Geçtiğimiz haftalarda ‘Nerede kaldı o eski günler’ diye
bir yazı yazarak günümüz toplum yapısından bahsetmiştim.
Hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağından, insanların
değiştiğinden yakınmıştım.
Toplumsal olayların inanılmaz boyutlara eriştiği şu
dönemde her gün ciğerimiz parçalayan bir hadise yaşanıyor.
Her hafta birbirine benzeyen yüreğimizi yakan olaylara
şahit oluyoruz.
***
Bundan yaklaşık 1.5 ay kadar önce Diyarbakır’ın Bağlar
ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde kaybolan 8 yaşındaki Narin’den gelen
acı haber hepimizi kahretmişti.
Ufacık bir can okula gideceği yerde kara toprağı üzerine
çekmişti.
Canice bir şekilde ufacık bedeni o toprağa koymuşlardı.
Daha Narin’in katillerinin kim olduğu anlaşılamadan
geçtiğimiz cuma günü İstanbul’un Fatih ilçesinde kan donduran bir olay yaşandı.
***
Bu canice olayla ilgili yayın yasağı olduğu için fazla
bir detay veremeyeceğim.
Toplumun sinir uçlarıyla oynamamak adına gelen yayın
yasağını anlıyorum.
Bu konuda herkesin kendince bir düşüncesi olabilir yayın
yasağını doğru bulmayanlar olabilir.
Eleştiriye açık bir konu ama yayın yasağına gelene kadar
bu kahredici olayın neden veya nasıl yaşandığına bakmak lazım.
Neden bu gibi olayların ülkemizde önünün kesilemediğine
bakmak lazım…
Her geçen gün neden ciğerimizin bir parçasının koptuğunu
sorgulamak lazım…
***
İstanbul’un Fatih ilçesinde yaşanan olayda 19 yaşındaki 2
genç kız, bir cani tarafından vahşice katledildi.
2 genç kızı hayattan koparan bu şahıs daha sonra
Fatih’teki surlardan atlayarak intihar etti.
Olayın detaylarını ve isimlerini veremiyor olsam da
sizler zaten olayı derinlemesine araştırıp bakmışsınızdır.
Bu 2 genç kızı öldüren caninin cenazesine 3 kişinin
katıldığı ve mezarına isminin yazılmadığı görüldü.
Olması gereken de buydu!
***
Anlatılanlara göre bu cani kasaplık yapıyormuş.
Daha önce de 5 kez psikolojik sorunları nedeniyle tedavi
görmüş.
Hayattan kopuk yaşayan bilgisayar bağımlısı bir kişiymiş.
Emniyetin yaptığı araştırmalarda ise caninin herhangi bir
suç kaydı yokmuş, 2 adet kayıp şahıs, 1 adet intihara teşebbüsten suç kayıtları
varmış.
Bir diğer bilgiye göre ise İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp
Fakültesi Psikiyatri Bölümü’nde bir yıldır takipli hastaymış, rutin aralıklarla
psikolojik tedavi görmüş ve ilaç almış ancak, hastaneye herhangi bir yatış
kaydı yokmuş.
***
Yani anlaşılan o ki bu cani toplum içinde yaşamaya
elverişli değilmiş.
Uzman kontrolünde ruh ve sinir hastalıkları hastanesinde
yatması gereken bir bireymiş.
Tabi artık bu detaylar teferruattan ibaret ölen öldü,
kalan kaldı.
O kızcağızların ailesi perişan vaziyette…
Yani sadece 2 kız ölmedi bu olayda 2 aile yok oldu!
Bir cani mütevazi bir hayat yaşayan 2 ailenin sonunu
getirdi.
O anne-babalar için hayat artık sadece nefes almaktan
ibaret olacak.
***
Nitekim toplumsal çürümenin yaşandığı ülkemizde bu tarz
olaylarda erkenden önlem alamıyoruz.
Kabul edelim imkanlarımız da yetersiz insanlarımız da…
Suçu ve suçluyu emareleri olmasına rağmen önceden
göremiyoruz.
Görsek de önlem alamıyoruz.
Önlem alsak da karşı koyamıyoruz.
Hepsi birbiriyle bağlantılı sorun yumağı bunlar.
***
Yaşanan bu son olay karşısında sosyal medya adeta
yıkıldı.
Her kafadan doğrusuyla yanlışıyla bir fikir çıkıyor.
Herkes bir tepki göstermeye çalışıyor.
‘X’ üzerinden #kadinavecocuğadokunma gündemiyle birlikte
binlerce kişi bu olay için farkındalık oluşturmaya çalıştı.
Ben de yazımını başlığını bu etiketle oluşturdum.
Umarım bu acılar bir gün son bulur düşüncesiyle bu yazıyı
kaleme aldım.
Umarım bir gün kötülüklerin olmadığı bir güne
uyanabiliriz.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz