istemiyorum, ancak Ahmet Öncelik'in başka taleplerinin de olduğu ve bu sebeple satışın gerçekleşmediği ifade ediliyor.
Bu gelişmeler yaşanırken, Kemer camiasından da kulübün satılmasına karşı yükseltilen seslere karşılık, ligden çekilme resti çekilse de beklenildiği gibi bu gerçeklemiyor. İçeride yaşananlara çok müdahil olmadığımız için ahkam kesmek de zor. Ancak şu bir gerçek ki; Süper Lig'in kapısından dönmüş bu kulüp bu kadar kolay harcanmasın. El ele verip bu kulübü hak ettiği noktaya taşımak o bölgeden ekmek yiyen herkesin görevi olmalıdır.
