TÜRKİYE NE YAPACAK?

Bundan önceki son 2 yazımda İsrail  - Hamas arasında yaşanan çatışmalar ve beraberinde gelen olumsuzlukları değerlendirmiştim.

Bugünkü yazımda da yine İsrail – Hamas arasında yaşanan çatışmalardan bahsedeceğim.

Öncelikle geçtiğimiz hafta içi İsrail, alçakça bir saldırı ile Gazze’de bir hastaneyi bombaladı. Bu saldırı yaklaşık 500 sivilin ölümüne sebep oldu.

İsrail, her ne kadar bu saldırıyı kabullenmekten kaçınsa da bizler adımız kadar bu saldırının İsrail kanadından yapıldığına emindik.

Bir hastaneye saldırı yapmak insanlığa sığar mı?

İnsan olan bunu yapar mı?

Maalesef bunlar insan olmadığı için böyle alçakça bir saldırıyı yapmaktan çekinmediler…

***

Bu alçak saldırı sonrası ölen siviller hepimizi derinden etkiledi.

Çocuk, kadın ve en önemlisi birçok hasta bu saldırıda yaşamını yitirdi.

Evet, bir savaş ortamı var.

Savaş ortamında sivil kayıpları olur.

Fakat böyle bir saldırının tamamen planlı yapılmış bir alçaklık olduğu için kabullenemiyoruz.

İsrail’in bu yaptığı akıl alır gibi değildi.

***

Yaşanan bu gelişmelerin acısı hala tazeyken peşine bir de ABD Başkanı Joe Biden, İsrail’e gelerek İsrail’e tam destek verdiklerini açıkladı.

Al birini vur ötekine işte…

Biri abi diğeri kardeş ne beklersin?

Savaş ortamı her geçen gün iyice geriliyor.

Bir taraftan İsrail kara harekatına hazırlık yaparken diğer taraf ise bu saldırıya karşılık vermenin planlarını yapıyor.

Orta Doğu yine kan gölüne dönecek gibi…

***

Hep deriz ya, ‘Orta Doğu bataklıktır, gireni yutar’ diye bunun altını çizmekte fayda var.

Türkiye’nin bu savaştaki tutumu şimdiye kadar ‘arabulucu’ rolündeydi.

Bugünden sonra ne olur bilinmez ama MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bir ateşi yaktı diyebiliriz.

Geçtiğimiz cumartesi günü Bahçeli, yaptığı açıklama ile 24 saat süre verdi!

Ne için süre verdi Bahçeli?

Gazze’deki ateşkesin sağlanması hususunda tabi ki.

Peki, ateşkes sağlanmadığı durumda ne olacak?

Bu sorunun cevabı için MHP Lideri Bahçeli’nin o açıklamasına bakmak lazım…

***

Ne demiş Bahçeli;

“İki haftadır Gazze’de zincirleme insani felaketler yaşanmaktadır.

Soykırım raddesine ulaşan hunhar saldırılar artık sabır ve tahammül sınırlarını çoktan aşmıştır.

17 Ekim 2023 tarihinde Gazze’de bulunan El-Ehli Baptist Hastanesi bombalanmıştır.

Maalesef Filistinli masumlar kan revan içindedir.

Son 24 saat içindeki İsrail saldırılarında 352 Filistinli hayatını kaybetmiştir.

7 Ekim’den bu yana 4385 Filistinli kardeşimiz hayattan kopartılmıştır.

Sayıları 1756’yı bulan çocuk ile 1000’e yakın kadın acımasızca katledilmiştir.”

“TÜRKİYE GEREĞİNİ YAPMALIDIR”

Bahçeli’nin açıklamasındaki en önemli ifadelere gelelim şimdide;

“Milliyetçi Hareket Partisi olarak çağrımız şudur:

Eğer bugünden itibaren 24 saat içinde ateşkes sağlanamazsa, saldırılar durmazsa, mazlumların üzerine bombalar bırakılmaya ısrarla devam ederse, milletimle açık açık paylaşıyorum ki, Türkiye süratle devreye girmeli, tarihi, insani ve inanç sorumluluğunun gereği her neyse yapmalıdır.

Gazze’yi koruma ve kollama misyonunu üstlenmek bize ecdadımızın mirasıdır.”

***

Gazze’deki sivil katliamına sessiz kalınmaması için çağrı yapan Bahçeli, Türkiye’nin ilerleyen günlerde izleyeceği tutumun sinyallerini verdi.

Evet, Türkiye bir tezkere çıkararak bölgeye Türk askerini gönderebilir.

Fakat bunun sonuçlarını iyi hesaplamak lazım…

Türk ordusu bölgeye giderse ne gibi tepkilerle karşılaşırız?

NATO ve BM’nin bize karşı tutumu ne olur?

Türkiye, dış politikada yalnızlaşır mı?

Bunlar gibi daha birçok sorunun cevabını iyice düşünmek lazım.

Evet, sivil katliamına sessiz kalmamız Bahçeli’nin dediği gibi bize yakışmaz.

Türk ecdadı her zaman mazlumun yanında olmuştur.

Türk askeri de kendisine ne görev verilirse layıkıyla yerine getirecektir.

Bundan kimsenin kuşkusu olmasın.

O yüzden Türkiye Orta Doğu’nun geleceği için büyük bir öneme sahiptir.

Bir yola girilecekse eğer Türkiye’nin adımlarını sağlam atması lazım.

Karşılaşılacak sorunlara şimdiden hazırlıklı olmakta fayda var.