YALANINI TESCİLLEDİ

Ciğerlerimizin yanmaya başladığı ilk günden beri başta CHP genel başkanı olmak üzere muhalefetin tamamı; “THK’nın uçakları hangar da ne bekliyor? Niye çürütülüyor? Derhal yangın bölgelerine bu uçakları gönderin” diye naralar attılar.

Sanki THK’nın hangarlarındaki uçaklar faalmiş de, hükümet bunları kullanmayarak, ormanların yanmasına seyirci kalıyormuş gibi bir hava estirerek halkı provoke ettiler.

Muhalefetin bu ve benzeri provokasyonu karşısında hükümet yangınla mücadelenin yanı sıra, yalanlar ile de mücadele etti. Bahsi geçen uçakların yangın söndürmeye ve hatta uçmaya elverişli olmadığını anlattı günlerce...

Hükümetin ve THK başkanının açıklamalarına inanmayan Kılıçdaroğlu, vatan kurtaracağı zannı ile, on bir belediye başkanını da yanına alarak THK’yı ziyaret etti. Ziyaretten sonra bir gazetecinin sorusu üzerine “THK’nın hangarlarında uçabilir durumda uçak yok’’ deyiverdi.  Yani günlerdir kendisinin ve şürekasının söylediği yalanı ve de halkı provoke ettiğini tescillemiş oldu.

Bu tescillemeden sonra ben Kılçdaroğlu’nun özür dileyeceğini umdum.  Tabi karşımızdaki kişi Kılıçdaroğlu olunca benim umudum boşa çıktı. Özür dilemediği gibi bu seferde ‘’ Efendim hükümet bu kurumu tekrar ayağa kaldırsın’’ ifadelerini kullanarak yine hükümeti suçladı.

İyi de sayın Kılıçaroğlu, THK devlet kurumu değil, dernek… Sen bunu bilmiyor musun da, ‘’ THK’yı devlet kurumu’’ gibi göstermeye çalışıp,  ikinci bir yalanla yine hükümeti suçlamaya kalkıyorsun. İyi o zaman; devlet; benden topladığı vergileri çarçur edip, batan her derneğe para akıtsın. Ben bir vatandaş olarak buna razı değilim.

Kılıçdaroğlu’nun kendi söylediği yalanı tescillemesinden sonra her ne kadar muhalefetin yüzü kızarmasa da, özür dilemese de,  çuvalladıklarını fark etmiş olacaklar ki; hemen hemen hepsi birden ‘’Felaket anları siyasi rant alanları değildir’’ demeye başladılar.

Oysa; hükümet, cumhur ittifakı ortakları ve sağ duyulu vatandaşlarımız  günlerdir size hep bunu söylüyor zaten. ‘’Felaketten, siyasi rant devşirmeyin" diyorlar. ‘’Ayıptır’’ diyorlar. ‘’Böyle zamanlarda düşman bile sırt sırta verir’’ diyorlar. Diyorlar da; siz duymuyorsunuz.

MUHALEFETİN YALANLARINA KAPAK ÜSTÜNE KAPAK!

Muhalefetin kendi kendine yaptığı bu kapak ile artık daha doğru dürüst siyaset yapacaklarını sanmıştım ki; Bu sefer yeni bir provokasyona imza attılar. Neymiş efendim? Hükümet önlerinden çekilmeliymiş. Eğer önlerinden çekilir ise; CHP’li belediyeler el birliği ile THK’nın uçaklarını uçururmuş.

Bak bak! Provokasyonun birisi bitmeden yenisine bak! Sanki CHP’li belediyeler çalışıyor da; Hükümet engel oluyor Öylemi?

Neyse ki; bu provokasyon girişimini de THK başkanı; ‘’ Bağış hesaplarımız açık, İsteyen kişi ve kurumlar bize her zaman bağış yapabilir’’ diyerek engelledi.  Engellemekle kalmayıp, muhalefete bir kapak da o yaptı.

Sahi; Antalya’da sivri sineklerle, kara sineklerle, yüksek su faturaları ile cebelleşmemizin sebebi; hükümet mi yoksa, CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek mi?

Muhittin efendi sinek ilaçlama araçlarını sokağa çıkarıyor da; hükümet yetkilileri bu araçların önünü kesip, trafikten men mi ediyor?

UYSAL’A SORUM VAR

Son sorumu da; ‘’Sevgili komşum!’’ CHP’li Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’a sorayım. Sevgili komşum; Sosyal medya hesabından helikopter kiralamak istediğini, bunun için de bakanlıktan izin beklediğini yazmışsın.  Helikopter kiralamak için bakanlıktan izin alman gerektiğinden emin misin? Hani; ben yerel yönetimler kanunu bilmem de o bakımdan sordum.