TUTTUĞUN ELİNDE KALIYOR
Konyaaltı ilçesinde bulunan Sarısu ile Tünektepe arasındaki
teleferik hattında geçtiğimiz 12 Nisan’da yaşanan faciada devrilen direğin bir
kabini parçalaması sonucu kayalıkların üzerine düşen bir avukat hayatını
kaybetmişti. Olayda 7’si parçalanan kabinden düşenlerden olmak üzere toplam 17
kişi de yaralanmıştı. Kazadan sonra havada asılı kalan kabinlerdeki 174 kişi de
yaklaşık 24 saat süren bir operasyon sonunda kurtarılabilmişti. Olayla ilgili
başlatılan soruşturma kapsamında aralarında teleferiğin işletmecisi Büyükşehir
Belediyesi’ne ait ANET şirketinin 31 Mart seçimleri öncesine kadar hem Yönetim
Kurulu Başkanlığını hem de Genel Müdürlüğünü yapan Mesut Kocagöz’ün de olduğu 5
kişi tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
***
İkisi makine mühendisi 3 kişi tarafından hazırlanan
bilirkişi raporunun geçen hafta 3 Mayıs’ta tamamlanıp savcılığa gönderilmesinin
ardından Mesut Kocagöz'ün tutukluluğuna 2’nci kez itiraz edildi. Ancak bu talep kabul görmedi. Aksine olayla
ilgili hazırlanan iddianamede Mesut Kocagöz “1 numaralı şüpheli” olarak yer
aldı. İddianamede Mesut Kocagöz'ün de aralarında bulunduğu 12 şüpheli hakkında
TCK’nın 22/3’üncü maddesine göre “bilinçli taksirle ölüme ve yaralamaya neden
olma” suçlarından toplam 27 yıla kadar hapis cezası istenmiş.
***
Elbette yapılan yargılama sonucu adalet yerini bulacaktır.
İddianamede faciaya neden olan ihmaller zincirine de yer verilmiş. Ben de geçen
hafta savcılığa ulaşan 52 sayfalık bilirkişi raporunu inceledim. Bu raporda
soruşturma kapsamında tutuklanan şüphelilerin ifadeleri de var. Benim dikkatimi
çekenlerden biri de bu teleferiğin bakımını yapan şirketinin sahibi S. T.’ın
ifadeleri. Bu şirket dışında üç firması daha olan makine mühendisi S.T. diyor
ki, “Hatırladığım kadarı ile 14.12.2024 tarihinde ANET A.Ş. firmasına teleferik
ile ilgili teknik personellerimiz tarafından yapılan kontroller sırasında
tespit edilen arıza ve değişim gerektiren parçalar ile ilgili 156 kalemden
oluşan teklif sunuldu. ANET A.Ş. yetkilileri bize 19 kalemden oluşan kısmını
onayladığını bildirdi. Biz bu onaylanan 19 kalem listede belirtilen işlemleri
yaptık. Bu hususla ilgili olarak ANET
A.Ş. yetkilileri sözlü olarak bütçe uygun olduğunda bu işlemlerin yapılacağını
söyledi. Bizim 156 kalem olarak sunduğumuz teklifteki hususlar onaylanmış olsaydı,
belki de bu üzücü kaza meydana gelmeyecekti”
***
Bilirkişi raporunda ANET ile şirket arasında imzalanan iki
ayrı sözleşme de var. Bu sözleşmenin ilki teleferiğin günlük, haftalık, aylık
rutin periyodik bakımıyla ilgili anlaşmayı içeriyor. 2 Ocak 2024 tarihinde
imzalanan 14 sayfalık bu sözleşmeye göre; 2 Ocak 2024 ile 31 Aralık 2024
tarihleri arasında teleferiğin bakımı karşılığında bu firmaya KDV hariç götürü
olarak toplam 10 milyon 800 bin lira ödenmesine karar verilmiş. Aylığı 900 bin
liraya denk geliyor. Sözleşme maddelerinin kapsamına baktım. Ağırlıklı olarak
yağlama ve ayar hizmetlerini içeriyor. Bu firmayla imzalanan ikinci sözleşme
ise teleferiğin yıllık ağır bakım işleriyle ilgili. İlk sözleşmeden 20 gün
sonra 22 Ocak 2024’te imzalanan 9 sayfadan oluşan bu sözleşmeyle 22 Ocak 2024 ile
22 mart 2024 tarihine kadar olan süreçte teleferiğin ağır bakım işleri
karşılığında KDV hariç 6 milyon 554 bin 874 bin liraya anlaşma yapılmış.
***
Tespit edilen 156 kalemden oluşan ağır bakım işinden sadece
19’unun yapılmasına karar verilince bakım işi 19 Şubat ile 5 Mart arasında yani
iki haftada tamamlanmış. Yapılan işler karşılığında hak ediş faturaları kesilip
ANET’e gönderilmiş. ANET tarafından da bu faturalara göre ödemeler yapılmış.
Toplamını hesap etmedim. Ancak bilirkişi raporunda hak edişlerle ilgili
listelerde birçok belgenin eksik olduğuna da dikkat çekilmiş. Nitekim bilirkişi
raporunun 20’inci sayfasında “Sonuç olarak; bu belgelerde gösterilen yapılan
işler listesine ait verileri kanıtlayıcı herhangi bir tutanak, servis formu,
ataşman, metraj belgelerinin tüm hak edişlerde mevcut olmadığı tespit
edilmiştir” deniyor.
***
Yine bilirkişi raporunun 48’inci sayfasında da 2024 yılına
ilişkin hak ediş listelerinde de nereye hangi parçanın takıldığına dair somut
bir belgenin bulunmadığı ifade ediliyor. Çalışanlara bakıyorsun. Bilirkişi
raporuna göre çalışanların ustalık ve mesleki yeterlilik belgesi yok. Tesisin
yıllık periyodik muayenesini 4 Mart 2024 tarihinde yapan firma akredite
olduğuna dair bir belgesi de yok.