Karanlığın sonuna geldik,
Aydınlık günler çok yakın.
Bir yıldan fazladır mücadele ettiğimiz koronavirüs belasından kurtulmamıza ramak kaldı.
Türkiye aşı konusunda elinden gelen çabayı sarf ediyor.
Yerli aşının kullanımına çok kısa bir zaman kaldı.
İthal aşılar da ise büyük bir başarı sağladık.
Hala aşıya ulaşamayan ülkeler var.
Türkiye bu süreçte Biontech ve Sinovac aşılarını kullandı.
Bunun yanına yakın bir zamanda Rus aşısı Sputnik V aşısı da eklenecek.
Aşıya erişimin zor olduğu bu dönemde Türkiye’nin bu başarısı açıkçası bizleri gururlandırıyor.
Bununla birlikte geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir takım yeni önlemler açıkladı.
ALINAN KARARLAR
Açıklanan önlemler şu şekilde;
29 Nisan 2021 Perşembe akamı saat 19.00'dan başlayıp, 17 Mayıs 2021 Pazartesi sabah 05.00'e sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak.
Üretim imalat, gıda, temizlik, sağlık gibi alanlarda istisna alanlarda tüm işyerleri faaliyetlere ara verilecek.
Yeme içme sektöründe paket servisi verilecektir.
Zincir marketler pazar günleri kapalı olacak, diğer günlerde belirlenen saatlerde hizmeti sürdürecek.
Şehirlerarası seyahatler izne tabi olacak.
Şehirlerarası yüzde 50 kapasiteyle çalışabilecektir.
Konaklama tesislerindeki rezervasyonlar istisna teşkil etmeyecektir.
Kamu kurumundaki personel uzaktan veya dönüşümlü çalışmaya yönlendirecektir.
Ana okulu, kreş, 8. ve 12. sınıflar dahil tüm kurumlarda yüz yüze eğitime ara verilecek tüm sınavlar ertelenecek.
Tarım sektörlerinde çalışanların faaliyetlerini gereken düzenlemeler ayrıca yapılacaktır.
Açıklanan bu yasaklar gelecek adına umut verici.
3 haftalık bu kapanma döneminde aşılanmaya hız verilecek.
Vaka sayısı düşecek.
Ülke ekonomisi tekrar canlanacak.
İşveren ve işçiler bir takım maddi zorluklar yaşasa da gelecek adına bu fedakârlığa göğüs gerecek.
Bütün bunların yanı sıra kontrolünü kaybettiğimiz vaka sayısını tekrar kontrol altında tutacağız.
Alınan kararları yerinde buluyorum.
Topyekûn 3 hafta dişimizi sıkmamız gerekiyor.
BİTMEYEN ULAŞIM SORUNU
Peki hükümet kanadından önlemler arttırılırken yerel yönetimler ne yapıyor biraz da ona bakalım.
Dün şahit olduğum bir olayı anlatmak istiyorum.
Saat 18.00 sıralarında Güllük Caddesi’nde CV39 hattına bindim.
‘İğne atsan yere düşmez’ seviyesinde bir kalabalık gördüm.
İnsanlar zar zor nefes alıyordu.
Tam yanı başımda demirlere tutunan bir vatandaş, ulaşım hattını aradı.
Vatandaş, otobüsün çok kalabalık olduğunu korona önlemlerinin hiçe sayıldığını ve bu yüzden şikayet oluşturmak istediğini belirtti.
Çağrı merkezinde bulunan personel ise biz bir şey yapamıyoruz polisi arayın dedi.
Bu nasıl bir aymazlıktır.
Büyükşehir Belediyesi otobüslerin denetimini yapmak zorundadır.
İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.
Zaten sefer sayıları az vatandaş mağdur ediliyor.
Üstüne bir de sağlık kriteri es geçiliyor.
Gerçekten artık pes diyorum.
Yerel yönetimler denetimleri sağlayamazsa, hükümetin aldığı kararlar havada kalır.
Anlaşılan o ki Büyükşehir Belediyesi’nde koltuk savaşları, ego çatışmaları hala bitmemiş.
Vatandaş hizmet bekliyor.
BİZ GÖREVİMİZİN BAŞINDAYIZ
Biz basın çalışanları kapanma döneminde çalışmaya devam edeceğiz.
Yaptığımız haberlerle vatandaşların evinde vakit geçirirken gündemden uzak kalmaması için var gücümüzle sahalarda olacağız.
Haftanın 6 günü yazılı 1 günü ise dijital olarak okuyucularımızın karşısında olacağız.
Çalışırken her zaman olduğu gibi pandemi kurallarını gözeteceğiz.
Herkes üstüne düşen görevi layıkıyla yaparsa koronavirüs ile olan mücadelede galip gelen taraf oluruz
