ÜMİT UYSAL’IN KIRCAMİ ŞOVLARI

Kırcami, “siyasetçilerin oyuncağı” oldu..

2006 yılından bu yana defalarca Kırcami’yi konu eden yazılar yazdık..

“Elinize imar izni” gelmeden, yapılarınızı yapmaya başlamadan sakın ola, “imar planı yapılmış bitmiştir” türünden söylemlere inanmayın” diye Kırcami halkını uyardık..

Örneğin;

2009’da, “Kırcami’ye n’oldu sayın başkanlar” diye sorduk..

2014’te planlar yapılırken, “Kırcami’yi ranta kurban etmeyin” dedik..                                                                    

2016’da başkanlara, “Kırcami’yle ilgili öneri ve uyarılar” başlıklı yazılarımızla bir şeyler anlatmaya çalıştık..

Ardından Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal’ın şovları başladı..

2017’nin 16 Mart’ında milleti topladı, “sona yaklaşıldı” dedi, biz “Kırcami’de sona yaklaşıldı oyalaması sürüyor, inanmayın” diye yazdık..

2017’nin 29 Mart’ında bu defa şenlik düzenleyip, “Kırcamili komşularım imar planınız hayırlı olsun, iş bitmiştir” açıklaması yaptı,  biz “Uysal bitti diyor, ama Kırcami’de iş hala bitmedi” diye vurguladık..

2017 kasım ayına gelinceye kadar, Kırcami imar planlarındaki yanlışlar nedeniyle vatandaşın kandırıldığını ve NİYE KANDIRILDIĞINI ortaya koyan yazılar yazdık, “Uysal Kırcami’de ateşle oynuyor” dedik..

Bunların hepsi kayıtlı..

Sonuç?

Kırcami bölgesine yönelik imar planı, Antalya 1. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi..

Neden iptal edildi?

Mahkeme, bölgenin tarımsal amaç dışında kullanılmak üzere planlanamayacağını ve nazım imar planlarında hukuka uygunluğun bulunmadığına hükmetti..

Yani..

Kırcami ve Kırcami halkı, siyasetçilerin oyuncağı oldu, kamuoyu yanıltıldı..

***

Mahkeme’nin bu kararı bence Antalya için ÇOK HAYIRLI oldu..

Çünkü..

Kırcami’de koca koca binalar dikilip, kentin göbeğinde nefes alacak yer bırakılmayacaktı..

Şehircilik açısından büyük bir yanlış uygulama yapılacaktı..

Kırcami’yi bilenler, alanın içinden ve çevresinden su kanalları geçtiğini iyi bilir..

Hayal edin şimdi..

Geniş ve yemyeşil bahçeler içinde villa türü yapılarla bezenmiş..

Çevresinde ve içinde etrafı yeşillendirilmiş su kanallarının bulunduğu ve kanallarda-gölcüklerde sandallarla dolaşılabiliyor..

Yeşil alanları, parkları ve spor sahalarıyla göz kamaştırıyor..

Böyle bir Kırcami hem ANTALYA’NIN PRESTİJ SEMTİ, hem de betonlaşmanın önlendiği ÖRNEK BİR BÖLGE olmaz mı sizce?

İlle de birileri, “oğluma ev, kızıma daire, yüksek yüksek bina” diyor diye, (Antalya’nın betonlaştırıldığı gibi) MODERN ŞEHİRCİLİĞİ bir kenara bırakmak, bu kente ihanet olmaz mı?

***

Büyükşehir, Mahkeme’nin Kırcami kararını İstinaf’a taşıyarak, “bugüne kadar yapılan planlar geçerli olsun” diyecekmiş..

Ben size bir VİZYON sunuyorum..

Hangisi İŞİNİZE GELİRSE onu yapın..

 

…………………….

 

GONG

 

Yeni Şafak Gazetesi..

CHP’de birbiri ardına patlayan taciz ve tecavüz olaylarıyla ilgili olarak 13 kadın derneğini aramış..

Kimi, “bu bizi ilgilendiren bir konu değil” demiş, kimi de “çok yoğunuz” diyerek olayı görmezden gelmiş..

Bunlar bir daha ortaya çıkar da, “kadın hakları”ndan söz eder veya “kadına şiddete karşıyız” derse..

Bunları ciddiye alır mısınız?

 

……………………

 

BAŞHEKİM VE HEMŞİRELER..

 

Kumluca Devlet Hastanesi’nde, Başhekim’in “hemşirelere verdiği ceza” Türkiye’ye gündem oldu..

Neydi olay?

İki YOĞUN BAKIM hemşiresi; “görev yerlerini terkettikleri” için Başhekim tarafından 500’er kere “ben salağım” diye yazma cezasına çarptırılmış..

Olay medyaya yansıyınca da, Başhekim görevden alınmış..

Aman aman aman, bütün infazcılar ayağa kalktı..

“Bu bir mobbingtir, bu başhekimi atayanlar da cezasız kalmamalı” gibi açıklama yapan yapana..

Yani, “iktidara saldırmak isteyenler” için bir malzeme daha çıktı..

Onlara hayırlı uğurlu olsun..

***

Başhekim görevden alınıp yaptığının cezasını verildi tamam da, ya hemşireler?

Bu iki hemşirenin hatası, Başhekim’in yaptığından BİN KAT DAHA AĞIR..

Yoğun bakımda, HAYATİ RİSKİ BULANAN HASTALAR yatıyor..

Yani, orada görevli sağlık personelinin bir saniye bile görev alanından uzaklaşmaması gerekiyor..

O hastalara bir şey olsa, hasta yakınları hastaneyi birbirine katmaz mı?

Bence, Başhekim’in bu iki hemşireye verdiği ceza az bile..

Mobbing uygulamamış, gayet insanca bir ceza vererek, “daha dikkatli olmaları” konusunda uyarmış..

Kimse kusura bakmasın..

Asıl ceza hemşirelere verilmeli..

 

…………………

 

TRAFİK

 

Hatalı sollama, ölümle oynama..