YARASA GÜBRESİ TARIMA ŞİFA OLDU
Antalya’nın dünyaca ünlü Düden Şelalesi içerisinde doğal yaşam alanları bulunan yarasaların gübreleri, şelaledeki meyve veren ağaçlar ve süs bitkilerinin verimini arttırmak için kullanılıyor
Antalya’nın dünyaca ünlü Düden Şelalesi içerisinde doğal yaşam alanları bulunan yarasaların gübreleri, şelaledeki meyve veren ağaçlar ve süs bitkilerinin verimini arttırmak için kullanılıyor
Adı dünyayı saran korona cirüs (Covid-19) sık sık anılan yarasalardan, Antalya’nın dünyaca ünlü Düden Şelalesi’nde doğal görselliğin verimini arttırmak amacıyla yararlanılıyor. Şelale içerisinde doğal yaşam alanlarında şelale yetkilerince korunan yarasalardan elde edilen gübreler, şelalenin doğal yapısında meyve ağaçları ve süs bitkilerinin verimini arttırmak için kullanılıyor. Özellikle tarım alanında kullanılan ve potasyum, kalsiyum, fosfor yönünden zengin olduğu belirtilen gübreler, şelaledeki yetkililer tarafından toplanıyor, ardından meyve ağaçları ve süs bitkilerinin köklerine serpiliyor. Yaklaşık 1 yıldır yapılan bu işlem sayesinde yem yeşil doğası daha da keskinleşen şelale, ziyaretçilerine kartpostallık fotoğraf çekinme şansı tanıyor.
“Yüzde 50 fark oluşturuyor”
Düden Şelalesi İşletme Müdürü Rıfat Ünal, şelalede doğal yaşam alanı bulunan yarasaların gübrelerinden oldukça verim aldıklarını bildirdi. Ünal, “Bu gübreler potasyum, kalsiyum ve fosfor yönünden çok zengin. Özellikle tarımda tercih ediliyor. Silah sanayi ve kozmetikte de kullanılıyor. Biz burada meyve veren ağaçlar ve çiçeklerde kullanıyoruz. Toprağın verimi ve kalitesi yönünden çok büyük bir fark görebiliyoruz. Bu da bitkiye ve meyveye yansıyor. Normal meyveye göre yüzde 50 fazla fark oluşturuyor. Belirli bitkilere kullanıyoruz. Özellikle çiçekli süs bitkilerine kullandığımız zaman daha güzel bir doygunluk yaşayabiliyoruz” dedi.
“Rahatsız edilmelerini istemiyoruz”
Yarasaların doğal yaşamını korumak için gereken çalışmaları yaptıklarını aktaran Ünal, “Burada onların rahatsız edilmesini istemiyoruz. Rahatsız olduklarında yerlerini terk ediyorlar ve şehirlere yerleşmek veya insanlar iç içe olmak zorunda kalıyorlar. Bu da ekolojik denge yönünden sorun oluşturuyor.” diye konuştu.
İHA
İklim değişikliğinin tarım üzerine etkilerini ve alınması gereken önlemleri anlatan Akdeniz Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Türkiye tarım sigortaları kapsamında çeşitli tehditlere karşı üreticilere hükümet 10 milyar liralık bir ödeme yaptı. Ürününü garanti altına almak isteyenlerin tarım sigortası mutlaka yaptırması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de ve dünya genelinde iklim değişikliğinin tarımsal üretimi ciddi şekilde etkilediğini belirten Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, iklim değişikliğinin Akdeniz Havzası’nı fazlasıyla etkilendiğini vurguladı. Özçatalbaş, “1 ile 4 santigrat derecelik bir artış söz konusu. Ancak 1 santigrat derecelik artış bile tarımsal faaliyetlerde önemli sınırlamalara yol açabiliyor” dedi.
Türkiye'den 114 ülkeye yılın 9 ayında 1 milyar 160 milyon dolarlık meyve ihracatı yapıldı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) ve Antalya Tarım Konseyi (ATAK) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumunun (TUİK) açıkladığı Ağustos ayı Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi'ni (Tarım-GFE) değerlendirdi. Tarım-GFE'nin Ağustos ayında aylık yüzde 1.39 ilan edildiğini belirten Çandır, “Bu rakam, endeksin ölçülmeye başladığı 2015 yılından itibaren Ağustos ayları ortalamasının (2.00) yaklaşık yüzde 30 altında olmuştur. Uzun bir aradan sonra ilk defa ortalamanın altında bir aylık tarımsal girdi fiyat endeksi düşüşü ilan edilmiştir” dedi.
Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BATEM) Müdürü Abdullah Ünlü Toprağın Sesi programının konuğu oldu. Müdür Ünlü kurum olarak sektör ve paydaşlara öncülük etmeyi amaçladıklarını söyledi.
Türkiye'nin tohumculuk sektöründe önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Orhan Özçatalbaş, “Türkiye’nin, tohumculuk sektöründe dışarıya bağımlı bir ülke olmadığını belirterek, aksine ihraç eden bir ülke olduğunu vurguladı.
Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Isparta ve Burdur illerinde Şubat-Nisan dönemi özelinde ciddi kuraklık belirtileri gözlemlendiğini belirerek, kuraklık durumuna karşı alınması gereken önlemleri aktardı. Şube, yağışlarda geçen yılın Nisan ayına göre yüzde 70 azalma yaşandığını vurguladı.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tayvan'a nitrofuranlı yumurta gönderildiği iddialarını araştırmak üzere inceleme başlatıldığı açıkladı.
Antalya’da 20 dönüm örtü altı alanda yıllık 50 bin paket tohum üretimi yapan Ziraat Yüksek Mühendisi Ali Uzun, 7 türde 50 çeşit tohumu 16 ülkeye ihraç ediyor. Uzun, “Antalya’da ilerleyen yıllarda seralarda belki de yemek için domates üretilmeyecek. Tamamen tohumluk üretilecek. Çünkü biz tohumluk ürettiğimiz zaman birim alandan 10 katı daha fazla kazanabiliriz. Bunu bugün günümüzde Hindistan başarmış durumda. Sektörümüze teşvik alabilirsek hem istihdama katkıda bulunuruz hem de ülkemizin ihracatına katkıda bulunuruz” dedi.
Antalya’nın Serik ilçesinde sabahın erken saatlerinde seraya giren kadınların mavi yemiş (blueberry) mesaisi başladı. Saksılardan tek tek toplanan mavi yemişlerin 125 gramı 45 liradan alıcı buluyor.
© Copyright © 2022 Lider Gazete, Sitemizde bulunan yazı, video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya kaynak gösterilmeden kullanılamaz