Türkiye ‘yüzer GES’lerden elektrik alacak
Türkiye'de içme suyu amacı taşımayan işletme halindeki 944 baraj, 5 bin 300 kilometrekare rezervuar yüzey alanına sahip. Bu alanın yüzde 10'unda yüzer GES kurulması durumunda, ülkenin elektrik enerjisi ihtiyacının dörtte birini karşılayacak üretim yapılabileceği öngörülüyor.
Enerji alanında düzenlemeler içeren ve 11 Mayıs'ta yürürlüğe
giren Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun,
denizler, baraj gölleri, suni göller ve tabii göllerin Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığınca yenilenebilir enerji kaynak alanı olarak ilan edilen
alanlarında imar planı yapılmaksızın yenilenebilir enerji üretim santralleri kurulabilmesine
olanak sağlıyor.
Söz konusu alanlarda Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğüne veya
sulama birliklerine ait tarımsal sulama amaçlı tesislerin elektrik
ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı
lisanssız elektrik üretim tesisi de kurulabiliyor.
Yüzer güneş enerjisi santralleri (GES), saha tipi güneş
enerjisi santralleri kurulumunda yaşanan zorlukları avantaja çevirerek
kullanıcılara kolaylık sağlıyor. Yüzer GES'lerin alt tarafında bulunan suyun bu
santrallerin periyodik olarak soğumasına yardımcı olması panel verimliliğini
artırıyor.
YÜZDE 10 DAHA VERİMLİ ÇALIŞIYOR
Karasal GES'lere göre yüzde 10 daha verimli çalışan yüzer
GES'ler, atıl durumdaki rezervuar yüzey alanlarının değerlendirilmesini ve
ekonomiye kazandırılmasını sağlıyor. Yüzer GES’ler içme suyu maksatlı barajlar
haricinde tüm baraj rezervuarlarında kurulabiliyor.
Türkiye'de içme suyu amacı taşımayan işletme halindeki 944
baraj, 5 bin 300 kilometrekare gibi çok geniş bir rezervuar yüzey alanına sahip
bulunuyor.
Bu yüzey alanının yüzde 10'unda yüzer GES kurulumu yapılması
durumunda, 53 bin megavat kurulu güçle yıllık 79 milyar 500 milyon kilovatsaat
elektrik enerjisi üretimi yapılabileceği öngörülüyor. Bu da Türkiye'nin
elektrik enerjisi ihtiyacının yaklaşık dörtte birine karşılık geliyor.
YILLIK 540 MİLYON
METREKÜPLÜK SU TASARRUFU
Yüzer GES'ler sayesinde buharlaşması önlenerek tasarruf
edilecek su miktarının ise yıllık 540 milyon metreküp düzeyinde olacağı tahmin
ediliyor. Söz konusu tesisler sayesinde atmosfere salınacak karbondioksit
miktarının da 51 milyon tondan fazla azaltılacağı hesaplanıyor.
Türkiye'de bulunan göl ve göletler de dahil edildiğinde
yüzer GES potansiyelinin ifade edilen bu miktarların çok daha üstüne çıkacağı
tahmin ediliyor.
"TÜRKİYE'DE YAKLAŞIK
80 GİGAVATLIK YÜZER GES POTANSİYELİ VAR"
Güneydoğu Enerji Araştırmaları Derneği (GEADER) Başkanı Ömer
Çelebi, Türkiye'nin yüzer GES potansiyeli açısından iyi bir konumda bulunduğuna
işaret ederek, "Yüzer GES'ler, Türkiye'nin yenilenebilir enerji
politikalarında ve yeşil dönüşümünde yeni bir dönemi başlatacak, aynı zamanda
Türkiye'nin milli enerji politikalarına önemli katkı sunacak." dedi.
Yüzer GES'lerin son yıllarda küresel düzeyde yaygınlaştığına
işaret eden Çelebi, Türkiye'de içme-kullanma suyu temin edilen rezervuarlar ve
sulak alanlar ile kıyı kanunu kapsamında kalan kıyı ve sahil şeritleri hariç
deniz, baraj ve göletlerde santral kurulabilecek yaklaşık 80 gigavatlık yüzer
GES potansiyeli bulunduğunu bildirdi.
DOĞAL SOĞUTMA ENERJİ
VERİMLİLİĞİNE KATKI SUNACAK
Karasal GES'lerde sıcaklık artışının enerji üretiminde kayıp
oranını artırdığına dikkati çeken Çelebi, şunları kaydetti:
"Yüzer GES uygulamalarında su, fotovoltaik hücrelerde
doğal soğutma yaparak enerji verimliliğine katkı sunacak. Ayrıca, yüzer
GES'lerde toz ve kirlenme oranının çok düşük olması enerji üretiminde
verimliliğe önemli fayda sağlayacak. Bu santraller, aynı zamanda hidroelektrik
santrali üzerinde kurulduğu için hidrolik sisteme yardımcı kaynak olarak önemli
katkı sunacak. Gün içerisinde elektriğin yoğun tüketildiği saatlerde, yüzer
GES'lerden elektrik üretimi hidroelektrik enerjisinden tasarruf
sağlayabilecek."
Çelebi, yüzer panellerin hidroelektrik santraller için
hibrit çözümler sunduğunu ve baraj suyu üzerindeki enerji üreten güneş
panellerinin, suyun buharlaşma oranını da azaltacağını belirterek, "Bu
hibrit sistemler, sadece enerji üretimini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda
su kaybını da azaltarak su yönetimine katkıda bulunacak" diye konuştu.
Türkiye'de yüzer GES'lerin kurulması için en uygun
bölgelerin ışınım oranı ve güneşlenme süresi en yüksek yerler olduğuna işaret
eden Çelebi, "Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye genelinde ışınım ve
güneşlenme süresi bakımından üst düzey seviyededir. Bu bölge ayrıca çok sayıda
baraj ve göletin bulunması nedeniyle yatırım için ideal bir konumdadır. Bu
şekilde, verimli arazilerin heba olması da engellenmiş olacaktır"
değerlendirmesinde bulundu.
"BELEDİYELER DE
GÖLLERDE LİSANSSIZ YATIRIM YAPABİLECEK"
Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği (GÜNEŞDER) Başkanı
Serdar Ekiz de 1 megavat pik kurulu gücündeki güneş enerjisi santralinin
yaklaşık 9 bin metrekarelik yüzey alanına kurulacağı varsayıldığında,
Türkiye'deki yüzer GES potansiyelinin çok büyük olduğunu ifade etti.
Ekiz, söz konusu kanunla belediyelerin göllerde lisanssız
yatırım yapabileceğini vurgulayarak, "Belediyelerin bu haktan yararlanması
çok önemli. Birçok belediyemizin sınırlarında sulama amaçlı göller mevcut.
Denizli merkezinde sulama amaçlı büyük bir göl bulunmakta. Hem buharlaşmanın
önüne geçilmesi hem de enerji iletimindeki kayıplar açısından büyük bir fırsat.
Sektör olarak yeni bir alan olacağından şüphemiz yok." ifadelerini
kullandı.
Lisanssız elektrik üretiminde güneş enerjisinden üretimin
payının yüzde 90'lara ulaştığını belirten Ekiz, Türkiye'deki yüzer GES'lerin de
bu rakamı artıracağını söyledi.
Ekiz, yüzer GES'lerin sabitleneceği alanda rüzgar etkisinin
iyi hesaplanması gerektiğine dikkati çekerek, "Özellikle şiddetli bir
rüzgarda deforme olmadan bütünlüğünü kaybetmemelidir. Bu GES'ler, su yüzeyinde
durabilme kabiliyeti olan ekipmanlarla kurulacağı için alt yapının çok dikkatli
uygulanması gerekir" değerlendirmesinde bulundu.
AA