Çocuklar bize “Kötü bir gün geçirdim, konuşalım mı?” demezler, “Oynayalım mı?” derler. Lawrence Cohen’in bu sözüyle okurlarıma seslenmek istedim. Çünkü oyun, çocukların dünyayı tanıma ve anlama aracıdır. Dünyayı anlamlandırmaya çalışan çocuk için bir öykü dinlemek de evde sıradan görünen bir oyun oynamak kadar keyifli bir süreçtir. Oyunlar, çocukların bilişsel, duyusal, sosyal ve fiziksel gelişimi için oldukça önemli bir yere sahiptir.
***
Oyunla hayatı tanımaya çalışan çocuk, genellikle 2,5 yaş
itibarıyla bir tiyatro oyunuyla da tanışır. Bir hareketin, bir duygunun farkına
varılması, çocuklara sadece bir öykü okumanın ötesinde, tiyatro ile de
mümkündür. Kitaplar ve tiyatro oyunları, çocukların anlam bulmaları ve bu
anlamı kendi yaşamlarına taşımaları için fırsat sunar. İkisi de çocukları hayal
gücünün ötesine geçirerek, yaşamlarına dokunan unutulmaz deneyimler kazandırır.
***
Bir anne olarak, oğlumla konuşmam gereken birçok hassas
konuda kitaplar, oyunlar ve tiyatro oyunları bana rehberlik etmiştir. Öykülerde
ve tiyatro oyunlarında çocuğumun karakterlerle özdeşleşmesine ve kendi
hayatındaki benzer süreçleri keşfetmesine sık sık tanık oluyorum. Ne yalan
söyleyeyim, tiyatrosever ve kitap kurdu bir çocuk ile bu yolculuk çok daha
keyifli, çok daha az yokuşlu, çok daha pratik ve hasar riski çok daha düşük.
***
Bunun yanı sıra, öykülerin ve oyunların, çocuklarımızın yaşam
içinde karşılaştığı zorluklar ve stres faktörleri üzerinde iyileştirici bir
etkiye sahip olduğuna inanıyorum. Bunlar, çocuklarımızı zihnin karmaşasından
uzaklaştırır. Kaldı ki çocukların dünyası, türlü türlü oyunlardan ve duygudan
duyguya geçiren hikâyelerden oluşuyor.
***
Oynanan bu oyunlar ve takınılan roller, çocuğun duygularına
ve gelişimine dair pek çok iz taşır. Düzenli olarak kitap okumanın, öykü
dinlemenin ve tiyatro oyununa gitmenin dil becerilerini geliştirdiğini, hayal
gücünü zenginleştirdiğini ve empati yeteneğini artırdığını artık çok iyi
biliyoruz. Soyut kavramların somutlaştırılması, kitap ve tiyatro sayesinde
kolaylaşır.
***
Şaka yapmıyorum. Duygularını tanıyan ve anlamlandırabilen
nice çocuklar görelim, hepsinin raflar dolusu kitabı olsun. Her biri kitap
kurdu, her biri tiyatrosever olsun. Son olarak, öyle bir şey hayal ediyorum
ki... Önümüzdeki hafta bütün dünya sahnede! Perdelerin hiç kapanmaması,
alkışların hiç susmaması dileğiyle...
KUTU
PERDELER HİÇ KAPANMASIN!
Tiyatroya emek vermiş tüm tiyatro sanatçılarımızın ve tüm
minik tiyatroseverlerin 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü kutlu olsun! Siz değerli
sanatçılar, her zaman olduğu gibi, insanı insana, insanla, insanca anlatmaya
devam edin lütfen. Sevgiyle.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz