ERDEMLİ MUZU ARTIK COĞRAFİ İŞARET TESCİLLİ
Mersin'in Erdemli ilçesinde açıkta yetiştirilen 'Erdemli muzu', Türk Patent ve Marka Kurumunca tescillenerek coğrafi işaret belgesi aldı.
Mersin'in Erdemli ilçesinde açıkta yetiştirilen 'Erdemli muzu', Türk Patent ve Marka Kurumunca tescillenerek coğrafi işaret belgesi aldı.
Açıkta yetiştirilen, diğer muz çeşitlerine göre çok daha düşük şeker oranına sahip Erdemli muzu ilçede bilinmekle birlikte son 2 yılda e-ticaret üzerinden sınırlı da olsa 81 ile satışı yapılmaya başlandı. Erdemli İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Erdemli Ticaret ve Sanayi Odasının girişimleri sonucu alınan coğrafi işaret tescilinin ardından Erdemli muzunun üretim alanı ve tanınırlığının arttırılıp ulusal pazarda yer alması hedefleniyor.
Erdemli İlçe Tarım ve Orman Müdürü Mesut Yıldız, Erdemli Ticaret ve Sanayi Odası ile birlikte yapmış oldukları coğrafi işaret çalışması neticesinde Erdemli muzuna coğrafi işareti aldıklarını söyledi. İlçenin coğrafi yapısı gereği nemli olduğunu, dolayısıyla da muz yetiştiriciliğine uygun bir iklime sahip olduğunu belirten Yıldız, "İlçemizde yaklaşık bin 800 dekar alanda muz yetiştiriciliği yapılmakta. Tabii bu muz yetiştiriciliğinde örtü altı muzun yanında açık olarak yetiştirilen Erdemli'mize özgü yerel bir çeşidimiz olan Erdemli muzumuzun da yetiştiriciliğini yapmaktayız. Erdemli muzunu diğer muzlardan ayıran en büyük özelliği açık alanda örtü altına ihtiyaç duymadan yetiştirilebilmesidir. Dolayısıyla örtü altına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle üreticilerimizin girdi maliyetlerini düşürmektedir. Girdi maliyetinin daha az olması ise üretici için de bir avantajdır" dedi.
Meyveyi diğer muzlardan ayıran özelliklere de değinen Yıldız, "Meyve boyu kısa, üçgen şeklinde ve meyve eni geniştir. Genellikle diğer muz çeşitlerine göre şeker oranı çok düşüktür. Diyabet hastaları şeker oranının düşük olması nedeniyle bolca tercih etmektedir. Günümüzün tüketici tercihlerine uygun bir muzdur" diye konuştu.
"ÜRETİMİ ÇOĞALTIP, ULUSAL PAZARA AÇMAK İSTİYORUZ"
Erdemli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Orhan Sarı da, Erdemli muzunun kendine has özellikleriyle özel bir meyve olduğuna dikkat çekerek, "Türkiye'de sadece Erdemli'ye özgü bir muzdur. Sadece ilçemizde yetişmektedir. Kendine has kokusu ve tadı vardır. Çok özel bir ürün olmakla birlikte olgunlaşarak yenildiğinde çok daha güzel bir rehavet bırakır. Bu ürünümüzün coğrafi işaretini aldık. Bundan sonraki hedefimiz üretim alanlarını çoğaltarak ulusal pazarımıza açmak" dedi.
"GELECEK NESİLLERE AKTARILMASINI İSTİYORUM"
Erdemli muzu üreticisi Şevket Demirel, "5 yıldır bu muzu üretiyorum. Verim az ama biz bu doğal ürünü gelecek nesillere de kalmasını istediğimiz için devam ettiriyoruz. Mesela 10 dönüm muz serasından aşağı yukarı aldığımız 20 ton civarında muz. Ama ben burayı Anamur muzu serası yapsam 80 ton ürün alırım. Yani daha fazla getiri sağlayabilir. Ama ben bu muzun yaşamasını istiyorum. Gelecek nesillere aktarılmasını istiyorum. Çocuklar ileride büyüdükleri zaman bunu devam ettirsinler istiyorum. Onun için sera yapmadım. Doğal muzu yetiştirmeye devam ediyorum" diye konuştu.
"DOĞAL OLDUĞU İÇİN TALEP ÇOK"
E-ticaret üzerinden Erdemli muzu satışı yapan girişimci Tufan Baştaş ise, "E-ticaret üzerinden Erdemli muzunun satışını yapıyoruz. Ağırlıklı İstanbul, Ankara, 81 ilimize de gönderiyoruz. Tabii biz bu muzu bütün illere taşıyamıyoruz, stoklu bir şekilde satıyoruz. Çünkü yetiştiren insanlar çok az kaldı. Özellikle doğallığı, açık havada yetiştiği için, şeker hastalarına birebir iyi geldiği için, çocuklara iyi geldiği için tercih ediliyor. Doğal bir ürün olduğu için, açık havada yetiştiği için herkes tüketiyor. O yüzden talepte çok" şeklinde konuştu.
Tescilin alınmasının ardından ürünün tanıtılması, yetiştirilen alanın arttırılması ve ürünlerin ulusal pazara taşınması için çalışma başlatılacak.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz