En çok sağlık dilediğimiz şu günlerde bir çok milli ve dini bayramlarımızı ne yazık ki ağız tadı ile kutlayamadık. Uzun zamandır zaten bayramlar, bayram tadında değil de tatil modunda değerlendirildiği için, aslında bayram kültürümüz de oldukça erozyona uğradı.
Kaybettiğimiz kültürel değerler, çocuklarımıza veremediğimiz bayram anıları, değişen toplumsal değer yargılarımız maalesef kaybolan eskiye dair olan her şey yürek yakıyor.
Ah! Nerede o eski bayramlar...
Bir hafta önceden bayram alışverişi yapılır. Çocuklar baştan aşağı giydirilir. Alınan urbalar (giysi) ve ayakkabılar çocuk yüreğimizi sevince boğardı. O gün o bayramlıklarla uyunur, sabah erkenden kalkar alınan urbalar giyilirdi.
Bayram namazına giden evin büyükleri beklenir. Onlar beklenirken ev süpürülür, temizlik yapılır ve kahvaltı hazırlanırdı. Büyükler geldiği zamanda büyüklerin ellerinden küçüklerin gözlerinden öpülür, kucaklaşılır ve bayramlaşma gerçekleşirdi.
Evin büyükleri çocuklara bayram harçlığı verir bayramlıklarla şöyle bir sırt sıvazlanır ve iyi dilekler hep bir ağızdan mırıldanarak da olsa dilenir ve kahvaltı sofrasına oturulurdu. O sofradaki sohbet, o sofradaki lezzet, o sofradaki keyif ve o sofradaki birlik ve beraberlik, gurur ve övünç kaynağı idi aileler için...
Çocuk olmak ayrı bir keyifliydi o zamanlar, kahvaltı sonrası itina ile harçlıklar sayılır cepte biriktirilir ve diğer çocuklarla kıyas yapılırdı. Yoldan geçenin elinin öpüldüğü bir dönemden bahsediyorum.
Ramazan Bayramı, halk arasında “Şeker Bayramı” olarak da bilinir. E tabi şeker bayramı olunca şeker toplamak adettendir. Gruplar halinde çıkar el öper şeker toplardık. Şekerlerin iyisi yenir, kötüsü poşetlerde birikirdi.
Sabah saatlerinden itibaren büyüklere küçük çekirdek ailelerin ziyaretleri başlar özene bezene yapılmış ev tatlıları her evde ikram edilir bir yıllık tatlı hakkımızı bir günde yerdik. Ama ne lezzetli tatlılar...
Bayramların ilk günün akşamında mutlaka dedenin evinde toplanılır. Bütün kardeşlerin bir araya gelip evi şenlendirdikleri ve unutulmaz anıların hafızalara kazındığı sohbetler yapılırdı. Çocuklukta eğer bunları yaşadıysan, işte o fotoğraf senin temelini oluşturuyor. Birlik ve beraberliğin sıcaklığı asla unutulmuyor…
Tatil modunda bayramlar bizden çok şey götürdü. Yeni nesil artık bu fotoğraf karelerinde yoklar. Yılda bir kez alınan bayramlık sevincinden mahrumlar, aile büyüklerine ziyaretlerin öneminden yoksunlar…
Özlediğimiz, beklediğimiz, maskesiz, mesafesiz, sağlıklı huzurlu ve mutlu bayramlarda görüşmek dileği ile esen kalın sevgili dostlar...
İyi Bayramlar…
