TÜBİTAK DESTEKLİ MARKAYA DÖNÜŞTÜ

Uzmanlar tekstil sektöründe sıklıkla tercih edilen sentetik boyanın; çevreye ve insan sağlığına zararlı hammaddeler içermesiyle birlikte, ithal ürün olması nedeniyle de ülke ekonomisini olumsuz yönde etkileyebildiğine dikkat çekiyor. Bu dezavantajlardan yola çıktıklarını belirterek; sağlığa ve çevreye zararsız, yerel ve doğal kaynaklı bir üretim amaçladıklarına vurgu yapan Akar Tekstil ar-ge mühendisleri, doğal atık durumunda olan fındık yapraklarını üretime dâhil ederek, organik boyarmadde elde ettiler. Proje ile ilgili verilen bilgiye göre TÜBİTAK tarafından kabul görerek finansal destek alan ar-ge projesinin; sürdürülebilir yönleriyle dikkat çektiği, amaç ve prensibiyle kamu yararı da gözettiği belirtildi. Proje kapsamında ar-ge ile sürdürülebilirliği aynı çatı altında buluşturmayı amaçladıklarını belirten Akar Tekstil Ar-Ge Merkezi Müdürü Nihal Fidan, elde ettikleri organik boyarmaddenin insan sağlığına ve çevreye tamamen zararsız, doğa dostu olduğuna dikkat çekti.

BİLİNİRLİĞİNİ ARTIRIYOR

Projenin, kamu kaynaklarının ülke ihtiyaçları ve ulusal hedeflere yönelik daha etkin kullanımını amaçlayan “TÜBİTAK 1501 Sanayi Ar-Ge Destek Programı”nca desteklendiğini kaydeden Nihal Fidan, “Sektöre böyle bir proje kazandırdığımız için Akar Tekstil Ar-Ge Merkezi olarak gururluyuz. Yüzde 60’ı TÜBİTAK tarafından desteklenen projemiz, akademi-sanayi iş birliği ve sürdürülebilir özellikleriyle de örnek bir proje” diye konuştu. Türk tekstil ve hazır giyim sanayisinin ihracatta önemli bir yüzdeye sahip olduğunu açıklayan Nihal Fidan, bu tarz ar-ge projelerinin sektörün yurtdışındaki bilinirliğini ve ihracat payını artıracağını sözlerine ekledi.  Proje hakkında bilgi veren Akar Tekstil Ar-Ge Merkezi mühendislerinden Tercan Kemal Beyaz ise, geliştirdikleri projeyle ithal ve sentetik boya kullanımını azaltarak, doğal ve yerli kaynaklarla üretim yapabileceklerini söyledi. Üretimde organik tekstil boyalarının ilerleyen yıllarda daha çok tercih edileceğini ifade eden Tercan Kemal Beyaz, “Akar Tekstil Ar-Ge merkezi olarak, prototip olan üretimi başarıyla tamamlayarak gerekli ölçümlemeleri ve testleri yaptık. Proje kapsamında 2 bin parçaya yakın giyim eşyası ürettik. Bununla da kalmadık ve ürünlerimizi “Athelina” adıyla tescilleyerek, markaya dönüştürdük. Gerekli altyapıyı kurduktan sonra markamız raflarda yerini alacak” dedi. Ar-Ge mühendisleri atık fındık yapraklarının doğal renklerinin yansıdığı Athelina tasarımlarının; yeşil, krem ve sarının pastel tonlarıyla hayat bulduğunu belirttiler. Kadın, erkek ve çocuk giyiminde tişört, şort ve sweatshirt gibi farklı ürünlerin yer aldığını aktaran Tercan Kemal Beyaz, Athelina’nın üretimde tasarruflu olduğunun bilgisini verdi. Beyaz, şunları söyledi:  “Athelina her anlamda sürdürülebilirliğini kanıtlamış bir marka. Sentetik boyanın tercih edildiği bir üretimle karşılaştırıldığında; su tüketiminde yüzde 20, boyama süresinde yüzde 15 ve enerji kullanımında ise yüzde 20 daha tasarruflu. Bu yönleriyle de üretimde de bir hayli cimri.”

DHA