Vali Şahin’den son kaleyi mühürleyelim çağrısı

Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Ticaret Borsası (ATB) tarafından 20 yıllığına kiralanan Zeytinpark’ın imar planında değiştirilmesi konusunda çağrıda bulundu.

Antalya Ticaret Borsası'nın düzenlediği Kent Buluşmaları'nın mayıs ayı etkinliğine, Antalya Valisi Hulusi Şahin konuk olarak katıldı. Zeytinpark ev sahipliğinde gerçekleşen buluşmada, parkın korunması ve gelecek nesillere aktarılması için atılacak adımlar masaya yatırıldı. Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır, kentin tarımdan elde ettiği başarı hikayesine dikkat çekti. Kentin, özellikle sebze ve kesme çiçek üretimi, mantarcılık ve meyvecilik gibi alanlarda önemli bir performans sergilediğini belirtti. Tarımın kent ekonomisine doğrudan yüzde 30'luk bir gelir sağladığına vurgu yaptı. Ayrıca, Antalya’da turizmin yanı sıra yeni başarı hikayelerinin ortak akıl ve planlama ile mümkün olacağına inandığını da dile getirdi. 



ZEYTİNPARK DOĞAL “MİLLET BAHÇESİ”

Çandır; 2 bin 630 dönümlük Zeytinpark hali hazırda doğası bozulmadan, türler korunarak ve ranta kurban edilmeden yaşatıldığını ifade ettiği konuşmasında; “Türkiye’de bir şehrin içindeki en büyük alan, dünyada da bir şehrin içindeki 9’uncu en büyük yeşil alandır. Aslında doğal bir ‘Millet Bahçesi’dir” dedi. 


Zeytinpark’ın Antalya merkezde son ve tek kalan yeşil alan olduğunu dikkat çeken Çandır “Antalya Zeytinpark, her ne kadar bir ticari işletme de olsa hazırlanışı ve bugüne kadar gelişi itibariyle aslında bir sosyal sorumluluk projesidir. Antalya’da kalan son ve tek doğal yeşil alanın korunması ve kullanıma açılması ilkesiyle hareket edilmektedir. Zeytinpark’ın desteklenmesi ve şirket oluşumu itibariyle katılım gösteren ve destek veren tüm kurumların da amacı budur” diye konuştu. 

“ANTALYA SON DERECE ŞANSLI” 

Vali Hulusi Şahin ise Zeytinpark'ın Antalya için büyük bir değer olduğunu vurgulayarak, parkın doğasıyla, türleriyle ve yeşil alanıyla kent için önemli bir fonksiyon üstlendiğini belirtti. Parkın doğal güzelliklerinin ve özellikle zeytin ağaçlarının Antalya'nın coğrafi ve kültürel mirasını yansıttığını ifade eden Şahin, “Antalya’da şehrin neredeyse tamamı Muratpaşa Vakfı. Onlar bir şekilde yok olmuşlar. Vakfın mülkünün arazisinin amacına uygun değerlendirildiği az yerden biri burası olmuş. Ve en önemlisi de yapılaşmaya kurban edilmemiş. Antalya bu anlamda son derece şanslı” diye kaydetti. 

Atatürk Parkı, Dokuma Parkı gibi parklar alanlarının muhafaza edilerek halka kazandırılmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Şahin, “Bu alanları da kim muhafaza ettiyse, bugünlere götürdüyse hepsine şükran borçluyuz. Antalya zaten dünya cenneti bir yer. En güzel bitkiler, endemik türler burada oluyor. Zeytinin de burada olması çok doğal ve ona özel de bir park olması çok değerli. Burada yapılacak en önemli şey bence muhafaza etmek. Şimdiye kadar başardığınızı devam ettirmek” dedi.


“ZEYTİNPARK’I TIRTIKLATMAYIN”

Zeytinpark’ın projeler adı altında talan edilmesine müsaade edilmemesi gerektiğini vurgulayan Şahin, “Özellikle yangın tehlikesine dikkat etmemiz lazım. Ve sureti haktan gözüküp şu projeyi yapalım, bu projeyi yapalım deyip sağından solundan tırtıklamalarına da lütfen müsaade etmeyin. Burası bir akciğer olarak bu şehre kalsın ve Ticaret Borsası olarak başka hiçbir iş yapmasanız, sadece şurayı muhafaza ediyorsunuz ya, bu vazifenizi fazlasıyla yaptığınız anlamına gelir. Geleceğe bırakacağımız, torunlarımıza bırakacağımız Antalyalılar olarak en güzel miras burası. Eğer Antalya bugün gerçekten havası çok nefis ise tahmin ediyorum Zeytinpark'ın büyük katkısı vardır” diye kaydetti. 


“SON KALEYİ KURTARALIM”

Zeytinpark’ın yeşil alan anlamında Antalya için çok büyük bir önem arz ettiğini dile getiren Şahin gelecekte imar projelerine kurban gitmemesi için bir çalışma yapılması gerektiğin belirterek “Son kaleyi kurtaralım” dedi. Şahin konuşmasında Zeytinpark’ın yeşil olan olarak kalması gerektiğini vurguladığı konuşmasında şunları kaydetti: 

“Biz elimizde son kalan kaleyi kurtaralım, bu hususta belediyelerimizde görüşelim burayı ‘mühürleyelim’  artık bir daha ihaleye falan çıkma imkanı tamamen kalksın. Çünkü eğer yeşil alan olarak sabitlenirse artık bu başka amaçla kullanılması iman mevzuatı açısından da imkansız hale getirilir. Şu anda fiilen hiçbir sıkıntı gözükmüyor. Çünkü ihaleyi Ticaret Borsası şirketiyle beraber almış. Ama ileriden ne olacağını bilemeyiz. O yüzden bir imar faaliyetiyle burayı yeşil alan olarak yazalım. Kent ormanı olabilir. Rekreasyon alanı olabilir. Ama her halükarda mevcut halini muhafaza eden bir şekilde imara da kaydedelim. Bu sabitlensin ve bu mesele bitsin. Bu son kaleyi kurtaralım.”