ULAŞIM AŞ'DE VATMANLAR GREVE GİDİYOR
Bizim meslekte günlük yazı yazmak sanıldığı kadar kolay değil. Her gün yeni bir konu bulacaksın. Özellikle yerelde yazdığın zaman çerçeve biraz daralıyor. Dön dolaş aynı konular. Ama iş CHP ve Antalya Büyükşehir Belediyesi olunca konu sıkıntısı yok. Sıkan tek şey okuyucuya değişik konuları aktaramamak.
Bugün gazetemizin manşet konusuna buradan kısaca değineceğim. Ayrıntıları zaten haberde okuyacaksınız. Efendim Büyükşehir yönetimi CHP’ye geçtiğinden beri sorunlarda bir türlü bitmek bilmedi. Şimdi ulaşımda ‘Grev’ kapıya dayandı. Antalya Ulaşım A.Ş. ile vatmanlar arasında yaşanan toplu iş sözleşmesi çıkmaza girdi.
AntRay’da örgütlü Demiryol-İş Konya Şubesi Başkanı Adem Gül, “Muhatap bulamıyoruz. 1-2 gün içinde grev ilanımızı asacağız. Ay sonunda ise greve başlayacağız” açıklaması yaptı. Sıkıntı yaşayan işçi sayısı 247 ama tramvaylarla günlük taşınan Antalyalı sayısını göz önüne getirince bu rakam milyonları buluyor.
Bu arada sendika üyelerine istifa baskısı yapılması ise sendikal hakkı savunan CHP’li yönetime hiç ama hiç yakışmıyor. Üstüne üslük sendika başkanın söylediğine göre seçimde Başkan Muhitin Böcek’i desteklemişler. Yani ‘Besle kargayı oysun gözünü’ olmuş.
Eee burası CHP’li Antalya Büyükşehir Belediyesi. Her türlü tavırla karşılaşmak mümkün. Bu ya grev olur ya da başka bir şey. Çünkü Belediye İş Sendikası üyeleri neredeyse 2 yıla yakındır grevdeler ne de olsa.
ESNAF YAŞATILMALI
Son dönemlerde gündemde tutmaya çalıştığımız pandeminin büyük mağduru küçük esnaf için herkes elini taşın altına koymalı. İşte bu nedenle yıllardır söylemekten dilinde tüy biten Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Adlıhan Dere’ye ilk destek Vali Ersin Yazcı’dan geldi. Vali, tüm Antalyalıları küçük esnaftan alış veriş yapmaya çağırdı ve bir kampanyanın fitilini ateşledi.
Türkiye’nin gelişmesine paralel olarak Antalya’nın bu gelişime ayak uydurması ile AVM’lerden sonra ulusal zincir marketlerde mantar gibi türedi. Bunların sayısının artması da küçük esnafa zarar vereye başladı. Hal böyle olunca rahatsızlık büyüdü. Kimimiz ‘Bunlar kapatılsın’ kimimiz ise ‘Sayıları dondurulsun’ kimimiz de ‘Kısıtlama getirilsin’ demeye başladı. Herkes kendine göre haklı. Kimisinin ki doğru kimisinin ki yanlış...
Zincir marketlerin kapatılmasını, ille de bakkal ve manavlardan ya da kasaplardan alış veriş yapılmasını istemek te bana göre yanlış. Hani bir çoğunuz hatırlayacaksınız dır. Çocukluğumuzda mahallelerde hem tıraş yapan, hem de diş çeken berberler vardı. Günümüzde de aynı işi yapmalarını veya para kazanmalarını istemek ile zorlayıcı talepte bulunmak arasında pek bir fark yok bence. O günün şartları ile bugünün şartları arasında dağlar kadar fark var...
Bugüne bakarsak, o eski mahalle kültürü ile birlikte mahalle baklalı ile küçük esnafı yaşatmak yaşatabilme görevi yine bize düşüyor. Eğer biz alış verişimizi komşumuzun dükkanından yapacak olursak sorun kalmayacak. Belki ilk etapta 1-2 mahalle bakkalını veya küçük esnafını kurtarmış olacağız ama gelecek için onlar adına umutları artıracağız. İşte bu nedenle alış verişimizi küçük (yerel) esnaftan yaparsak, o üç harfli olarak adlandırılan zincir marketler zaten kendiliğinden pılı pırtıyı toplayacaklardır.
NUSRET BAYAR RESMEN SATILDI
Antalya CHP’nin eski İl Başkanı Nusret Bayar’ın genel merkez tarafından görevden alınıp yerine yönetiminden HDP sevici Nuri Cengiz’in seçilmesinin ardından tepkiler dinmedi. İlkesizlikle suçlan Bayar’ın eşi Saniye Bayar, sosyal medyada yapılan işlemle ilgili CHP’ye verdi veriştirdi eşini savundu. Eşi haksızlığa uğramış bir kadının tepkisine kulak vermemek haksızlık olurdu. Vallahi CHP’lilerin tamamından önce Bayar’ın ardından topluca istifa etmeyenlerin vicdanına da bırakmak lazım bu kararı Saniye hanım. Çünkü bu gelişme içinde hem partililerdi hem de ekibi olan yönetimi tarafından resmen satıldı Nusret Bayar.
BAYAN BAYAR’DAN CHP’YE VERYANSIN
“Ne yazık ki yaşadığımız, bize yaşatılan bu ayıptan sonra siyasetin sloganlarda kaldığını, hakkın, hukukun ve adaletin siyasi çıkarlar uğruna nasıl çiğnendiğini bize bir kez daha gösterdi” diyen Bayar, “Sevgili eşim Nusret’i tanıyorsunuz. Tanımayanlarınız da biliyorsunuz nasıl bir insan olduğunu. Nusret her sabah 7’de kalkıp parti binasına gitti bir yılı aşkın süredir. Gecesini gündüzüne katarak çalıştı. Pandemi koşullarında bile esnafı, işçiyi, köylüyü zor gününde yalnız bırakmadı... Bu kararı alanlar bile dürüstlüğüne, onuruna, haysiyetine bir zerre söz söyleyemediler… Biz sadece eşim il başkanlığı görevini üstlendiği için Demre’den Antalya merkeze taşıdık hayatımızı. Nusret çok zorluklar yaşadı siyasette. Çok badireler atlattı, bunu da atlatacak çok iyi biliyorum. O yine partisi için çalışacak. Sanırım yanlışı da buydu. Bu kararı ben tüm Antalyalıların, tüm CHP’lilerin vicdanına bırakıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.