Yavuz Ağıralioğlu pimi çekilmiş bombayı ortaya koydu. Bu saatten sonra Ağıralioğlu’nun yaptığı bu hareketin çok siyasi karşılığının olacağını çok düşünmüyorum ama bence zamanlaması biraz yanlış oldu. Yavuz Ağıralioğlu sevdiğim bir siyasetçidir. Şu ana kadar gösterdiği başarılı performansı takdir ederim. Ülkücü kökenli vatanını milletini seven bir siyasetçidir.
Trabzon’un Çaykara ilçesi nüfusuna kayıtlıdır ama çocukluğu ve gençliği Yozgat’ın Sorgun ilçesinde geçmiştir. Yani siyasi geleneği Orta Anadolu’da şekillenmiştir. Ülkücüdür ama Muhsin Yazıcıoğlu ekolündendir. Nizami Alem Ocaklarında yetişmiş. Ocakların genel başkanlığının yapmış Muhsin Yazıcıoğlu döneminde Büyük Birlik Partisi MKYK üyeliği ve genel başkan yardımcılığı görevlerinde bulunmuştur. 2011 yılında BBP Genel Başkanlığı’na aday olmuştur. Kazanamayınca partideki aktif görevlerinden uzaklaşmış, Mayıs 2018'de İYİ Parti'ye katılmış. Partide Meclis Grup Başkanvekilliği görevini de yürütmüş, parti sözcüsü olarak görev yapmıştır. Yani kökten milliyetçi bir Anadolu delikanlısıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı basın toplantısında “Milletimiz için çalışmaya, doğru bildiklerimizi savunmaya, inandıklarımızı konuşmaya ve siyasetimizi de her şartta kalbimizle yapmaya devam edeceğiz” diyerek aslında geleneğin gereğini yapıp hassasiyetini ortaya koymuştur. Bundan sonrası Meral Akşener ve partideki ülkücü kökenli isimleri bağlar. Koray aydın veya Müsavat Dervişoğlu gibi ülkücü gelenekten gelen isimlerin tavırları önemli. Yoksa Ağıralioğlu’nun dün yaptığı basın toplantısında söyledikleri sadece kendisini bağlar çok fazla bir ağırlığı da olmaz.
Meral Akşener bu açıklama karşısında net bir tavır koyacağını zannetmiyorum. Ağıralioğlu’nu kesin ihraç talebiyle disipline sevk ederler. Konu kapanır. Zaten CHP tarafında bu açıklamanın çok bir karşılığı olduğu söylenemez. Kulisler bunun İyi Parti’nin içişleri olduğunu söylüyormuş. Yani beklenen ilgiyi bulmamış.
Şimdi bana sorarsanız ben Ağıralioğlu’nun yaptığı siyasi manevrayı çok doğru buluyorum. Kendi siyasi görüşünü çok iyi özetledi ve duruşunu belirledi. Bundan sonrası Meral Akşener’in sorunu…
KALICI KONUTLARIN TEMELİ ATILIYOR.
Asrın felaketinin üzerinden daha iki ay geçmeden devlet afetzedeler için yapılacak olan kalıcı konutların temellerini atıyor.
17 bin 902 konutumuzun temelini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün attı. Hemen öyle itiraz etmeyin depremin hemen akabinde artçı sallantılar devam ederken temel mi atılırmış, demeyin çünkü bu konutlar şehirlerin çeperlerine dağa doğru deprem riskinin en az olduğu bölgelere yapılıyor. Kentlerde zaten bir yandan enkaz kaldırma işlemleri devam ederken diğer taraftan depremde kayıp olan kişilerin bulunması için çalışmalar aralıksız devam ediyor. Bu arada da depremzedelerin mağduriyetlerinin giderilebilmesi için her türlü çalışma yapılıyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, bölgeden hiç ayrılmıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önceki gün TV’de yaptığı açıklamada tüm bakanların büyük şehirlerden Milletvekili adayı gösterileceklerini açıkladı hatta Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay’ın da Yozgat’tan aday olacağını açıkladı. Murat Kurum Milletvekili adayı olmasına rağmen deprem bölgesinden ayrılmayı pek düşünmüyor olacak ki sürekli bölge ile ilgili yeni projeler üretiyor ve bunları da yürürlüğe sokuyor. Depremzedeleri en kısa sürede sıcak yuvalarına sokabilmek için var gücüyle çalışıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, her gün bir ilde şantiye geziyor. Zaten İnşaat mühendisi olan bakan bir şantiye şefi titizliğinde çalışmaları denetliyor...
Murat kurum bu çalışmaları yaparken yakın çevresine bilim insanlarımızı da almış, onların fikirleri ve önerileri doğrultusunda da bu süreci yürütüyor. Kalıcı konutları depreme dayanıklı en doğru zeminlerde yapmaya özen gösteriyor. Aslında Kurum meseleye sadece konut olarak bakmıyor şehrin tüm dinamiklerini hesaplıyor. Bu kapsamda geçici sanayi işyerleri ile kalıcı iş yerlerini de planlıyor.
Zaten deprem sonrası gördük ki, deprem bölgesinde TOKİ ya da Emlak Konut tarafından yapılan hiçbir konut yıkılmadı. Bakan Kurum yıkılan evlerin yerine de yıkılmayacak güvenli konutları yapmaya çalışıyor.
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
Asrın depremi sırasında acil müdahale ekiplerinin yararlıların vücut sıcaklıklarını korumak amacıyla kullandıkları termal battaniyeler, ilk defa NASA tarafından 1964’te uzay araçlarının ısı yalıtımını sağlamak amacıyla geliştirildiğini. İnsan vücudunun kızılötesi dalga boyunda radyasyon yayarak ısı kaybettiğini ve yalıtkan özellikteki ince plastik tabakanın yüzeyinin yansıtıcı özellikte metalle kaplanmasıyla üretilen bu termal battaniyelerin, insan vücudundan yayılan kızılötesi dalga boyundaki ışınları yani termal radyasyonu yüzde 90 oranında geri yansıtarak vücudun ısı kaybetmesini engellediğini biliyor muydunuz?
