Yazmak kurtulmaktır bilir misiniz? Özgürleşmektir yazmak, yüzleşmektir. Tüm sırların hazzıdır yazmak. Yürektir onları hapseden, zindanlara atan kör kuyularda bilinmezliklere gebe eder... Üzer yaralar parçalar. Bölüne bölüne büyütür içinde.
***
Yazmak; yüreğin özgürleşmesidir. Gerçekte nefes alması huzura ermesidir. Burada katılır kağıt ve derki; yaz, yaz üzerime ben bilirim. Sen dök içini kurtul onlardan serbest bırak prangalarla zincirlediğin yüreğin özgür olmalı. Yürek bir kuş gibi kanat çırpıp uçabilmeli yoksa maazallah kararır renkleri, solar gülüşü…
***
Yüreğin susuşu kayboluşudur bu engin bir denizde... Çünkü artık bir bardak su değildir. Dökersek denize su yine sudur. Ancak deniz suyudur alıp da ayrıştıramayız onu artık denize engine katılır... İşte tamda böyle içimizdeki olumsuzlukları deniz sularına karıştırıp da çoğaltmadan yazın şu güzel kağıda. Bekleyip içinizi ferahlatmak için hazırda lal olmuş dili ile yüreğe huzuru vadeden kağıda yazın.
***
DOSTTUR kağıt. Yazın içinize attıklarınızı, aman kırılmasın dediklerinizi, üzülmesin boş ver dediklerinizi, yüz yüze bakacağız deyip kendimizden çok karşımızdakini düşünüp ruh daralttıklarımıza ve hatta depresyonlarımıza sebep olanlardan kurtulmaktır.
Atmayınız efendim içinize biriktirmeyiniz o güzel yüreğinizde söylemek isteyip de söyleyemediğiniz varsa hala; dilinizle iş birliği yapın o söylesin. Elinizle kalem ile birlik olun, onlar yazsın.
***
Kağıda dökün, o sessiz dosta dökün teker teker... Var mı ondan daha iyi sır tutanı. Kendini YAKAR tek kelimenizi paylaşmaz. Hele hele 3 ila 5 yıllık paydaş, yandaş post, 1 yıllık sözde dost için 40 yıllık dosttan geçeninde hükmü yoktur kağıdın üzerinde YIRTAR ATAR.
