100. YIL VE MİLLETİN EFENDİSİ ATATÜRK!
Dün, Cumhuriyetimizin 100. Yılını coşku içinde kutladık.
Genci, yaşlısı bu yüz yılda atasını unutmadı, her yerde O’nun milleti için
yaptıklarını, bir kez daha gördü, öğrendi.
Milletine vefa ve derin sevgisini, bu ülkenin çocukları bir kez daha
coşku içinde yüreğine kazıdı. Türk
Milleti’nin varlığını sürdürebilmesi için kısacık ömrüne sığdırdıklarına
baktığımızda, O’nun ne kadar ileri görüşlü ne kadar vizyoner, çağdaş bir lider
olduğunu görüyor ve anlıyoruz.
Görmenin ötesinde bu ülkeye olan sevgi ve bağlılığını
ölümünden bunca sene geçmesine rağmen iliklerimize kadar hissediyoruz. Atatürk,
bu ülkenin gerçek anlamda yerli ve milli bir lideriydi. Tüm düşünceleri,
hayalleri, Türk Milleti’ni yüksek medeniyet seviyesine çıkarmak içindi.
Atatürk’ü bazen anlatmak kelimelerle yeterli olmuyor. O’nun
vatan ve millet aşkı için yaptıklarına baktığımızda, böylesi bir liderin
ölümsüzlüğüne her sene tekrar tekrar tanık oluyoruz. Günümüzde Atatürk’ü ne kadar değersizleştirmeye
kalkarlarsa kalksınlar, onun izlerini silmeye kimsenin gücü yetmiyor,
yetmeyecek!
Atatürk, bu milletin başına gelebilecek en güzel şeydi.
Düşünebiliyor musunuz, bir lider daha doğmamış çocukların
kalbinde filizleniyor.
Türkiye’nin genç ve aydınlık yüzü olan çocuklarımız,
Atasının adını her andığında gözyaşlarına boğuluyor, O’nun yokluğunu tüm
benliklerinde hissediyorlar.
O’nun hakkında ortaya atılmış türlü iftiralara, yalanlara
rağmen Atatürk sevgisi, milletinin kalbinde filizlenmeye, yeşermeye ve kök
salmaya devam ediyor.
Atatürk’ün liderliği, dünyaya bakış açısı sadece biz
Türklere değil, dünyaya ilham kaynağı olmuş. Onun, çağdaş dünya ile bütünleşme
ve medeniyet yarışında, Türk milletini zirveye taşıma kararlılığı, O’nun ne
kadar büyük bir lider olduğunun da bir göstergesi…
Savaştan çıkmış, umudundan başka her şeyini kaybetmiş Türk
Milleti, O’nun rehberliğinde dünyaya destansı bir diriliş örneği sundu.
Ülkemiz, o yok halinde bile büyük bir dönüşüm ve gelişim yaşamış; eğitimden
sanata, sanayiden hukuka kadar birçok alanda köklü reformlara imza atmıştı. Laik,
demokratik, sosyal bir Türkiye vizyonunu gerçekleştirmek, O’nun en büyük
idealiydi.
Atatürk sevgisi, bugün dünyada hiçbir liderin sahip
olmadığı, olamadığı bir şey! Atatürk’e din üzerinden saldıran “din
bezirganlarının” anlayamadığı bir şey var.
Atatürk, Yüce Allah’ın bu ülkeye armağan ettiği bir liderden çok daha
ötesi… Çünkü insanların sevgisini
kazanmak, öyle her kula nasip olmuyor. Ölümünden 85 yıl geçmesine rağmen, bu
sevgi her yeni doğan çocuklarda filizlenmesi, Allah’ın da O’nu sevmesinden ve
yaptıklarından razı gelmesinden kaynaklanıyor.
Atatürk’ün düşünceleri; bilime, sanata ve uygarlığa bakışı,
bizim dışımızda pek çok ülkede
araştırma konusu. Atatürk üzerinden pirim yapmaya çalışan ve Atatürk’e
iftira atmaya çalışanların anlayamadığı bir şey daha var! Atatürk, sadece bir lider değil, aynı zamanda
bir öğretmendi. Onun öğretileri, genç nesillere ilham kaynağı olmaya devam
ediyor. Atalarını unutmadan, onun yolunda ilerleyen gençler, Türkiye'nin
geleceğini daha aydınlık bir şekilde inşa etmek için çalışıyor ve çalışacaklar.
Atatürk'ü anarken ve onun mirasını yaşatırken, onun
ilkelerine ve değerlerine sıkı sıkıya bağlı kalmalıyız. Onun sevgisi ve
bağlılığı, Türk milletinin kalbinde sonsuza kadar yaşayacak ve Türkiye'yi daha
büyük başarılara taşıyacaktır. Onun hakkındaki olumsuz söylemlere rağmen,
Atatürk'ün anısı ve etkisi hiç solmayacak, milletinin gönlünde sonsuza kadar
yaşayacaktır. Atatürk olmak mümkün olmayabilir ancak Atatürk’ün gösterdiği
hedef üzerinde yürüyen her lider, benzer sevgiye layık olur ve bu sevgiyi
tadar.
Ne diyordu büyük lider?
“Kimse unutmasın; “Millete efendilik yoktur, hizmet vardır.
Bu millete hizmet eden onun efendisi olur."