Görüştüğüm oturduğum kim varsa herkes bu kuşaktan şikayetçi. Kuşak çatışması dediğimiz durumu bile aşmış haldeyiz. Evdeki hallerinden tutun da ders çalışma alışkanlıklarına kadar her şeylerini eleştiriyor, taş taş üstünde bırakmıyoruz.
***
Peki nedir bu kuşağı bu kadar farklı kılan. Size burada bilimsel birtakım veriler sunmak niyetinde değilim ancak bir şeylerin farkındalığını yaşarsak bu kuşakla ilişkilerimizin de daha iyi olacağı kanısındayım.
***
Benim kuşağımdakiler iyi bilirler ki saygı bizim için çok önemliydi ve içini büyükleri saymak, dediklerine kulak vermek, sözlerinden çıkmamak olarak doldururduk. Biz de kendi dönemimizde bunları ne kadar uyguladığımızla eleştirilirdik. Ancak gün geldi devran döndü. Hayat hızlandı. Değişimin hızına yetişemez olduk.
***
Kendimize yeni bir oyuncak edindik, hatta elimizden bırakamaz hale geldik. Sanal dünya ve nimetleri olaylara bakış açılarımızın tozunu attırdı. Olmaz dediğimiz oldu, geçmez dediğimiz geçti. Ezber bozan yeni dönem özellikle bu genç kuşağın zihnini tamamen değiştirdi.
***
Kavramlar artık bizim içini doldurduğumuz kavramlar değil. Saygı büyüklere yer vermek değil hakkını çiğnetmemek. Gerektiği yerde konuşmak. Mücadele, artık uzun soluklu bir kavram değil hemen elde edilmesi gereken kısa süreli leveller. Eskiden zaman aralıkları çok genişti ancak günümüz zamanı göz açıp kapama hızında. İşte bu durumda da biz kendimizi hangi levelde bıraktıysak o kadar gerideyiz gençlerimize göre.
Bir de şu var ki tüketim toplumu olmanın zararlarını en çok gençlerimiz çekiyor. Küçük yaşlarından itibaren her şeye sahip olmaya alışmış bir nesle emek sonucu elde edilen bir şeyin mutluluğunu anlatamazsınız.
***
Bir şeylere sahip olmak için onu hak etmeniz gerektiği düşüncesini onlarla konuşamazsınız. Çünkü hak onundur zaten. Odasını toplaması konusunda ona nutuk çekerseniz karşılığında alacağınız şey sadece anlamsız bir bakıştır. Evin odası onundur ve bu odayı isterse toplama hakkı sadece ona aittir.
***
Büyümek onlar için yaş almaktır. Akıl olarak büyüyüp büyümemeleri önemli değildir. Kendi kararları her zaman en doğru karardır çünkü içlerini sizin anlayamayacağınız şekilde doldurma gücüne sahiptirler. Kalıp düşünceler, kalıp moda anlayışları, kalıp davranış modelleri bu kuşağı belirleyen ana arterlerdir. Düşünce yapıları sağlam bir altyapıya değil sosyal medya edinimlerine dayalıdır.
***
Buraya kadar yeni kuşağı gömdüğümü düşünebilirsiniz. Aslında niyetim bir profil oluşturmak. Ve anlattıklarımız içinde bize umut ışığı olacak pek çok şey de var. biz genelde değişimden ürken bir kuşağız ancak yeni kuşaklar değişimle iç içe yaşamayı çoktan öğrendi. Adaptasyon yetenekleri bizden çok fazla. Hayatın hızı düşünülürse bu onları avantajlı bir duruma getiriyor. Ayrıca değişimin bir parçası olma imkanını da sunuyor gençlere.
***
Bunun için onları karşımıza alıp sürekli eleştirmek yerine daha yapıcı olmak adına neleri yapacağımızın peşine düşme zamanı. Çünkü zaman, onların zamanı. Bugün beğenmediğimiz bu yeni kuşak yarın hem ülke yönetiminde hem bilimde hem de eğitimde yerini alacak. Bunlardan bir şey olmaz, zihniyetini bırakıp onların yapısını daha iyi anlamak için kolları sıvamalıyız.
***
Daha empatik bir yaklaşımla potansiyellerini üst düzeye çıkaracak yeni yollar üzerinde çalışmaya başlamalıyız. Unutmayalım ki tarih, kendi döneminde umutsuz vaka olarak görülenlerle dolu. Nereden ne çıkacağını, kimin ne yapacağını nereden bilebiliriz ki.
