TESCİLLENEN ANZER BALI BU YIL 1200 TL'DEN SATILACAK
Dünyaca ünlü Anzer balının bu yıl ki kilogram fiyatı 1200 TL olarak belirlendi.
Dünyaca ünlü Anzer balının bu yıl ki kilogram fiyatı 1200 TL olarak belirlendi.
Rize'nin eşsiz doğaya sahip Anzer yaylasında üretilen Anzer balı yapılan başvuru sonucunda 2021 yılı şubat ayında coğrafi işaret almaya uygun görüldü. Coğrafi işaretine kavuşan Anzer balı hem yurt içinden hem de yurt dışından oldukça talep görüyor. Son iki yıldır hiçbir zammın uygulanmadığı bal, üst üste iki yıl bin liradan satışa sunuldu. Bu yıl yağışlar ve hava koşullarının olumsuz ilerlemesi bal üretim döneminde üreticilere zorluk yaşattı. Bal veriminin düşmesiyle üreticinin de yapmış olduğu masraflar göz önüne alınarak Anzer balının kilogram fiyatı bin liradan bin 200 liraya çıkarılma kararı alındı.
Piyasada oldukça sahte Anzer balı olduğunu ve halkın sahte balları satın aldığını söyleyen Anzer Ballıköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Muzaffer Deniz vatandaşları sahte bal almamaları konusunda da uyardı.
Bal fiyatının son 2 yıldır hiç zam almadığını hatırlatan Deniz, “2021 yılı için Anzer balıyla ilgili yapmış olduğumuz toplantıda Anzer balının fiyatını belirledik. İki yıldır Anzer balı fiyatında herhangi bir artış yapılmamıştı. Bu bağlamda ülkemizdeki ekonomik durumu ve üreticimizin de yapmış olduğu masrafları göz önüne alarak Anzer balının kilogram fiyatı bin 200 TL olarak belirlenmiştir. 2021 ve 2022 sezonunda Anzer ballarımız bin 200 TL'den satışa sunulacaktır” dedi.
ÖN SİPARİŞ VERİLİYOR
Ellerinde geçmiş yıllardan hiç kalmadığını bu nedenle sadece bu sezon için ön sipariş alabildiklerini dile getiren Deniz, “Anzer balı şu anda elimizde yok. Tahminen 4 aydır Anzer balımız bitmiş durumda. Kesinlikle şuan elimizde Anzer balı yoktur. Zaten 4 aydır bal olmaması nedeniyle bizi arayan müşterilerimize ön kayıt alarak kaydediyoruz. İnternet üzerinden ve mail atarak da ön sipariş işlemlerini müşterilerimiz yapabiliyor. Yeni sezon da Eylül ayının ikinci haftası açılıyor” dedi.
Yeni sezon balının eylül ayının ortalarına satışa çıkacağını sözlerine ekleyen Deniz, “Anzer balının olmaması tabii ki talebin artmasına sebep oluyor. Aynı zamanda yurtdışından gelen müşterilerimiz Anzer balına yoğun bir talep içerisindeler. Tabii ki onlara da aynı hassasiyeti göstererek ön siparişlerini kaydettik. Eylül ayının ikinci haftasında bal tahlilleri elimize ulaştıktan sonra talepleri karşılamaya çalışacağız” ifadelerini kullandı.
“KURAKLIK SÖZ KONUSU OLDU”
Bu yıl hava şartlarının Anzer balını da olumsuz etkilediğini ifade eden Deniz, “Son zamanlarda ülkemizde ve dünya genelinde bir kuraklık söz konusu oldu. Haliyle bizim üretimimize de yansıdı. Aynı zamanda ağustos itibariyle havaların bozması ve yağışlar da Anzer balı üretimine kötü yansıdı. Ama bizim yaylamızın rakımı yüksek olması sebebiyle bu sıcaklıklar bir nebze bize iyi gelmiş oldu diyebiliriz. Havaların sıcak olması üretimi artırdı. İlk üretim tarihinde sıcaklığın yüksek olmasına rağmen beklediğimiz rekolteye ulaşamadı” diye konuştu.
Anzer balında sahteciliğe vurgu yapan Deniz sözlerinin devamında şunları söyledi:
"Anzer balında talebin çok olması nedeniyle müşterilerimize bir çağrı yapmak istiyoruz. Şuan da piyasada ve elimizde kesinlikle Anzer balı yoktur. Yani yeni sezonu beklemelerini tavsiye ediyoruz. Zaten yeni sezonda Rize İl Tarım Müdürlüğü denetiminde Anzer balında coğrafi işaret alınması sebebiyle Rize İl Tarım Müdürlüğü katkılarıyla coğrafi işaret etiketi alacak. Eylül ayının 20'sinden sonra ballarımız satışa çıkacaktır. Şunu da görmekteyiz ki, piyasada bir sürü Anzer balı adı altında Anzer ile alakası olmayan kişiler ve firmalar harıl harıl Anzer balı satıyorlar. Bu gibi yerlerden gerçek Anzer balını alamazlar. Müşterilerimize balların tahlil sonucunu beklemelerini tavsiye ediyoruz. Hakiki Anzer balı satın almaları için Eylül ayının 20'sini beklemelerini öneriyoruz."
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz