181 YILLIK MİRASI YAŞATMAYA ÇALIŞIYOR

Afyonkarahisar'ın Sandıklı ilçesinde büyük dedesinin 181 yıl önce başladığı leblebiciliği yaşatmaya çalışan Zafer Yeğen (65), işini 25 yıllık çırağı İsmail Şentürk'e (39) öğretti. Ustasının dükkanında tüm işleri yapan İsmail Şentürk, "Eskiden 45- 50 leblebici varmış ilçemizde, şimdi bu işi yapan 6 kişiyiz" dedi.

Sandıklı'da büyük dedesinin 1840 yılında başladığı leblebicilik mesleğini, dedesi ve babasından öğrenerek sürdüren Zafer Yeğen, 25 yıl önce yanında çalışmaya başlayan çırağı İsmail Şentürk'e de işi öğretti. Mesleğinin bütün inceliklerini İsmail Şentürk'e anlatan Zafer Yeğen, iş yerini de ona emanet etti. Çoğunlukla dükkanının başında olan Zafer Yeğen'in ata mesleğini şimdi İsmail Şentürk yaşatmaya çalışıyor. İsmail Şentürk de oğlunun ismini 'Zafer' koyarak vefasını gösterirken, boş zamanlarında 10 yaşındaki oğlunu da iş yerine getirerek mesleği öğretiyor.

'İŞLETMEMİZ 1830'LU YILLARDA BAŞLAMIŞ'

Sandıklı'nın en eski leblebicilerinden Zafer Yeğen'den leblebiciliği öğrendiğini ve hala devam ettiğini bildiren İsmail Şentürk (39), "Leblebicilik Sandıklı'da çok eski bir meslek. Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesinde geçiyor. O dönem 45-50 tane leblebici olduğu söyleniyor. Şu an Sandıklı'da 6 kişi bu mesleği sürdürüyoruz. Leblebicilik kolay bir meslek değil. Nohudun leblebiye dönüşmesi 40 ya da 45 gün sürer. Zafer Bey benim ustam, 6'ncı kuşak. Nasip olursa biz 7'nci kuşak, bizden sonra devam eden olursa 8'inci kuşak olarak işletmemiz devam edecek. Aşağı yukarı işletmemiz 1840 yılında başlamış. 1946 yılından beri de şu an bulunduğu yerde üretime, imalatla ve satışa devam etmektedir. Ustama vefamı göstermek için oğluma ismini verdim. Oğlum da dersleri olmadığı, işinin olmadığı zaman iş yerine geliyor, bana yardım ediyor. Sağ kolum oluyor. Okumazsa öğreterek bizi devam ettirmeyi sağlayacağız inşallah" dedi.

'LEBLEBİNİN YAPILIŞI ÇOK ZAHMETLİ'

Leblebinin yapılışının çok zahmetli olduğunu bildiren Şentürk, "Biz ilk önce nohudu üreticiden alırız. Boy boy sınıfına göre ayırırız. Ondan sonra ocakta nohut tavlanır ve serilir. Dördüncü aşamada nohut ıslanır ve ertesi güne kadar dinlenmeye bırakılır. Ertesi gün dinlenen nohut kabuğunu biraz bırakmış olur. Ertesi gün biz onu kabuk soyma makinesinde soyarız. Tek kavrulmuş haline getiririz. Ondan sonra da tek kavrulmuş hale getirerek onu müşteriye sunarız" diye konuştu.

'ÖĞRETMEN OLAMAZSAM LEBLEBİCİ OLACAĞIM'

İsmail Şentürk'ün oğlu Zafer Şentürk, "Derslerim olmadığı zaman iş yerine gelerek baba yardım ediyorum. Öğretmen olmak istiyorum. Olamazsam babam gibi leblebici olmak istiyorum" dedi.

DHA