2022 TURİZMİNDE BEKLENTİ ‘BÜYÜK’

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı, “2022’de Antalya turizminde bölgesel, küresel ya da salgınla alakalı bir sorun olmadığı sürece 2019 rakamlarına çok yaklaşacağımızı söyleyebiliriz. 2022 Ocak ayından bugüne Antalya’ya gelen turist sayısı 2019’un yaklaşım yüzde 95’ine ulaşmış durumda” dedi.

Zehra TEKECİ/Özge TOPTAŞ

Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) dün “Antalya’da turizm ve turizmin geleceği” başlıklı basın toplantısı düzenledi. Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) Başkanı Akın Akıncı ve Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı’nın katıldığı toplantıda Antalya’nın 2022 yılı turizm beklentileri ve turizmin geleceğine ilişkin değerlendirmelere bulunuldu.

“ÇOK ZORLU İKİ YILI GERİDE BIRAKTIK”

Toplantıda konuşan AKTOB Başkanı Yağcı, dünyada turizm sektörünün genellikle sektör dışında oluşan ekonomik ve jeopolitik krizler nedeniyle sorunlar yaşadığını belirtti. Yağcı, turizm sektöründe ve Antalya’da sektörün kendinden kaynaklı bir sorun oluşmaması nedeniyle 2016’da ve sonraki üç yılda ciddi bir büyüme sağladığını hatırlatarak, “Bu yıl için turizmden çok umutlu olduğumuzu söyleyebiliriz. Antalya turizmi dışarıdan bir soruna maruz kalmadığı sürece çok dayanıklı ve talep olan bir destinasyondur. Çok zorlu iki yılı geride bıraktık. Bu dönemde çok çalıştık ve önemli başarılar sağladık” diye konuştu.

“HER ÜÇ TURİSTTEN BİRİ ANTALYA’YA GELİYOR”

Turizmin çok paydaşlı bir sektör olduğunu aktaran Yağcı, “Bizim için bu noktada en önemli unsur konaklama sektörüdür. Türkiye turist gönderen değil,  ağırlayan bir ülkedir. Konaklama sektörü de bu nedenle paydaş ayağında çok güçlü bir unsurdur. Türkiye’de 1 milyon 600 bine yaklaşık yatak var ve bunları 700 bini Antalya’da. Her üç turistten biri Antalya geliyor. Antalya Türkiye’de turizmin başkenti olduğu için potansiyeli ve yatak kapasitesi ile çok önemli bir noktadır” ifadelerini kullandı.

“2025’DE 18 İLA 20 MİLYON TURİST AĞIRLAMALIYIZ”

2025 yılının Türkiye ve Antalya turizm hareketliliği için çok önemli bir yıl olduğunu vurgulayan Yağcı, “Biz vizyonumuzu kaybetmeden 2025’ te 18 ila 20 milyon turisti Antalya’da ağırlamalıyız. Antalya turizminin stabil ve sürdürülebilir olması için bu rakamlar son derece önemli.  2020’de yaşadığımız kırılmanın yukarı çıkarılması lazım. Günümüz koşullarına takılarak geleceği kaçırmamalıyız. Antalya turizmin tüm paydaşları ve unsurları ile 20 milyon turisti rahatlıkla ağırlayabilecek bir şehir” dedi.

“2019 TURİZİMDE ÇOK ÖNEMLİ BİR YILDI”

Yağcı, Türkiye ve Antalya turizminin son yirmi yılda 2019’a kadar çok ciddi bir büyüme gösterdiğini vurgulayarak, “2019 son yirmi yılda kişi sayısı bakımından en iyi rakamlara ulaştığımız yıldır. 2020’de maalesef salgının etkisiyle Antalya’da bir gece de otelleri kapatacak noktaya geldik. 2019’da dünyada 1 buçuk milyar insanın seyahat ederken, Türkiye’ye 52 milyon kişi geldi. Bu 52 milyon kişinin 16 milyona yakını Antalya’yı ziyaret etti.  2020 yılına doğru çok ciddi hedeflerimiz vardı.  O dönemde dünyadaki ortalama kişi başı turizm geliri bin dolardı. Ülkemizin de içerisinde bulunduğu Avrupa bölgesinde ise kişi başı gelir 767 dolar olarak gerçekleşti. Türkiye’de 2019 da bu rakam 640 dolar seviyelerine ulaşmıştı. Dünya turizm tarihinde ve Antalya için en iyi dönemi 2019’da yaşadık. 2020’de ise dünyada hayatın durduğu ve turizmin unutulduğu bir dönem yaşadı” şeklinde konuştu.

“DÜNYADA TURİZM DURDUĞUNDA BİZ ÇOK İYİ NOKTADAYDIK”

Yağcı 2020 döneminin turizmi yirmi yıllık yükselişinin öncesindeki döneme geri götürdüğünü ifade ederek, “2020 Mart ve Aralık ayları arasında turizmi başlatabilmek için çok yoğun bir trafik yaşadık. Güvenli turizm sertifikaları, 50 ülke temsilcileri ile güvenli turizm toplantıları, kısa çalışma ödeneği gibi çalışmaları kamuda bizi temsil eden Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok yakın iş birliğiyle yürüttük. Ve bu dönemi atlatmaya çalıştık. 2019’dan bu güne kadar dünyada turizm hareketi çok büyüme göstermiyorken Türkiye olarak daha ön planda rol aldık. 2021’i 30 milyon ile kapattık. Dünyada turizmin durduğu bir noktada ülke olarak çok iyi bir performans gösterdik. Antalya’da 2021’de 9 milyonu aşkın turist ağırladık” ifadelerini kullandı.

“2019’DAKİ TURİZM HAREKETLİLİĞİNE ÇOK YAKINIZ”

Türkiye’nin 2021’de 30 milyon turistle turizm geliriniz 24 milyar dolara ulaştırdığını vurgulayan Yağcı, “Dünya turizm hareketi 2020’de düştüğü yerden toparlanmaya çalışırken, Türkiye rakiplerine oranla çok iyi bir performans sergiledi. Türkiye’de turizm hareketi oluşmasında Antalya öncü kent oldu. -30 milyon yaklaşık yüzde 32’si Antalya’ya da ağırlandı. 2022’de Antalya turizminde bölgesel, küresel ya da salgınla alakalı bir sorun olmadığı sürece 2019 rakamlarına çok yaklaşacağımızı söyleyebiliriz. 2022 Ocak ayından bu güne Antalya’ya gelen turist sayısı 2019’un yaklaşım yüzde 95’ine ulaşmış durumda. 2019’a çok yakın bir turizm hareketliliği ile karşı karşıyayız” dedi.

Yağcı, Antalya’nın her zaman çok güçlü ve hızlı dönüşüm sağladığının verilerle ortaya konulduğunu ifade ederek, gelecek turizm dönemi açısından Pazar ve ürün çeşitliğinin önem arz ettiğini vurguladı.

“PAZAR VE ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ”

Antalya’nın geçmiş verilere göre ziyaretçi trafiğinde Rusya ve Almanya’nın iki temel pazarını oluşturduğunu dile getiren Yağcı, ”Antalya’nın iki temel pazarı Rus ve Alman turistlerdir. Almanların yoğun olduğu dönemler zamanlar özellikle 2016’dan sonra yerini Ruslara bıraktı. Salgından önce 2020 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığının üç temel 2023 turizm stratejisi vardı. Bunlar Pazar çeşitliliği, ürün çeşitliliğini arttırmak ve tanıtım çalışmalarıydı. Bu unsurlar sektörde önemli bir noktayı içerisinde barındırıyor. Talebin belli aylarda oluşması, diğer aylarda düşük olması örneğin Ocak ve Şubat’ta aylık 150 bin kişi gelir ama bu rakam Haziran ve Temmuz’da 2 milyon 600 kişiye çıkar. Bu nedenle bu unsurlar sürdürülebilir iş süreci için önemlidir” şeklinde konuştu.

“İNGİLTERE POTANSİYELİ DEĞERLENDİRİLMELİ”

Yağcı, pazar çeşitliliği açısından Almanya ve Rusya’nın dışında üçüncü bir Pazar arayışı gerektiğine değinerek, şunları kaydetti:  “Üçüncü kaynak pazar henüz oluşmadı ama en iyi aday İngiltere. İngiltere geçen sene kapalıydı ve ekimde açıldılar. Bu sene hem beklenti hem de talep olduğunu görebiliyoruz. Bu talep-bin rezervasyona dönme hızı çok fazla. Öte yandan yan sezonlar için ürün çeşitliliğini arttırmamız, spor, futbol ve kültür gibi farklı alanlarda çalışmalara devam etmeliyiz. Bu anlamda paydaşlarımızla ve kamu ile de bu vizyonu paylaştığımız için de umutluyuz.”