YAYLA ORTAMINDA ÜRETİLEN ÇİLEĞE İLGİ YOĞUN
Isparta’nın Aksu ilçesinde 170 dekar alanda yıllık ortalama 600 ton çilek üretimi yapılıyor. Yayla şartlarında üretilen çilekler, tat, koku ve aromasıyla oldukça ilgi görüyor.
Isparta’nın Aksu ilçesinde 170 dekar alanda yıllık ortalama 600 ton çilek üretimi yapılıyor. Yayla şartlarında üretilen çilekler, tat, koku ve aromasıyla oldukça ilgi görüyor.
Aksu ilçesinde yetiştirilen ve yayla çileği olarak adlandırılan çilekler eşsiz aromasıyla ön plana çıkıyor. Devlet destekleriyle tarımı gün geçtikçe artan Aksu yayla çileği piyasada aranan bir marka olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Aksu’da 2019 ve 2020 yıllarında toplam 419 bin 500 adet çilek fidesi İl Özel Özel İdaresi ve Aksu Kaymakamlığı’nın mali destekleriyle çiftçilere dağıtılarak çilek yetiştiriciliği alanının 170 dekara çıkması sağlandı. Bu alanda ise şimdilerde yıllık ortalama 500-600 ton çilek hasadı yapılıyor. İlçede vatandaşlar irili ufaklı tarlalarda yoğun bir şekilde çilek yetiştiriciliği yaparak gelir elde ediyor ilçelerinde istihdama katkı sağlıyorlar.
Vali Ömer Seymenoğlu Aksu ilçesindeki çilek tarlalarını ziyaret ederek çiftçilerle bir araya geldi talep ve önerileri dinledi. Tarlada çilek yetiştirme aşamaları hakkında çiftçilerden bilgi alan Vali Seymenoğlu kopardığı çileklerin tadına baktı. Aksu ilçesinde devlet vatandaş iş birliğiyle çilek tarımında çok güzel bir iş başarıldığını belirten Vali Seymenoğlu başarıda emeği geçen herkese teşekkür ederek çiftçilerin bereketli bir sezon geçirmesi temennisinde bulundu.
İlçede üretimi yaygın şekilde devam eden ve kalite, koku, aroma ve raf ömrü olarak ön plana çıkan Aksu yayla çileği şehirden kırsala göçü de sağlamış durumda. Geçen yıla kadar Isparta şehir merkezinde yaşayan Hatice-Ali Korkmaz çifti ilçedeki 4 dönümlük tarlalarına bir yıl önce çilek dikti. Elde ettikleri verimden ve gelirden oldukça memnun olan çift bu yıl tarlalarıyla daha yakından ilgilenebilmek için Aksu ilçesine yerleşerek çilek tarımına devam ediyorlar.
“DENEME AMAÇLI DİKTİK”
Hatice Korkmaz yaptığı açıklamada “Geçen yıl deneme amaçlı ilçe merkezindeki tarlamıza çilek diktik. Ancak çok ilgilenemediğimiz için istediğimiz verimi alamadık. Bu yıl Isparta’dan Aksu ilçesine göç ettik. Eşimle beraber tarlamızla daha iyi ilgilenmeye başladık ve bu yıl oldukça verimli geçmeye başladı. Geçimimizi rahatlıkla çilek üretiminden sağlayabiliyoruz, herkese tavsiye ederim” dedi.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz