YİĞİDİ ÖLDÜRMEK!

“Yiğidi öldür ama hakkını yeme” demiş atalarımız…

 Ancak günümüzdeki yiğitlerin ne hakkını yemek ne de onları öldürmek gibi bir düşünce içerisinde  olmamak lazım asla. Çünkü o yiğitler ki; belki de sadece bu vatanın değil Orta Doğu’nun, hatta dünyanın dengesini değiştirecek projelere imza atıyorlar.

***

Mesela Selçuk Bayraktar, mesela Berat Albayrak… Selçuk Bayraktar’ı artık anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalırken onun için yazılacak hiçbir cümle tam manasıyla anlatmaya yetmeyecektir. Zira daha şimdiden belki de lobi anlamında dünyada en güçlü hakimiyeti kurmuş olan Ermenileri sus pus etti.

***

Karabağ’da işgal edilen topraklar azat olurken onun imzası vardı. Libya’da emperyalist güçlerin maşası Hafter ortalığı adeta cehenneme çevirirken karşısına tek başına bir ordu gibi yine onun projeleri dikildi ve dur dedi. Keza Rusya Ukrayna savaşı…

Ukrayna’nın ki; dünya iki kutuplu ve bir tarafında Rusya var diyecek kadar gözlerinde büyüyen süper güce karşı bu kadar direnebildi ise yine o direnişin altında imzası var.

***

TB-2 Bayraktar! Şimdi yenisi geliyor: TB-3 Bayraktar. Yetmiyor bir yenisi daha. KIZILELMA ! Dünyadaki yeni nesil savaş uçağının yerli ve milli yapımı. Belki de önümüzdeki yıllarda çıkabilecek savaşların kaderini tayin edecek bir buluş. Yerli ve milli olması dolayısı ile Türk Milletinin dostuna güven düşmanına ise korku salan bir mucize adeta.

***

Peki ya Berat Albayrak! Onu aslında sadece muhalefetin tanımladığı “damat” özelliği ile bilir ve ona göre değerlendirdik belki de birçoğumuz.  Tabi böyle değerlendirmemizde muhalefetin algılarına çabuk kanma, Albayrak’ın yaptığı çalışmaları yakından takip etmeme ve ön yargılı olma durumu da mutlaka etkili olmuştur.

***

Ancak son günlerde enerji sektöründe atılan bağımsızlık adımlarını gördükçe bir kez daha yaptığımız haksızlığı kendi yüzümüze vurur hale geldik. Önce ülkemizin altın rezervlerini merkez bankası kasasına getirmesi gündem olmuş ancak o esnada da birileri yalan milyar dolarlar üzerinden polemik yapma peşinde koşuyorlardı.

***

O her şeye rağmen hiçbir dedikoduya, yalana, iftiraya aldırış etmeden kararlı bir şekilde bu ülkenin geleceğine damga vurmak adına çalışmalarına devam etti. Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han sondaj gemilerini ülkemize kazandırdı. Akdeniz ve Karadeniz’de yapılan aramalarda ilk müjde Karadeniz’den geldi.

***

Yerli ve Milli doğalgazımız hem de geleceğimize büyük zenginlik ve güç katacak şekilde bulundu ve çıkartılarak sisteme aktarılmaya başlandı. Sadece bir bölgedeki tek kuyuda 710 milyar metreküplük bir buluş bu. 500 milyar dolar ile 1 trilyon dolar değeri var. Daha da devamı gelecek elbette…

***

Çalışmalar sadece denizlerde değildi. Terörden temizlenen Cudi ve Gabar dağlarında yapılan petrol aramalarında da müjdeler peş peşe geldi. Yaklaşık 70 milyar değerinde olan günlük 100 bin varillik petrol çıkarılmaya başlandı.

İKİSİNE DE HELAL OLSUN

İşte bu iki yiğit sayesinde hem savunma hem de enerji sektörlerinde ülkemiz artık geleceğe emin adımlarla ilerliyor. O halde öldürmemek lazım değil mi yiğitleri… Yaşarken haklarını vermek ise bir insanlık borcudur. Her ikisine de helal olsun