VALİ YAZICI'DAN EĞİTİMDE NİTELİK VURGUSU

Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Lider TV’de yayınlanan Turuncu Koltuk (Özel) programının konuğu oldu. AHENK Projesi ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Vali Yazıcı, kitap okumanın önemini vurgulayarak, “Okuma alışkanlığını kazandırmamız ve okuyan bir toplum olmamız lazım. Kitap okumaktan daha kıymetli bir şey yok. Kaş'tan Gazipaşa'ya kadar her okulda okuma saati yapacağız. Okuma alışkanlığı sadece türkçe ve edebiyat öğretmenlerinin değil tüm öğretmenlerin takibinde olacak” dedi.

Analya Valisi Ersin Yazıcı, Turuncu Koltuk özel programında İbrahim Okumamış’ın sorularını cevapladı. Vali Yazıcı, canlı yayında Antalya Valiliği himayesinde, İl Milli Eğitim Müdürlüğü koordinesinde yürütülen Antalya'da Hedeflenen Eğitime Nitelik Kazandırma (AHENK) Projesi'nin ayrıntılarını açıkladı. Hem insani hem donanım anlamında öğrencilerin nitelikli ve kaliteli bir eğitim almaları gerekçesiyle yola çıktıklarını söyleyen Vali Yazıcı, “AHENK adını verdiğimiz çalıştay sonucunda bazı kararlar aldık. Vali olarak tüm gün çalıştayı takip ettim. Kendi yetkimiz çerçevesinde yapabileceğimiz, bütçeyi esas aldığımız ve insan kaynağı ile önerilerde bulunuldu. İnsan kaynağımız gayet iyi yeterki harekete geçelim. AHENK ismiyle yola çıktık” diye konuştu.

ÖNCELİK 'NİTELİK'

AHENK projesiyle eğitimde nitelik kısmına dokunacaklarını söyleyen Vali Yazıcı, “Önceliğimiz fiziksel yapılar değil. Çocukların niteliklerini artırmak için gayret içerisinde olacağız. Eğitim sistemimizde sadece akedemik başarıya kilitlenmiş durumdayız. Herkes çocuklarının beyaz yakalı olmasını istiyor. Bizim geri kalanlarla ilgili de bir şey yapmamız lazım. Biz de eğitimden mesul isek ben de vali olarak bundan sorumluysam çocukları öncelikle iyi insan olarak yetiştirmemiz gerekiyor. Eğitim herkesi ilgilendiriyor. İnsani değerler olması gerekiyor. Geride kaldığını düşündüğümüz okullara daha çok ilgi göstereceğiz. Oralara daha çok insan göndereceğiz. Okullara sürekli konuk göndereceğiz. Her ilçede en diptekilerden birini kaymakam, birini milli eğitim müdürü sahiplenecek” ifadelerini kullandı.

"İNSANA SAYGI ÖĞRENİLİRSE ÖZGECAN OLAYI YAŞANIR MI?"

Proje kapsamında okul gezilerine öncelikli olarak meslek liselerinden başlandığını ve kendini değersiz hisseden öğrencilere değer vereceklerini belirten Vali Yazıcı, “Meslek liselerine beraber dokunacağız. Atölyeler geliştirilecek. Yaşamın devam etmesi için doktora ihtiyacımız olduğu gibi fırına da ihtiyacımız var. Öğretmen ve çocuklara kendilerini iyi hissettirmemiz gerek. Önce meslek liselerinden başladım. Öğrencilere siz yaz orucu tutuyorsunuz dedim. Yaşamın devam etmesi için doktora ihtiyacımız olduğu gibi fırına da ihtiyacımız var. Öğretmen arkadaşlara sizden isteğim çocuklara insan sevgisi ve saygısını yerleştirin, sizden başka bir şey istemiyorum dedim. Çocuk, insana saygıyı öğrenirse Özgecan olayı yaşanır mı yaşanmaz. Kul hakkını öğrenir işini düzgün yapmak ister” dedi.

"BU GAYRETİN İÇERİSİNDE OLACAĞIM"

Öğretmen ve çocuklara kendilerini iyi hissettirmek gerektiğinin altını çizen Vali Yazıcı, önceden görev yaptığı Rize'de yaşadığı bir olayı örnek göstererek, “iki tane okul vardı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şehrin 23 Nisan programını bu iki okul yapacak dedim. Müdür, bunlar yapamaz dedi. Ben ise hayır bunlar yapacak dedim. Ekonomik destek vereceğiz dedim. Bir 23 Nisan yaptılar okulun çehresi değişti. Siz dokunduğunuzda her şey olur. Binayla bu iş bitmiyor. Bina yenilenince bir şey olmuyor çocuğa dokunmak gerek. Eğitime daha çok zaman ayırıp daha çok para harcayacağız. Ben bu gayretin içerisinde olacağım. İnsan sadece insan olduğu için önemli. İnsanı onure ettiğimizde birçok şeyi halledeceğimizi düşünüyorum. Öğretmenlerime güveniyorum. Bir öğretmen bir köyün hayatını değiştirebiliyor. Yeterki değerli olduklarını hissetirelim ama en değerli olanın da çocuk olduğunu hatırlatalım” şeklinde konuştu.

"TEK RİCAM OKUMA SAATİ"

AHENK çalıştayında kendisinin tek bir talebi olduğunu söyleyen Vali Yazıcı, “Çalıştayda benim bir talebim oldu. Bir tek şey istiyorum dedim ‘okuma saati’. Neden istiyorum? Yüce kitabın ilk emri oku! Bir köylü çocuğu olarak ben bu konuda takıntılıyım. Okuma oranını artırmalıyız. Karşılaştığım her çocuğa kitap okuyup okumadığını sorarım. Kitap okusunlar dersler iyi olmasa da olur. Yeterki okusunlar. Dünyanın kaçıncı ekonomi devi olsanız da kitap okuyan bir devlet değilseniz eksiksiniz. Okuma alışkanlığını kazandırmamız lazım. Okuyan bir toplum olmamız lazım. Bu sebeple okuma saati benim tek ricamdı. İnancımız gereği, iyi insan olmak için, iyi okumak için ve söz sahibi olmak için okumalıyız. Toplumun her kesiminin okuduğunu çocuklara göstermemiz gerekiyor. Tüm özel okullarda okuma saati var, neden devlet okullarında yok? Bundan daha kıymetli bir şey yok. Kaş'tan Gazipaşa'ya kadar her noktada yapacağız. Okuma alışkanlığı sadece Türkçe ve Edebiyat öğretmenleri değil tüm öğretmenlerin takibinde olacak” ifadelerini kullandı.

"ÖNCELİĞİM ÇOCUKLAR VE GENÇLER"

Kitap okuma alışkanlığının sadece Türkçe ve edebiyat öğretmenlerine bırakılmadığı gibi değerler eğitiminin de sadece din kültürü öğretmenlerine bırakılmadığını belirten Vali Yazıcı,  “İnsan sevgisi ve insana saygıdan başka bir yüce değeri çocuğun kalbine koyamazsak, başarılı olamayız. Dünya var olduğundan bu yana cezalar var. Ceza var ama insanlar suç işlemeye devam ediyor. Hapishanelerde yer yok. Bu kadar ceza varken insanı ne durduruyor? Ahlaki inanç ve insani değerleri insanı suç işlemeyi durduramıyorsa, cezalar durduramaz. Hırsızlık yapmayı vicdan engelliyor. Cezalar caydırıcı olabilir ama engellemez. Ceza yasasından korkmaz kimse. Milli ve manevi değerlerle bu işi önemseyeceğiz. Görev tanınım gereği toplumun her kesimiyle ilgileniyorum ama önceliğim çocuklar ve gençler. Fakir ve fukaralar” dedi.

"HAYAL ETTİM OLDU"

Bir okul ziyaretinde öğrencinin yönelttiği ‘Neden Vali oldunuz?’ sorusuna ‘Hayal ettim oldu’ diyerek yanıtlayan Vali Yazıcı, “Güzel bir meslek. İşimi seviyorum. Çocukların hayal gücü ve özgüveninin olmasını istiyorum. Ben de hayal ettim oldu dedim. Hayal edeceksiniz dedim Türk gencinin başaramayacağı bir şey yok dedim. 22 bin civarında dersliğimiz var. 475 bin öğrencimiz ve 34 bin küsur de öğretmenimiz var. Dersliklerle ilgili büyük bir sıkıntımız yok. Depremle ilgili sıkıntılı okulların yenileri yapılıyor. Antalya'da müthiş bir hayırsever var. 200 üzerinde okul var hayırseverlerin yaptırdığı. Devam eden 40 civarında okul var. 11-12 tane okul sözü aldık Milli Eğitim Bakanımızdan. Onların da ödemeleri geldi. İhalesi yapılacak. Kepez'de çok açık var. İkili öğretimi de kaldırmış olacağız. Yatırımın çoğunu Kepez'e yapacağız çünkü nüfus artışı fazla. İlkokul çocuğunun servise binmemesi gerek. Arsa sıkıntımız var ama Kepez Belediyesi bu konuda bize yardımcı oluyor” ifadelerini kullandı.

“KASIM'DA DA 2019'U YAKALAYACAĞIZ”

Antalya’ya gelen turist sayısıyla ilgili bilgi veren Vali yazıcı, “Antalya'ya gelen turist sayısı  dün itibarıyla 8 milyon 639 bin. Ekim ayında 2019'u yakaladık. Güvenli Turizm Sertifikasıyla geçen yıl az sayıda da olsa hizmet verdik ama bu yıl o açığı kapattık. Turizmde geçen yıla oranla ciddi gelişim var. Hala günlük 30 bin giriş oluyor. Otelcilerle görüşüyoruz. Ekim dolu geçti. Kasım da büyük ihtimalle dolu geçecek. Otellerimizin neredeyse tamamı açık. Müşteri de var” diyerek turizm hareketliliğinin Kasım’da da devam edeceğini söyledi.

"YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ"

Patara ören yerinde, Sultan 2. Abdülhamid tarafından yaptırılan Osmanlı Devleti'nin ilk telsiz telgraf istasyonunda restorasyon çalışmalarının belli bir seviyeye geldiğini söyleyen Vali Yazıcı, “Abdülhamit döneminin telgraf binasını yeniden ayağa kaldıracağız” dedi. Osmanlı'nın Afrika'daki topraklarıyla iletişim için kurduğu telsiz telgraf istasyonundaki restorasyon çalışmaları devam ederken çalışmaların tamamlanmasının ardından müze haline dönüştürülerek ziyarete açılması hedefleniyor.

"OKULLARIN AÇIK KALMASI YÖNÜNDEYİM"

Antalya’da vaka sayılarının düşük ve pandeminin yönetilebilir konumda olduğunu vurgulayan Vali Yazıcı, aşılamanın da altını çizerek “Aşılamada birinci dozda yaklaşık yüzde 90, ikinci dozda yaklaşık yüzde 77'lerdeyiz. 12 yaş üstü aşı başladı. Okullarda bir uygulama yapıp çocukları aşıya teşvik ediyoruz. Günlük vaka sayımız nüfusa göre düşük. Yoğun bakım oranı yüzde 70'lerde. Pandemi pik yaptığında normal yoğun bakımdan kovid yoğunbakıma çevirdik. Şuan tekrardan yoğun bakımlar eski haline döndü. Pandemi yönetilebilir konumda. Vaka sayımız düşük. Hastanelerimizde bir sıkıntı yok. Okulların açık kalması yönündeyim. 86 sınıf karantinada” dedi.

"SAĞLIK HİZMETLERİNDE ZORLANMADIK"

Şehir hastaneleri ve devlet hastanelerinin büyümesi ve yenilenmesi sayesinde sağlık hizmetlerinde zorlanmadıklarını söyleyen Vali Yazıcı, “Antalya Şehir Hastanesi 2023 başında bitecek. Hızla devam ediyor. Kapasitemiz kötü değil. Sağlık turizminden de para kazanmak istiyoruz. Diş hekimleri büyük bir atak yapmış durumda. Spor ve sağlık turizminde bu şehir para kazanmalı. Kendi vatandaşıma verdiğim hizmeti aynı fiyattan yurtdışından gelen hastaya verilmemeli. Ona göre bir düzenleme yapılacak. Fiyat konusunda bir değişikliğe gidilecek” ifadesini kullandı.

MANAVGAT YANGININDA 'TAPU' SORUNU

Manavgat yangınlarında yaklaşık 80 bin hektar alanın yandığını ve büyük bir mağduriyetin olmadığını söyleyen vali Yazıcı, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun mağdur vatandaşların sorunlarıyla en ince ayrıntısına kadar ilgilendiğini söyledi. Vali Yazıcı, “Allah bir daha göstermesin. 10 gün devam eden ve yerleşim yerlerini tehdit eden bir yangın vardı. Devlet olarak güçlüyüz anında 3. günde yangından etkilenenlere paraları yatırıldı. Konaklayacak yerler sağlandı. Yangından sonraki zamanda da bir mağduriyet olmadı. 460 civarında konteyner var. Buralar köy olduğu için arazilerle ilgili sıkıntılar var. Çok eski yıllardan olduğu için tapu gösterilemiyor. Büyük bir mağduriyet yok TOKİ ihaleleri yaptı. İnşaatlar başladı. Biz sürekli vatandaşlarımızla görüşüyoruz. Dışişleri bakanımız en ince ayrıntısına kadar ilgileniyor. Milletvekillerimiz hala bölgedeler” dedi.