YARIN TEMİZLİK HAREKATI VAR!

Yarın ‘Dünya Temizlik Günü’. Aslında her günümüz böyle olması gerekir. Dinimiz bile bize temiz olmayı emretmiştir. Çünkü Hadis-Şerif’te bile ‘Temizlik imandan gelir’ demektedir.

Hatta, Hz. Peygamber (s.a.v.) temizlik işini şöyle formüle eder; “Allah güzeldir, güzeli sever. Temizdir, temizi sever. İyidir, iyiyi sever. Durudur, duruluğu sever. Öyleyse evlerinizi temizleyiniz.”

O zaman şunu unutmamalıyız; ülkenin geleceğini ellerinde taşıyacak olan bireylere  'Temiz Çevre Temiz Gelecek’  sloganı ile çevre bilincini aşılamalıyız. Kendimiz de buna uymalıyız.

Temiz çevre insanların kendisine ve yaşadıkları yerlere gösterecekleri özenle olur. Yaşamları boyunca çevrelerine karşı duyarlı olmaları çevrelerini korumalarını sağlar.

Fiziki, biyoloji, sosyal, ekonomik anlamda temizliği sağlanabilir. Canlıların yaşam alanlarının temiz olması beraberinde sağlığı getirerek huzurlu yaşamı hissettirir.

Canlıların yaşamını etkileyen çevresidir, ne kadar rahat ve sorunsuz olursa kendisini mutlu hisseder. Çevremize karşı sahiplenici davranışlar göstermemizde bizim mutlu hissetmemizi sağlar.

Yani çevreniz temiz ise bu mutluluk veriyor. Kirli ise ruh halinizi de bozuyor. Ruhumuzu kararmamak için çevremizi temiz tutalım. İşte bunun içinde yarın büyük bir harekata imza atılacak.

Birincisi, ‘Uluslararası Kıyı Temizleme’ kampanyası çerçevesinde DenizTemiz Derneği/ TURMEPA tarafından kıyılarda temizlik yapılacak. Etkinlikte, atıkların denize ulaşmasını önlemek, geleceğe temiz denizler bırakmak adına temizlik çalışması yapılacak. Eğer bu çalışmaya destek için sahile inecekseniz mataranızı yanınızda getirmeniniz öneriliyor.

İkinci çalışma ise Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) tarafından gerçekleştirilecek. Yarın saat 10.00’da Düzlerçamı’nda yapılacak olan etkinlikte çevre temizliği yapılacak.

Bir başka anlamda iş dünyası yaşanabilir temiz bir çevre için ele ele verecek. Bu nedenle ATSO Başkanı Davut Çetin, “Yerden alacağınız her bir çöp, bir felaketi önleyebilir, sürdürülebilir bir yaşam için çok büyük bir adım olabilir. Antalya Bizim, Haydi Temizleyelim!” çağrısı yapıyor.

Evet haydi Antalya; yaşanabilir temiz bir Antalya için yarın bu iki etkinliğe hep birlikte destek verelim.

ELLERİYLE YOK ETTİLER

İlk açıklandığında ne kadar heyecan duymuştuk, “Türkiye’nin ilk millet bahçesi Antalya’ya yapılacak” diye. Ama olmadı, olmaması için ellerinden ne geliyorsa yaptılar. Keşke olması için çaba harcasalardı.

Efendim; Karaalioğlu Parkı’nın hemen yanındaki eski Atatürk Stadyumu depreme dayanıklı olmadığı için 2016 yılında yıkıldı. Yerine ise 2018 yılında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel tarafından ‘Türkiye’nin ilk millet bahçesi’ projesi başlatıldı.

Proje tam bitirilecekken araya giren seçim nedeniyle yarım kaldı. Türel seçimi kaybedince de yeni Başkan Muhittin Böcek ve ekibi tarafından proje askıya alındı. Resmen hançerlendi.

Önce çimler kurutuldu, sonra palmiyeler sulanmayarak kurumaları sağlandı. Bölgeye bakım yapılmayarak madde bağımlıların mekanı haline getirildi. Tıpkı yıllar öncesinin Atatürk Parkı’nın eski haline sürüklendi bölge. Girmek ayrı bir dert çıkmak cesaret ister.

Sonra bu güzelim bölgedeki Vatan Kahvesi bitmesine rağmen açılmadı. Evsizler, madde bağımlılarının yanı sıra fuhuş tacirlerinin de yeni mekanı oldu o canım bahçe.

Peki gelinin noktada Türel mi hatalı yoksa başlayan bir projeyi bitirmeyen Böcek mi? Bana göre ikincisi. Çünkü devlette devamlılık esas ise bitmek olan bir proje tamamlanıp Antalyalıların kullanımına açılmalıydı. Ama istemedikleri için yapmadılar, yaptırmadılar!

Sanırım buranın bu hale gelmesinden kimse mutlu değildir. Mutlu olan varsa onu bilemem.

ENGELERİ AŞAMADILAR

Antalya Kent Konseyi Engelliler Meclisi, Eylül ayı toplantısı Kent Konseyi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Engellilere bir dokun bin ah işit. Haksız da değiller yani.

Toplantı. Engelliler Meclisi Başkanı Mehmet Karavural, Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanı Güven Ulutekin, engelli dernek ve kuruluşların temsilcilerinin katılımı ile yapıldı.

Toplantıda engellilerin yaşadığı sorunlar ve bu sorunlara yönelik çözüm önerileri görüşüldü. Öyle ki, engellilerin ne normal yaşamda ne de acı günlerinde çilelerinin bitmediği görüldü.

Engelliler, mezarlıkların acele engelli erişimine uygun hale getirilmesi istedi. Haksızlar mı?

Tabi sadece mezarlık dertleri yok engellilerin. Toplu ulaşım araçlarının tamamında duraklarla ilgili sesli uyarı sistemi kurulmasından, kaldırım işgalleri nedeniyle yaşadıkları sorunlara da kadar.

Hepimizin bir gün engelli olacağını unutmayarak umarım bu çağrıya ve sese kulak verilir. Sorunların iletildiği Büyükşehir Belediyesi bu talepleri yerine getirir.

Birde engellilerin indirimli su kullanama talepleri var. Vallahi bu talebe hiç sıcak bakacaklarını sanmıyorum. Sizin kullandığınız suya zam yapılmasın indirimi falan boş verin.